GES ve tüketici kredileriyle ilgili açıklama! Bakan duyurdu
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, 'Tasarruflarını milli paramız olan Türk lirasında değerlendirmek isteyen vatandaşlarımıza yeni bazı enstrümanlar da hazırladık. Bu kapsamda, tasarladığımız Gelire Endeksli Senetleri (GES) bireysel yatırımcılarımıza sunuyoruz.' dedi. Nebati, 'Buna yönelik talepleri 15 Haziran’dan itibaren almaya başladık ve önümüzdeki hafta 22 Haziran tarihine kadar talep toplama süreci devam edecek.' ifadelerini kullandı. Nebati ayrıca tüketici kredileriyle ilgili de önemli açıklamalarda bulundu.
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati Üreten Kadınlar Buluşması'nda konuştu. Bakan Nebati "Kadın Kooperatiflerimiz için belirlediğimiz bu yol, öncelikle 2022’de 81 ilden 81 marka kooperatifimizi istediğimiz seviyeye çıkartacaktır" dedi.
Hazine Ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, Adana Valiliği ziyaretinin ardından ’Halkbank Üreten Kadınlar Buluşması’na katıldı. Burada konuşma yapan Bakan Nebati, 20 yıldır Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde uygulanan dönüşüm hamleleriyle demokratik standartların geliştirilmesi, kalkınmanın hızlandırılması gibi konularda önemli mesafeler katedildiğini kaydetti.
Bakan Nebati, "Bir yandan sanayi, ulaşım ve sağlık altyapımızı geliştirirken, diğer taraftan eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması, ihracatın çeşitlendirilerek artırılması ve istihdam piyasasının iyileştirilmesi yönünde kayda değer gelişmeler sağladık. Ülkemizde her ne kadar nüfusun yaklaşık yarısını kadınlar oluştursa da ekonomik hayata katılım bakımından erkeklere kıyasla sınırlı kaldıklarını görüyoruz. Oysa bizim kadim medeniyetimizde kadınlar da üretim ve ticarette önemli bir yere sahip olmuşlardır. Bunun en güzel örneği peygamber efendimizin eşi Hz. Hatice’nin ticaretle uğraşmasıdır. Bizler, kadınlarımızın sosyal ve ekonomik hayata katkı ve katılımlarına önem veriyor, bunu daha ileriye taşımak için yoğun bir gayret gösteriyoruz. Ancak elbette kadını, sosyal, kültürel, fıtri bütün bağlarından kopararak salt ekonomik bir özne olarak da kesinlikle görmüyoruz. Kadınlarımızın annelik yaparken gösterdiği muazzam özveri ve aile hayatı içindeki üretken konumu, asla küçümsenemez, asla değersizleştirilemez. ’Dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olma’ hedefimizin gerçekleşmesi yolunda, kadınlarımızın ekonomimize giderek artan oranda katkılar sunmaya devam edeceklerine gönülden inanıyorum. Bu sebeple, çalışma hayatına katılmak isteyip de çeşitli sebeplerle katılım sağlayamayan kadınlarımızın önündeki engelleri kaldırmak bizim en önemli görevlerimizden biridir. İktidara geldiğimizde yüzde 27,9 seviyesinde olan kadınların iş gücüne katılım oranı bugün yüzde 34,9 seviyesine yükselmiş durumda. Ancak bu rakamları elbette yeterli bulmuyoruz" dedi.
"SGK DESTEĞİ SAĞLIYORUZ"
İş gücü piyasasında daha aktif rol almalarını sağlamak amacıyla kadınlara pozitif ayrımcılık uyguladıklarını kaydeden Bakan Nebati, şöyle konuştu:
"Gerek kamu bankalarımızın kredi programları gerekse KOSGEB ve TÜBİTAK gibi kurumlarımızın destek programlarıyla kadınlarımızın her zaman yanındayız. Kadın istihdamının teşvik edilmesi amacıyla 18 yaş ve üzeri kadınları istihdam eden işverenlere 24 ile 54 ay süresince SGK desteği sağlıyoruz. KGF Yatırım Destek Paketi’nden de kadın girişimcilerimizi ve kadın yöneticisi bulunan işletmeleri yüzde 90 kefalet oranıyla faydalandırıyoruz. Kadın işletmelerine finansman ve danışmanlık desteğine yönelik uygulanan Program kapsamında kadın yöneticisi bulunan işletmelerimize, KGF kefaleti sağlarken, bu işletmelerin imalatçı ve ihracatçı olmaları halinde kefalet limitini daha da yükseltiyoruz."
’ŞİŞİRİLMİŞ RAKAMLAR GERÇEĞİ YANSITMIYOR’
Bakan Nebati, küresel fırsatlardan en iyi şekilde yararlanmak amacıyla kurgulanılan Türkiye Ekonomi Modeli’ni başarıyla uygulamaya devam ettiklerini kaydederken, sözlerini şöyle sürdürdü: "Modelimizin odağında ihracatı, üretimi, istihdamı ve yatırımları artırırken, cari dengeyi kalıcı olarak tesis etmek yer alıyor. Bu sayede makroekonomik ve finansal istikrarı güçlendirerek küresel değer zincirlerinde yükselmeyi hedefliyoruz. Uygulamaya aldığımız Kur Korumalı TL Mevduat ve Katılma Hesabı (KKM) ile YUVAM Hesabı gibi destekleyici alternatif enstrümanlarla finansal istikrarı sağlamlaştırdık. 2021 Aralık ayında devreye aldığımız Kur Korumalı Mevduat Uygulaması sayesinde Döviz Tevdiat Hesaplarının toplam mevduat içindeki payı 10 puanın üzerinde azalmış; mevduatın vadesi ise 2 katına çıkmıştır. KKM ayrıca döviz kuru istikrarına da katkı sağlanmıştır. Bununla beraber, kamuoyundaki bazı spekülatif tartışmaların aksine bütçeye oluşturduğu maliyet de sınırlı kalmıştır. Nitekim bütçeden Mart ayında 11,7 milyar lira, Nisan ayında 4,6 milyar lira ve Mayıs ayında 4,8 milyar lira olmak üzere toplam 21,1 milyar lira tutarında ödeme gerçekleşmiştir. Ayrıca, KKM uygulamasının bütçeye olası maliyeti Bakanlığımız tarafından farklı senaryolar dahilinde yakinen takip edilmektedir. Çeşitli mecralarda gündeme getirilen şişirilmiş bazı rakamlar gerçeği yansıtmıyor."
ÜRETİMİN ARTIRILMASINA YÖNELİK ADIMLAR
Türkiye ekonomi modeliyle ayrıca üretimin arttırılmasına yönelik adımlar aldıklarını belirten Bakan Nebati, şöyle söyledi:
"Bu kapsamda; ihracatçı şirketlerimizle sanayi şirketlerimiz için kurumlar vergisini 1 puan indirerek uluslararası rekabetçilik düzeyini artırıyoruz. Kredilerdeki selektif yaklaşımımızla yatırımları desteklemeye yönelik kredileri önceliklendiriyoruz. Bu çerçevede 60 milyar lira tutarında Hazine destekli KGF paketlerini uygulamaya aldık. Benzer şekilde ihracatçılara ve Turizm sektöründe faaliyet gösteren girişimcilere uzun vadeli finansman sağlamak üzere 150 milyar liralık bir imkanı da hayata geçirdik. Bu adımlara ilave olarak, tüketici kredilerinde yüzde 5 olarak uygulanan BSMV oranını yüzde 10’a çıkartarak kredilerin üretime yönlendirilmesini sağlıyoruz. Bu adımın, aynı zamanda enflasyonla mücadele sürecine de katkı sunacağını düşünüyoruz. Diğer yandan, vatandaşlarımızın gelirlerine kıyasla aşırı borçlanmasının önüne geçmek ve kredi piyasasındaki ısınmanın makro dengeleri olumsuz etkilemesini önlemek amacıyla tüketici kredilerine yönelik makro ihtiyati politika çerçevesini sıkılaştırdık. Tüketici kredilerinde dar gelirli vatandaşlarımıza yönelik pozitif ayrımcılık anlayışıyla hareket ediyoruz. Nitekim 50 bin liraya kadar olan kredilerde vade sürelerini azaltmadık. Önümüzdeki dönemde de mali disiplinden vazgeçmeden makroekonomik ve finansal istikrarı gözeterek vatandaşlarımızı desteklemeye devam edeceğiz. Tasarruflarını milli paramız olan Türk lirasında değerlendirmek isteyen vatandaşlarımıza yeni bazı enstrümanlar da hazırladık. Bu kapsamda, tasarladığımız Gelire Endeksli Senetleri (GES) bireysel yatırımcılarımıza sunuyoruz. Buna yönelik talepleri 15 Haziran’dan itibaren almaya başladık ve önümüzdeki hafta 22 Haziran tarihine kadar talep toplama süreci devam edecek. GES’lerin getirisi yıllık minimum yüzde 23,04 olacak ve kupon getirileri vatandaşlarımıza 3 ayda bir ödenecek. Devlet Hava Meydanları İşletmeleri ve Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü’nden bütçeye aktarılan hasılat paylarına göre bu getiri miktarının artma potansiyeli de söz konusudur. Bir yandan da ülkemizde sermaye piyasalarının gelişimi için çalışmalarımıza devam ediyoruz. SPK geçen hafta aldığı kararla halka arzlarda yurt dışından fon teminini özendirmek, şirketlerin yurt dışında sermaye piyasası aracı ihracı yoluyla fon temin etmelerini teşvik etmek amacıyla ilgili ihraçlarda, tahsil edilen ücretlerde indirime gidildi. Ayrıca, Borsa İstanbul nezdinde Emtia Pazarı da kurulmuş olup Altın sertifikası ihracına ilişkin çalışmalara ivedilikle başlandı."
"TÜRKİYE'NİN AŞAMAYACAĞI HİÇBİR GÜÇLÜK SÖZ KONUSU DEĞİLDİR"
Türkiye’nin basiretli, ferasetli ve azimli, hiçbir zorluk karşısında asla pes etmeyen insanların ülkesi olduğunu ifade eden Bakan Nebati, şunları kaydetti:
"Bugün tüm dünyada yaşanan bir dönüşüm süreci söz konusu. Küreselleşme karşısında bölgeselleşme eğilimlerinin arttığı bir dönemden geçiyoruz. Bununla beraber Cumhurbaşkanı’mızın güçlü liderliğiyle üretim ekonomisi olma yolunda kararlı adımlar atan; yeni dönemde oluşan tüm fırsatları değerlendirmek isteyen bir Türkiye’miz var. Elbette hiçbir değişim ve dönüşüm süreci kolay olmaz. Bunu en iyi anlayacak kişilerin kadınlarımız olduğunu düşünüyorum. Bir anlamda ülkemizin doğum sancıları diyebileceğimiz bu değişim süreci, ülkemiz ve insanımız için daha müreffeh, daha güzel yarınlara gebedir. Türkiye, mevcut potansiyelini, kararlılıkla uyguladığımız politikalar sayesinde günbegün hayata geçirerek küresel sahnedeki etkinliğini artırma yolunda ilerlemeye devam ediyor. Bizler, tüm mücadelelerimizi evlatlarımıza daha müreffeh bir ülke bırakabilmek, Türkiye’mizi küresel arenada hak ettiği yere getirebilmek için veriyoruz. Elbette bu süreçte bize çelme takmak isteyen, önümüze duvar örmek isteyen, inancımızı sorgulatarak bizi bu yoldan çevirmek isteyenler olacaktır. Ancak unutmayalım ki biz, geçen yüzyılın başında, Milli Mücadele sürecinde kadınıyla, erkeğiyle, genci, yaşlısıyla topyekün seferber olmayı bilmiş; vatanını hep birlikte savunarak zafere ulaşmış bir milletin torunlarıyız. Öyle, esen her rüzgarla savrulacak kuru bir yaprak kesinlikle değiliz. Şimdi, bu küresel dönüşüm sürecinde de benzer bir anlayışla kadınıyla, erkeğiyle, sanayicisi, çiftçisi, esnafı, ücretli çalışanıyla el ele verdiğimizde Türkiye’nin aşamayacağı hiçbir güçlük asla söz konusu değildir. Bunun teminatı, yakın dönemde beraberce elde ettiğimiz sayısız başarıdır."
’BUGÜN, YÜKSEK TEKNOLOJİLİ ÜRETİME YÖNELMİŞ ÖZ GÜVENLİ TÜRKİYE VAR’
Türkiye’nin, dünyanın her köşesine ihracatını attırdığını anlatan Bakan Nebati, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bugün birçok mega altyapı projesini tamamlamış, dünyanın hemen her köşesine yaptığı ihracatını sürekli artıran, insansız hava araçları, elektrikli otomobil ve hatta jet motorları dahil yüksek teknolojili üretime yönelmiş öz güvenli bir Türkiye’miz var. Bunların tamamı 20 sene evvel sadece güzel birer hayalden ibaretti. Ancak bugün, tüm bunlar bizim somut kazanımlarımızdır. Bugün, yarına dair kurduğumuz tüm hayallerimiz de inancımız, azmimiz ve birlikte vereceğimiz mücadeleyle inşallah hep beraber göreceğiz ki yarın somut birer kazanıma dönüşecektir. Ülkemizin bu ekonomi seferberliğinde, kadınlarımız ve kadın girişimcilerimizin çok önemli bir rol ifa edeceklerine tüm kalbimle inanıyorum. Bizler, ülkemizin yarınları için üreten, ihracat yapan, istihdamı artıran, ülkemiz için taş taş üstüne koyan her kim varsa onun yanında olmaya ve gereken tüm desteği vermeye devam edeceğiz. Kadınlarımızın her alanda, evinde, iş yerinde, sosyal hayatta daha fazla söz sahibi olmaları için önlerini açmayı da aralıksız sürdüreceğiz. İdeallerine ulaşan, mutlu bir toplum inşa etme yolunda kadınlarımızın ülkemize, ekonomimize ve insanımıza sunacağı daha birçok katkının olacağından hiçbir şüphe duymuyorum. Her zorlukla beraber bir kolaylığın olduğunu bilerek yolumuzda azimle ilerlemeye devam edeceğiz."