"Çocuk telefon elindeyken ne yediğini bilmiyor, çevresine dikkat etmiyor ve kendisini iletişime kapatarak telefona odaklanıyor" Çocukların yemek yemediği durumlarda anne ve babaların çözüm olarak telefona sarıldığını anlatan Gizem Emre, "Bazen çocuklar yemek yemiyor ve anne baba ne yapacağını şaşırarak onun eline telefonu veriyor. Bu sırada çocuk ekrana bakarken ebeveynler de yemek yedirmeye çalışıyor. Bu durum bizim istediğimiz bir şey değil. Bu aşamada çocuğun elinden telefonu aldığımız zaman ağlamaya başlıyor, telefonu istiyor ve alışkanlığa dönüşüyor. Anne, baba ne yapacağını bilemediği için çocuk ağlamasın diye telefonu tekrar eline veriyor. Ekran ve görsel tabii ki de çocuğun ilgisini çekiyor ancak bu sefer kendini dış dünyaya kapatıyor. Telefona bakarak yemek yiyen çocuk ne yediğini bilmiyor, tat alamıyor.
Bu sebeple ebeveynler alternatif yollar bulmalıdır
Çocuğu telefona alıştıran anne ve babalar yavaş yavaş bunun süresini azaltmalılar. Kademe kademe çocuğa verilen telefon süresi azalınca çocuk bir daha telefonu eline almayacak. Çocuk telefon elindeyken ne yediğini bilmiyor, çevresine dikkat etmiyor ve kendisini iletişime kapatarak telefona odaklanıyor. Bizim istediğimiz bu değil, çocuğun olabildiğince odağını çevresine vermesini ve iletişim kurmasını sağlamasını istiyoruz" diye konuştu. "Çocuğumuzu kontrol edermiş veya sorgularmış gibi değil, meraklı gözlerle onun ne yaptığını anlamaya çalışmalıyız" Sadece 0-2 yaş aralığındaki çocuklar değil, diğer yaş grupları için de sıkıntılar olabileceğini ifade eden Gizem Emre, “Baktığımız zaman her çocuğun elinde bir telefon görüyoruz ve anne baba olarak bu durum kontrolümüzden çıkabiliyor. Bir ebeveyn olarak çocuğumuzun yanında olmalıyız. Çocuğumuzu kontrol edermiş veya sorgularmış gibi değil, meraklı gözlerle onun ne yaptığını anlamaya çalışarak ‘A kızım ne yapıyorsun, nelere bakıyorsun, ben de bakabilir miyim? Ne kadar da güzel oyun oynuyorsun' gibisinden sorular sorularak çocuğun yanında olunmalıdır. Kontrol mekanizması olarak çocuğun yanında durmak gerekiyor.