Aslı Enver InStyle dergisineröportaj verdi. Şunları söyledi: Bir şey okumak benim için çile. Sesli kitap dinliyorum ama o zaman uyuyakalıyorum. Bir kişinin bir saatte okuyacağı senaryoyu ben bir günde okuyorum ya da birilerine 'Ne olur bana bunu okur musun?' diye yalvarıyorum. Zor ama alıştım bu duruma. Bana Ayten derler. Anneannemin adı. Bir yere kadar gördüğünüz gibiyim. Fakat bir an geliyor ve ‘Aaaa! Sen bayağı Ayten’sin yaa’ demeye başlıyor insanlar, tabii beni çok yakından tanıyanlar. 12 yaşımda İngiltere’den Türkiye’ye geldim. Hep yabancı kızdım, İngiliz kız, o sarışın. Pandemide ilk defa kendimle baş başa kaldım. Kimse olmadan günler geçirdim. Meğer ben resim yapmayı seviyormuşum. Yalnızlık aşırı hoşuma gitti. Korkmuyorum artık. Birinin 3 saatte yapacağı ev işlerini 20 dakikada hızla yapabilirim.” Utanma hissimi ilk kez sahnede bıraktım. Haksızlığa ve yavaşlığa tahammül edemem. Yavaşlık benim içime reçel döküyor! ‘Ayyy hadi bir sürü şey kaçırdık’ diyorum. Gereksiz yere suçlanmak da sabrımı taşırır.