Sahte ürün listesinde başı zeytinyağı çekti
Taklit ve tağşiş yapan 229 firmanın 386 ürünü Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından ifşa edildi. Listede en çok yer alan ürünler arasında ise zeytinyağları vardı. Listeye göre sahtekârlar zeytinyağına ayçiçekyağı ya da trans yağ karıştırdı. Peki zeytinyağının sahte ya da hileli olduğunu tüketicinin anlaması mümkün mü?
Tarım ve Orman Bakanlığı, internet sitesinden taklit ve tağşiş yapan 229 firmanın ürettiği 386 ürünü ifşa etti. Listede sucuktan bala, süt ürünlerinden çikolataya kadar onlarca ürün yer aldı. Hileli gıda üreten firmaların yasak olmasına rağmen sucukta kanatlı ve büyükbaş etini karıştırdığı ya da domuz eti kullandığı görüldü. Listeye göre süzme çiçek balına glukoz ya da fruktoz karıştırılırken, yoğurtun içinden de bitkisel yağ çıktı. Hileli gıdalar içinde dikkat çekenler arasında ise zeytinyağları vardı. Bakanlığın hileli gıdalar listesinde 80’den fazla zeytinyağı olduğu görüldü. Listede yer alan zeytinyağı üreticileri, başka tohumlardan elde edilen yağları zeytinyağına karıştırırken, bazıları trans yağ kullanmıştı. Natürel olarak satılan bazı yağlarda mumsu maddeler olduğu, bazılarında ise vatandaşa açıklanan yağ kalitesinden daha düşük bir yağ kullanıldığı açıklandı.
Donma seviyesine dikkat
Uzmanlara göre, zeytinyağının sahte ya da hileli olduğunu tüketicinin anlaması zor. Tariş Zeytin ve Zeytinyağı Birliği eski başkanı Cahit Çetin’e göre zeytinyağına farklı bir yağ karıştırıldıysa donma seviyeleri farklı olduğu için zeytinyağı üstte kalır. Eğer farklı bir yağ karıştırıldıysa, bu yağ da altta kalır. Böyle bir durum yoksa zeytinyağına bir şey karıştırılmadığı düşünülebilir.
Laboratuvar ortamında tespit edilebilir
Alhatoğlu Zeytinyağları ortaklarından Mustafa Alhat ise donma seviyesinin bir gösterge olduğunu, ancak sahtekarların zeytinyağına karıştırdıkları diğer yağları da çeşitli işlemlerden geçirerek, zeytinyağına benzettiklerini söyledi. Alhat, sahte zeytinyağının sadece laboratuvar ortamında tespit edilebileceğine vurgu yaptı.
Üretim izni iptal edilmeli
Alhatoğlu Zeytinyağları ortaklarından Mustafa Alhat, sahtekarlığın bitmesi için yapılması gerekenleri sıraladı:
- * İfşa etmek yeterli değil.
- * Bu listedekilerin çoğu benzer durumlarla listelerde yer almıştı.
- * Ciddi ekonomik cezalar verilmeli.
- * Üretim izni iptali düşünülmeli.
- * Farklı bir marka ile yeniden üretim yapmalarının önüne geçilmeli.
- * Marketlerde ‘en ucuz biziz’ rekabeti var. Bu da üreticinin daha farklı yollara sapmasına neden oluyor.
- * Tüketiciye güvence vermeli.
- * Eğer üretici vaat ettiklerini yapmıyorsa gözünün yaşına bakılmamalı.
Tüketici sahte zentinyağını anlayabilir mi?
Bu soruyu hem Cahit Çetin hem de Mustafa Alhat’a sorduk.
- * Tüketicinin sahte yağı anlaması zordur.
- * Zeytinyağı 4 derecenin altında donar.
- * Eğer arklı bir yağ karıştırılmışsa zeytinyağı üstte kalır, diğer yağ altta kalır.
- * Bu durumla karşılaşılırsa zeytinyağının sahte olduğu anlaşılabilir.
- * Zeytinyağı uzmanları tadından anlayabilir ancak tüketicinin bunu çözmesi zordur.
- * Ucuzluk tüketici için kriter olmamalı. Bildikleri güvenilen markaları satın almalılar.
- * Yağın rengi ya da kokusu da belirleyici değildi. Zeytinin üretildiği bölge tadı ve kokuyu değiştirebilir.
- * Kötü niyetli üreticiler yaptıkları sahtekarlığın anlaşılmaması için her yolu deniyor.
- * Donma meselesi bir göster-gedir. Ancak üretimde sahtekarlık yapanlar bunların da yolunu çözdü.
- * Zeytinyağına karıştırdıkları diğer yağlara da çeşitli işlemler uygulayarak donma seviyelerini benzer duruma getiriyorlar.
- * Renginden kokusuna kadar zeytinyağı benzeri bir ürün üretebiliyorlar.
- * Tüketicinin çıplak gözle ya da damak tadıyla sahte ürünü anlaması çok zor.
- * Hileli ürün ancak laboratuvar ortamında tespit edilebilir.
"Açgözlüler rant peşinde"
Zeytinyağının halkın beğendiği popüler bir ürün olduğunu belirten Tariş Zeytin ve Zeytinyağı Birliği eski başkanı Cahit Çetin zeytinyağı üretiminde yapılan sahtekarlıklar hakkında şunları söyledi:
- * Taklit yapmak firmalara cazip geliyor.
- * Daha düşük maliyetli yağları karıştırarak haksız kazanç elde ediyorlar.
- * Şirketler aç gözlülük yapıyor ve rekabette öne çıkmaya çalışıyor.
- * Rant peşinde koşuyorlar.
- * Geçmişte 3-5 firma vardı şimdi sayıları 80’i aştı.
"Gönlüm hapis cezası ister"
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, ürünlerde taklit ve tağşiş suçlarını işleyenlere yönelik yasal düzenlemeyi en kısa sürede meclise getirmeyi istediklerini belirterek, “Benim gönlüm hapis cezasını ister. Bu hapis cezası veya ticaretten men olabilir” dedi.
Pakdemirli Meclis’te gazetecilerin, taklit ve tağşiş suçunu işleyenlere yönelik nasıl bir yasal düzenleme yapılacağı sorusu üzerine, taklit ve tağşiş yapılan ürün ve bu suçu işleyen firmaların ifşasının devam edeceğini, söz konusu listeleri kısa aralıklarla açıklanacağını söyledi. Pakdemirli, buna ilişkin yasal düzenleme hazırlıklarının sürdüğüne dikkat çekerek, “Şu an hem meclis hem de külliye ile irtibatımız devam ediyor. En yakın zamanda meclise getirme konusunda gayretimiz sürüyor. Buradaki ana amaç hem caydırıcılığın hem de müeyyidelerin artırılması olacak” dedi.
Pakdemirli, “Hapis cezası öngörülüyor mu?” sorusuna karşılık da “Benim gönlüm hapis cezasını ister. Bu hapis cezası veya ticaretten men olabilir. Ondan sonra farklı şeyler olabilir. Bunların hepsi tabii ki ilgili kurumların ve bakanlıkların görüşü alınarak devam ediyor. Adalet Bakanlığı ve diğer bakanlıkların görüşleri alınıyor. Şundan emin olabilirsiniz, cezalar bugünküne oranla çok daha ağır olacak” dedi.
HÜRRİYET - Burak Coşan
- Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan önemli açıklamalar
- Bakan Göktaş: Şehit öğretmenlerimizin hatıraları gelecek nesillere aktarılacak
- Genç balerin Eylül Sıla odasında ölü bulundu, geriye soru işaretleri kaldı! Acılı baba ilk kez konuştu
- Meclis'teki 'kayyum' kavgası... CHP lideri Özel: İstenmeyen görüntüler
- Karısını uyurken öldüren kocadan 'otostop' itirafı!