‘Yerli oto’ yola dört modelle çıkacak

Küresel bazda tanınacak, fiyatı ve özellikleriyle piyasada rahat satılabilecek bir araba tasarlanacağını belirten Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, “Türkiye denince akla gelen bir marka olacak” dedi.

Bakan Özlü, Meclis’te bir grup gazeteciyle sohbetinde, elektrikli olacak yerli otomobil projesiyle ilgili şu noktalara dikkat çekti:

KÜRESEL BAŞARI İSTİYORUZ

İlk 24 ay şirketleşme ve prototip üretimi. Prototipi de, piyasada en rahat hangi arabayı satabileceksek onu tasarlayacağız. ‘Biz böyle tasarladık. Bunu satıyoruz’ demiyeceğiz. Sadece Türkiye’de değil, dünya araştırması yapacağız. Çünkü biz küresel bir başarı elde etmek istiyoruz.

FİNANS SIKINTISI OLMAZ

Beş holding bu işin içinde. Bunların hepsi bayilik sistemini bilen, küresel pazarda iş yapan şirketler. Finans ve pazarlama konusunda bir sıkıntı olmaz yeter ki biz rekabet edebilir vasıflarda bir araba tasarlayabilelim.

EN TEMEL SORUN BATARYA:

(Batarya ve dolum süresiyle ilgili soru üzerine) Yerli Otomobil elektrikli olacak. Şu andaki en temel sorunumuz batarya konusu. Dünyada da herkes onun üzerine çalışıyor. Çinli, ABD’li şirketler elektrik depolama üzerine çalışıyor. Ana hedefleri şu; bir aracın bataryası cep telefonu kadar olacak. Cebinden çıkartacak fişe takar gibi takacak. Ama ne zaman? Şimdi değil tabi ileride. Bizim avantajımız şu; nikel ve kobalt yataklarımız var. Bataryanın esası da nikel-kobalt. Çinliler bunlara talipler ‘Gelin ortak olalım’ diyorlar. Çünkü geleceğin otomobili bu.

HIZDA SINIR YOK

Elektrikli otomobilde hızda sınır yok. Sorun menzil. Şu anda menzil 300 ila 500 km. arasında.

NE SATABİLECEKSEK ONU YAPACAĞIZ

(Şekli ve segmentiyle ilgili sorular üzerine) Ortak girişim grubu analiz yapacak. Piyasada ne satabilirsek onu yapacağız. Bugüne kadarki yöntem şöyleydi; biz bir araba yapalım bunu satmaya çalışalım. Hayır. Önce satabileceğimiz vasıfları, özellikleri belirleyeceğiz sonra tasarlayacağız. Almanya, İtalya, Fransa, Japonya, Kore deyince akla gelen araba markaları var. Bizim amacımız da bu. Türkiye denince akla küresel ölçekte bilinen bir araba markası gelecek.

TEK MODEL OLMAYACAK

Bizim araba tek model olmayacak. En az dört araba koyman lazım. Müşteri geldiği zaman kendine uygun birşey görmesi lazım. Bir araba yapmışsın olmaz.

PİYASAYA GİRMENİN TAM ZAMANI

Dünyada 35-40 yılda bir otomobil dönüşümü yaşanıyor. Çıkışı 1910’lardır. 1940-45’lerde bir dönüşüm yaşadı otomotiv sektörü. Orada yeni oyuncular girdi Toyota, Volkswagen gibi. 80’lere geldik petrol krizleri nedeniyle, yakıt tüketimi düşük araçlar piyasaya girdi. Dizelleşme oldu. Şimdi üçüncü bir dönüşümün başındayız. Elektrikli otomobil. Şu anda piyasaya girmek için uygun bir zaman. 10 sene önce olsa zor. Ya 60’larda girecektik ya 80’lerde. İkisini kaçırdık. Şimdi tam zamanı.

HER YÖNDEN KARLI

Elektrikli araçlar çevreyi kirletmiyor. Sessiz çalışıyor. Yakıt tüketimi az. 12’de birlik acayip bir tasarruf var. Elektrik motorlu bir otomobilin motor ve yürüyen aksamlarında 320 parça var. İçten yanmalı motorlu araçta aynı bölgelerde 4 bin parça. 4 bin parçanın arıza yapma sıklığı ile 300 parçanın arıza yapma sıklığı arasında çok fark var. Aşağı yukarı arıza yapmayan bir otomobilden bahsediyoruz. 320 parçayı 1 işçi 1 günde topluyor. 4 bin parçayı 7 işçi bir günde topluyor. İşçilik maliyetleri 7’de 1. Arıza yapma sıklığı yüzde 10’u kadar. O nedenle bütün dünya elektrikli üzerinde çalışıyor. Her yönden kârlı.