EkonomiRehberler komisyon baskısı altında

Rehberler komisyon baskısı altında

Paylaş
Rehberler komisyon baskısı altında

Turist rehberleri son dönemde kaçak rehberlik faaliyetlerinden yakınırken, taban ücretleri bile almakta zorluk yaşıyorlar. Rehberler, bazı işverenlerin düşük ücret verdiğini ve kalanını mağazalardan elde edilen komisyon, bahşiş gibi ücretlerle tamamlamalarını teklif ettiklerini söyledi.

Kültür turları yapmanın en güzel yanı bölgenin tarihine daha yakından bakabilmek ve o dönemi anlayabilmektir. Tabii bunun için genelde bir tur rehberinin desteğine ihtiyaç oluyor. Tüm gezilerde keyifle ve her an gezilen bölgeye dair bilgiler anlatan, turistlerin tüm sorularını sabırla cevaplayan tur rehberleri, kendi sorunlarını dile getirmekte sorun yaşıyorlar. Son yıllarda artan enflasyonla birlikte geçim derdi yaşayan rehberler özellikle seyahat acentalarının taban rehberlik ücretlerini ödemekten kaçınması, kaçak rehberlik faaliyetleri, meslek etiği yoksunluğu gibi sorunlarla baş etmeye çalışıyorlar.

Haberin Devamı

RUHSATNAME DETAYI

Türkiye’de Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan ruhsatname sahibi toplam 13 bin 661 turist rehberi bulunuyor. Üniversitelerin turist rehberliği bölümünden mezun olarak veya en az lisans seviyesinde herhangi bir bölümü bitirmiş olanların katılabileceği rehberlik sertifika programlarını bitirerek rehberlik yapılabiliyor. Ayrıca en az bir yabancı dile iyi seviyede hakim olan herkes rehber olabiliyor. Diğer koşullar arasında ise 18 yaşını doldurmuş Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak, üniversitelerin bir bölümünden en az lisans düzeyinde mezun olmak ve sabıka kaydı olmamak bulunuyor.

CEZAİ YAPTIRIMI VAR

Geçtiğimiz aylarda kabul edilen düzenlemeyle turist rehberliğinde dil koşulunun kalktığını belirten İstanbul Rehberler Odası Başkanı H. Özgür Özaltun, “Sadece yurt içinde yerli turistlere hizmet edilmesi koşuluyla bu şart kaldırıldı. Ama bu hem nitelikli işgücünün azalması hem de ucuz işgücü sağlanması demek” dedi. Mesleğin en önemli sorunlarından birinin belgesiz/ruhsatnamesiz yani kayıtdışı faaliyetler olduğunu belirten Özaltun, “Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan ruhsatnamesi olmayan, üyesi olduğu odadan çalışma kartı almayan kişilerin rehberlik hizmeti sunmasının cezai yaptırımı var” diye uyardı.

Haberin Devamı

Rehberler komisyon baskısı altında

DÜŞÜK ÜCRET SORUNU...

Turist rehberliği mesleğinin serbest meslek şeklinde veya İş Kanunu hükümlerine tabi olarak icra edilebildiğini anlatan Özaltun, rehberlik ücretleriyle de ilgili şunları söyledi: “Burada uygulanan ücret tarifesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından belirleniyor. Bu ücretler ödenmesi gereken en az tutarlardır. Yani rehberler nitelik, tecrübe, tur programı veya grubun özelliğine göre daha yüksek ücretler talep edebilir. Ancak bazı acentaler turist rehberlerine resmi olarak belirlenmiş ücretleri bile vermek istemiyorlar. Yasal olmayan rakamların altında çalıştırmak için diretiyorlar.”

YEVMİYE VERİLMİYOR

Rehberlerin son yıllarda artan enflasyon nedeniyle geçin sıkıntısı yaşadığını vurgulayan Özaltun, şöyle konuştu: “Bakanlıkça belirlenen tarifeler her ağustos ayında erimeye başlıyor. Bu durumu uygun fiyatlar belirleyerek aşmaya çalışıyoruz ancak bazı acentalar grupları ülkemize düşük maliyetli turist getirip rehber ücretlerini de daha ucuza ayarlamaya çalışıyorlar. Bunun kılıfı olarak da rehberlere mağazalardan elde ettikleri komisyon, bahşiş gibi ücretleri teklif ediyorlar. Böylece rehberleri yevmiyesinin altına çalıştırmayı deniyorlar. Ayrıca rehberler üzerinde satış baskısı oluşturuyorlar.”

Haberin Devamı

İŞ GARANTİSİ YOK

Rehberlerin bir başka önemli sorunu da sosyal güvencelerinin olmaması. Özaltun, “Bazı rehberler özel sigorta yaptırıyor veya bir kısmı da bordrolu çalıştığı acenta üzerinden sigortalılık tesis ettiriyor. Bazı turist rehberleri de gelir vergisi mükellefi olarak prim ödüyor. İşler az ve kazanç yetersiz olunca, rehberler maddi zorluklardan bir türlü kurtulamadılar” diye konuştu. Yazın daha fazla iş imkanı olduğunu aktaran Özaltun, şunları söyledi: “Sezonu uzun olup çok çalışan bir rehber yıllık temel ihtiyaçlarını karşılayabilir. Ancak durumumuz çoğunlukla böyle değil. Bu nedenle meslektaşlarımız arasında başka işler yapmaya başlayıp sağladıkları başarı sonucunda geri dönmeyen, sosyal haklarını ve iş garantisini bulduğu ama daha az kazandığı işlerde istikrarlı gelir maksadıyla kalmak zorunda hisseden birçok nitelikli meslektaşımızı yitirdik.”

Haberin Devamı