Türkiye'nin notunu peş peşe artırıyorlar

Ekonomi yönetiminin son dönemde uyguladığı maliye politikaları uluslararası arenada da kabul görüyor. Borsaya ve devlet tahvillerine para girişi, CDS’lerin gerilemesi ve özel sektörün yurtdışında finansmana erişimde elinin rahatlaması bunun en somut göstergeleri. Ayrıca kredi derecelendirme kuruluşları da uygulanan politikayı teyit eden not artışlarını tek tek açıklıyor. Bunun ilk işaret fişeği aralık ayında kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor’s’dan (S&P) gelmişti.

ÖNCE GÖRÜNÜM DEĞİŞTİ

S&P, Türkiye’de son dönemdeki politika düzenlemeleri nedeniyle aralık ayında takvim dışı değerlendirmeye giderek ülkenin kredi notu görünümünü ‘durağan’dan ‘pozitif’e çevirmişti. Diğer kredi derecelendirme kuruluşlarından Moody’s de ocak ayında Türkiye’nin kredi notu görünümünü ‘durağan’dan ‘pozitif’e çıkarmıştı. Mart ayında ise Fitch Ratings, Türkiye’nin kredi notunu ‘B’den ‘B+’ya yükseltmiş, not görünümünü de ‘durağan’dan ‘pozitif’e çıkarmıştı.

SON KARAR S&P’DEN

Son olarak Standard & Poor’s cuma gece yarısı yaptığı değerlendirmede, Türkiye’nin kredi notunu ‘B’den ‘B+’ya yükseltirken, kredi notu görünümünü ‘pozitif’ olarak korudu. S&P’nin yaptığı açıklamada, Türkiye’de yerel seçimlerin ardından dış dengelenmenin de etkisiyle para, maliye ve gelirler politikası arasındaki koordinasyonun iyileşeceğinin düşünüldüğü belirtilirken, gelecek 2 yıl içinde portföy girişlerinin artacağı, cari açığın daralacağı, enflasyon ve dolarizasyonda düşüşün öngörüldüğü belirtildi.

YENİ ADIMLARA KAPI ARALADI

S&P’nin açıklamasında, politika yapıcıların, cari açığın daraldığı ve dolarizasyonun tersine döndüğü ortamda enflasyonu düşürmeyi ve liraya olan güveni yeniden tesis etmeyi başarması halinde Türkiye’nin kredi notunun yükseltilebileceği ifade edildi. Ülke ekonomisine ilişkin tahminlerin de yer aldığı açıklamada, Türkiye ekonomisinin 2024 ve 2025 yıllarında yüzde 3 büyümesinin beklendiği ifade edildi. Enflasyonun da bu yıl yüzde 55.8 ve gelecek yıl yüzde 27.3 olacağı öngörüldü.

NE ANLAMA GELİYOR?

Not artışı Türkiye’ye yatırım anlamında güven sağlıyor. Ayrıca uygun koşullarda borçlanma imkanı veriyor. Yatırımcıların ekonomik olarak iyimserliğini artırdığı gibi bu durum, Türkiye’nin uluslararası arenadaki risk priminin (CDS) düşmesini sağlıyor. Kredi notu yükselirse Türkiye daha ucuz ve uzun vadeli döviz kredisi kullanabiliyor. Yine not artışı devam ederse Türkiye’ye sadece sıcak para gelmiyor, uzun vadeli fonların, doğrudan yatırımların kapısı açılıyor. Bunlarla birlikte zamanla TL değer kazanırken faizlerde ibre tekrar aşağıya dönüyor.

HAZİNE VE MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK: 11 YIL ARADAN SONRA İLK

Kredi notu artışıyla ilgili açıklama yapan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, kararın uygulanan ekonomi politikalarının yansıması olduğunu söyledi. Şimşek şu ifadeleri kullandı: “Programımızın olumlu sonuçları kredi derecelendirme kuruluşlarının kararlarına yansıyor. S&P ülke kredi notumuzu 11 yılın ardından 1 kademe artırırken görünümü pozitif olarak korudu. S&P, Fitch ve Moody’s’in pozitif not görünümleri not artışlarının devamının habercisi. Güçlendirerek uygulamaya devam ettiğimiz programımızla ülkemize duyulan güveni en üst seviyeye taşımakta kararlıyız.”

İTO BAŞKANI AVDAGİÇ: PİYASA MOTİVASYONUNA BÜYÜK KATKI VERECEK

Not artışını değerlendiren İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, şunları söyledi: “Özellikle yılın ikinci yarısında “dezenflasyon” sürecinin de başlamasıyla hem yurtiçinde hem de yurtdışında ekonomiye olan güven daha da artacak, dış sermaye akışı hızlanacaktır. Enflasyonla mücadelemiz eşgüdümle ve kararlılıkla sürdükçe kazanan Türkiye ekonomisi olacak. Gelen ve ufuktaki artışlar piyasa motivasyonuna ve Türkiye’ye bakış açısına büyük katkı verecek. Not artışlarında ihtiyacımız olan yeni mesafeleri almak için uyguladığımız ekonomi programını istikrarla sürdürmemiz çok önemli.”