Ekonomi'Sevgilisi güzel olanın gözüne uyku girmez'

'Sevgilisi güzel olanın gözüne uyku girmez'

Paylaş
'Sevgilisi güzel olanın gözüne uyku girmez'

Türk turizmine 14 yıldır ara vermeden hizmet ettiğini belirten Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği Başkanı Başaran Ulusoy'la konuştuk

RÖPORTAJ: İnci NEŞELİ ÖZOĞLU

Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) Başkanı Başaran Ulusoy, Aralık 2009’da yapılan olağan genel kurulda yedinci kez TÜRSAB Başkanı seçildi.

Renkli kişiliği ile kendi camiasında çok sevilen Başaran Ulusoy, tam bir çevre aşığı. “İnsanların artık doğadan elini çekmesi, evrenle barışması lazım” diyen Başaran Ulusoy, sektör için çalışmanın kendisini ayakta tuttuğunu söylüyor.

Başaran Ulusoy, “Sevgilisi güzel olanın gözüne uyku girmez. Benim sevgilim güzel. Benim sevgilim Türkiye. Gözüme uyku girmiyor. Bu ülkeye, turizme hizmet etmekten şeref duyuyorum” diyor. Başaran Ulusoy ile çok renkli bir turizm sohbeti gerçekleştirdik.

Aralık 2009’da art arda yedinci kez TÜRSAB Başkanı seçildiniz? Yorulmadınız mı?

Süleyman Bey (Demirel) 6 kez gitti, 7 kez geldi. Geçen seçimlerde ayrılacaktım, bırakmadılar. Ama bünyem kaldırmıyor artık. Yoruldum. Bu dönem final yapacağım. Hem peşimden gelecek gençleri de yetiştirdim. Turizm kendini her gün yenileyen, bizim de kendimizi yenilemek zorunda olduğumuz bir sektör. Yenilemediğiniz zaman bünye sizi atar. Günün gelişen şartlarına, teknolojiye ayak uydurabildiğimiz için 14 yıl görevde kaldık. Yoksa bünye beni de atardı. Müzekart ile 20 liraya 305 müze gezilebiliyor.

14 yıl nasıl geçti?

İstanbul ve Ankara’da, Bilkent Üniversitesi desteği ile iki tane okul kurduk. 4 yıllık meslek lisesinde gençleri sektöre yetiştiriyoruz. Kuşadası Kongre Merkezi inşaatına başladık, bu yıl bitiyor. Efes’in aydınlatmasını yaptık. Kütahya Çavdarhisar’da 40 odalı butik otel yaptık, bu ay açıyoruz. Ankara’nın kültür sanat yaşamına hizmet veren Cer Atölyeleri’ni Kültür ve Turizm Bakanlığı ile aldık, işletiyoruz. Bakanlıktan Arkeoloji Müzesi’nin onarım, bakım ve işletmesini aldık. Müzekart ile vatandaşa 20 liraya Türkiye’nin 305 tane müzesini gezdiriyoruz. Müze biletlerini indirimli olarak üyelerimize veriyoruz. İzmir, Antalya, Kuzey Ege, Şanlıurfa ve İstanbul’un tanıtım kitaplarını çıkardık. Bunlarla Türkiye’nin tanıtımına katkı sağlıyoruz. İzmir’de düzenlediğimiz, sektörün fuarı olarak gördüğüm Travel Turkey var. Ayrıca yurtdışındaki fuarlara da katılıyoruz. Tatile çıkacaklara Sağlık Güvence Paketi sunduk. Yurtiçi ve yurtdışı turlarda TÜRSAB’a bağlı seyahat acenteleri ile yolculuk edip, bu poliçeyi satın alanlar, sağlık, ayıplı ve kusurlu hizmet, ferdi kaza, geri dönüş sigortasından yararlanıyor. İstanbul Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’nin yönetim kurulu başkanıyım. İyi şeyler yapıyoruz. Turizmin önemini vurgulamaya çalışıyoruz.

Gelecek turizmde

Turizmin ülke için önemi nedir?

Turizm, Türkiye’nin yaşam biçimini değiştirecek, dünya ile entegre olmasını sağlayan, Avrupa Birliği’ne girişi destekleyecek en önemli sektörlerden biri. Bütçe açığını kapatan, istihdam yaratan, 40’a yakın yan sektöre iş veren, katma değer yaratan bir sektör. Direkt olarak 1 milyon, dolaylı olarak da 4 milyon kişiyi istihdam ediyor. 50 milyar dolar yatırım yapılmış, her yıl 22 milyar dolar döviz bırakan bir sektör. Türkiye’nin geleceği turizmde. Biz diyoruz ki Türkiye’yi gezin. Türkiye’yi gezmemek ayıptır, bilmemek kayıp. Yurtdışına mı gitmek istiyorsunuz. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne gidin. Kendi insanımız gezerse, kültür varlıklarını da korur. Onların restorasyonuna, kullanılmasına sahip çıkar.

5 yılda 60 ülke gezeceğiz

Yeni başkanlık döneminizde neler yapacaksınız?

Dünyaya açılıyoruz. Ben ve benden sonraki arkadaşlarım 5 yılda 60 ülkeyi gezeceğiz. Önce komşu ülkeler Suriye, İran, Bulgaristan, Yunanistan, Rusya’dan başlayacağız. 20 acentenin yanı sıra yatırımcı, otelci, Turizm Bakanlığı yetkilileri ile 60 ülkeye giderek, buralarda neler yaptığımızı, ne noksanımız olduğunu saptayacağız. Türkiye’yi uluslararası turizmin Birleşmiş Milletler’i yapacağız. Aynı otelde 40 milletten kişi kalacak. Türkiye’yi barış ve huzur kaynağı bir ülke olarak lanse edeceğiz.

Türkiye ucuza satılacak ülke değil

2009 turizm açısından nasıl geçti? 2010’dan beklentiler neler?

Geçen yıl dünya turizmi yüzde 8.4 küçüldü. Ortadoğu yüzde 12, Asya-Pasifik yüzde 6, Yunanistan ise yüzde 15 küçülürken, biz yüzde 2.8 büyüdük. Yunanistan bu yıl fiyatlarını yüzde 15 aşağıya çekecekmiş. Çeksin. Biz fiyatlarda indirim yapmayacağız. Türkiye artık ucuza satılacak bir ülke değil. Fiyat ve kalite düzeyiyle bir dünya ülkesi. Geçen yıl Türkiye’ye 27 milyon turist geldi. Turizm geliri ise 21 milyar dolar idi. Dünya sıralamasında 8, Avrupa’da ise 5’inci sıradayız. Türkiye’ye vize uygulamasını kaldıran ülke sayısı 58 oldu. Avrupa Birliği’nin uyguladığı vize insanlık dışı. Bir gün gelecek biz onlara vize koyacağız. 2010’da Türkiye’ye 30 milyon ziyaretçi ve 25 milyar dolar döviz bekliyoruz. 2023’te iddia ediyoruz, Türkiye’ye 50 milyon turist gelecek ve 35 milyar dolar döviz bırakacak.

Bizde Rio Karnavalı bin tane

Türkiye’nin tanıtımı yeterince yapılıyor mu?

Türkiye aslında iyi tanıtılıyor. 81 vilayetinde o kadar çok olay, kültür var ki... Kavga nerede olur? Ya yoklukta ya bollukta olur. Her gün yeni bir şey çıkıyor. Marmaray kazılarında 8 bin yıllık kayıklar bulundu. Ya Zeugma? Hasankeyf’in sular altında kalmasına gönlüm razı değil. Her yerimiz ayrı bir değer. Hangi birini tanıtacaksınız? Günde birini tanıtsak 365 gün yetmez. Efes’i, Meryemana’yı, Sümela’yı, Ayasofya’yı birbirinden ayırabilir misiniz? Bir tek Süleymaniye, Sultanahmet’i tanıtalım diyebilir misiniz? Rio’da bir tane karnaval var, bizde var bin tane Rio Karnavalı. Onlar kültür bakımından fukara. Onlarda olan bizde var. Ama bizde olan onlarda yok. İnsan zenginliğini anlatmada mütevazi oluyor. Biz çok zenginiz. Artık biz de mütavazı olmayacağız. 10 milyar ek gelir getiririz

Bütçeniz yeterli mi?

Bugün Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın tanıtım bütçesini bire üç oranında çıkarsınlar, biz turizm gelirlerinde 10 milyar dolar artışı garanti ediyoruz. Bu artışı sağlayamıyorsak da verdikleri bütçe parasını bizden geri alsınlar. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın emrine 300 milyon dolar versinler, bizim ciromuz 35 milyar dolara iki yılda çıkar. Bu kadar iddialı konuşuyorum.

İstanbul’un değerini bilmemiz lazım

Türkiye nasıl daha fazla ön plana çıkabilir?

Türk mutfağının eşsiz zenginliği turizm için çok önemli. Türkiye turizminde gastronomi ön plana çıkmalı. Türkiye’nin mutfağı dünyanın hiçbir yerinde yok. Folklörümüzü ön plana çıkarmalıyız. İstanbul sadece 2010 Avrupa kültür başkenti değil, dünyanın medeniyet başkenti. Bu metropolün değerini bilmemiz lazım. Bilmiyoruz. İstanbul’un tiyatro, sinema, opera binasına ihtiyacı var. Gençlerimiz baleye de gitmeli. Maçka’daki horonu da Balkan oyunlarını da bilmeli. Dünyada 4-5 bin tane kuş türü var. Bunun 400’ü Türkiye’de. 200’ü Gediz Deltası’nda, 200’ü Manyas Kuş Cenneti’nde. Burası, üreme, istirahat yerleri. Ama giderek azalıyor, göç ediyorlar. Bunları korumak zorundayız. Balıklar sahibini yesin

Demek ki doğaya sahip çıkmıyoruz?

Kesinlikle. İnsanların artık doğadan elini çekmesi, evrenle barışması lazım. Bu doğa ki obur dinazorları bitirdi. Medeniyetin beşiği Sümerler suyu yanlış kullandı, o doğa Sümerler’i halletti. Doğa şimdi bizden intikam almaya başladı. Su içiyoruz, ekmek yiyoruz. Nereden geliyor? Topraktan geliyor. Altını gümüşü bulursun ama su içtiğin, ekmeği aldığın toprağı bulamazsın. Her yıl Kıbrıs adasının yüzölçümü kadar toprak denize gidiyor. Antalya’da yaşanan sellere bakın, orman yangınlarının olduğu yerde yaşandı. Çünkü ağaçlar suyu tutmadı. Balık çiftlikleri Türkiye’nin başının belası. Deniz kirliliğine yol açtığı gibi denizaltı yaşamını da tehdit eder. Bu çiftlikler için diyorum ki balıklar sahiplerini yesin. Yıllardır bununla mücadele ediyorum.

Çevreci olmak zorundayız

Peki ne yapılmalı?

Türkiye’de 81 il, 892 ilçe, 2954 belde. 34 bin 349 köy var. Vali, belediye başkanı, kaymakam, köy muhtarı doğanın bekçisi olmalı. Bu yeşilliği, doğayı korumak için hepsinin TEMA (Türkiye Erozyonla Mücadele Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı) ile çalışması gerekli. Doğasız, çevresiz, kıyısız turizm olmaz. Çevreci olmak mecburiyetindeyim, başka bir ürünüm yok. Siz Kars’ta hayvan üreticiliğini desteklemezseniz peynircilik olmaz. Kapadokya’nın şarabını, Hatay’ın mutfağını, Kahramanmaraş dondurmasını, Nevşehir patatesini desteklemiyorsanız iş bitmiştir. 2023’te hedef 50 milyon turist. Neyle besleyeceksin? Muzu Brezilya’dan getirip Alanya’da yetişen çikita muzları öldürüyoruz. Önce bunu çözmemiz lazım. Kaz Dağları’nda altın arıyorsun. Başka derdin yok mu kardeşim? Kaz Dağları Türkiye’nin oksijen çadırı. Dünyanın en iyi oksijeni Kanada’dan sonra Kaz Dağları’nda. Önce bunları tespit etmek lazım.

Tatillerimi toptan yapacağım

Siz tatil yapıyor musunuz?

Yapıyorum. Çalışarak yapıyorum. İnsanlarımızın tatil yaptığını görünce ben de tatil yapmış gibi oluyorum. Onların mutlu olması beni mutlu ediyor. Aileme bu işe girirken, en başında sordum: ‘Bu işin ucu açık, ne diyorsunuz?’ dedim. ‘Tamam gir’ dediler. Gerçi onlar da bu kadarını tahmin etmediler. Ama karşılıklı anlayışla idare ediyoruz. Ben görevden ayrılınca tatillerimi toptan yapacağım. Bu camiaya hizmet etmekten şeref duyuyorum. Beni dinç tutuyor. Hizmet çok iyi bir şey. Hele takdir edilmek daha da iyi bir şey. Biz de takdir edilmeye çalışıyoruz. Ben ülkemi seviyorum. Sevgilisi güzel olanın gözüne uyku girmez. Benim sevgilim güzel. Benim sevgilim Türkiye. Gözüme uyku girmiyor. Bu ülkenin insanları çok güzel. Bizim huzura ihtiyacımız var.

Tatile çıkarken seyahat sigortası önemli

Erken rezervasyon turizme ne katkı sağladı?

2003’te başlayan erken rezervasyon uygulaması tuttu. Erken rezervasyonla insanlarımızı tatile alıştırıyoruz. Türkiye’de gezen insan sayısı 1 milyondan 9 milyona çıktı. Hedefimiz 2023’te 70 milyonun seyahat etmesini sağlamak. Geçen yıl yüzde 40 olan satışlar erken rezervasyonla yüzde 60’a çıktı. Ummadığımız taleple karşı karşıya kaldık. Çünkü insanımız sigortaya alıştı. Seyahat Sigortası ile gidiş-geliş güvence altına alındı. Seyahat acentesi kullanılmasını ve seyahat güvence TÜRSAB paketi istenmesini tavsiye ediyorum. Seyahat sırasında sağlık hizmeti sigortan varsa, ayağını kırdın, hemen doktorun geliyor. Kalp ameliyatı olacaksan gittiğin ülkede olabiliyorsun. Bir zorunlu sigorta var, gidiş-dönüş garantili seyahat sigortası. İkincisi ise sağlık sigortası. Bu uygulama isteğe göre. Bedeli ise 10 lira.

6

Haberin Devamı