Kıymetli Müslümanlar!
Ülkemizin deprem kuşağında yer alması, bize daha da çok sorumluluk yüklemektedir. Her şeyden önce bütün olumsuzluklara karşı tedbirli olalım. Fay hatlarını dikkate alıp gerekli zemin etüt çalışmalarını yaptıktan sonra en doğru ve en sağlam malzemelerle binalarımızı inşa edelim. Sorumluluklarımızı yerine getirdikten sonra Allah’a tevekkül edelim. Sevgili Peygamberimiz (s.a.s)’in “Allah her şeyin en güzel şekilde yapılmasını emretmiştir.”1 hadisine uyarak, işlerimizi en iyi şekilde yapalım. Kendi ellerimizle kendimizi tehlikeye atmayalım.
Değerli Müminler!
Depremin birinci yıl dönümünde aynı zamanda Miraç Gecesi’ni idrak edeceğiz inşallah. Yüce Rabbimiz, İsrâ sûresinin ilk ayetinde bu geceyi bize şöyle haber vermektedir: “Bir gece, kendisine ayetlerimizden bir kısmını gösterelim diye kulu Muhammed’i Mescid-i Harâm’dan, çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksâ’ya götüren Allah, her türlü eksiklikten münezzehtir.”
Nice zorlukların ardından gelen bu gecede Peygamber Efendimiz (s.a.s), İsrâ ve Miraç olmak üzere iki büyük hadise yaşamıştır. İsrâ, Allah Resûlü (s.a.s)’in Mescid-i Harâm’dan Mescid-i Aksâ’ya yaptığı mübarek yolculuğun adıdır. Miraç ise Mescid-i Aksâ’dan Allah’ın sonsuz kudretini temaşa etmek için semaya yükselişidir.