Ayça Ayşin Turan: Düştüğüm zamanlar oldu

Yıllar içinde değiştim, büyüdüm ve olgunlaştım. Özgürlüğün farkına vardığım, kendimi keşfettiğim, bakış açımı değiştirdiğim bir dönemdeyim. İşkolik bir kadınım. Hırslar ve egolarla çok karşılaştım dersem yalan olur. Hayalini kurduğum bu yola çıkarken popülerlikten dolayı yaşayabileceklerime kendimi hazırladım. Aileme, işime, sevdiklerime aşkla bağlıyım. Aşk böyle bir kavram benim için. Alışveriş yapmayı severim, özellikle teknoloji vazgeçilmezim. Kıyafet konusunda daha yalın olmayı tercih ediyorum. Bir jean bir tişört ile şıklık yakalanacağına inanıyorum. Benim de düştüğüm zamanlar oldu, ama yol uzun ve yürümem gereken daha çok mesafe var. Yaptığınız işin en güzel tarafı iz bırakabilmek. Bunun çok örneği var. Hâlâ Kemal Sunal filmlerini izleyip gülümsüyoruz. Deneyimleri avantaja çevirerek, kalabalığın içinde istediğim zaman yalnız kalmayı başarabilenlerdenim. Hayata umutla bakıyorum, empatiyle yaklaşıp pozitif olmaya özen gösteriyorum. Hep duyardım 'Bir kadın 30’una geldiği zaman değişir ve her şeyi daha net görür' diye. Gerçekten de öyleymiş. Yeniden doğmuş gibi hissediyorum.

Ayça Ayşin Turan: Düştüğüm zamanlar oldu

Magazin

Alp Navruz'dan ayrıldıktan sonra Murat Boz ile yeni bir aşka yelken açan ünlü oyuncu Ayça Ayşin Turan, Elele dergisine konuştu. İşte açıklamaları…

"Yıllar içinde değiştim, büyüdüm ve olgunlaştım. Özgürlüğün farkına vardığım, kendimi keşfettiğim, bakış açımı değiştirdiğim bir dönemdeyim."

"İşkolik bir kadınım. Hırslar ve egolarla çok karşılaştım dersem yalan olur. Hayalini kurduğum bu yola çıkarken popülerlikten dolayı yaşayabileceklerime kendimi hazırladım."

"Aileme, işime, sevdiklerime aşkla bağlıyım. Aşk böyle bir kavram benim için."

"Alışveriş yapmayı severim, özellikle teknoloji vazgeçilmezim. Kıyafet konusunda daha yalın olmayı tercih ediyorum. Bir jean bir tişört ile şıklık yakalanacağına inanıyorum."

"Benim de düştüğüm zamanlar oldu, ama yol uzun ve yürümem gereken daha çok mesafe var."

"Yaptığınız işin en güzel tarafı iz bırakabilmek. Bunun çok örneği var. Hâlâ Kemal Sunal filmlerini izleyip gülümsüyoruz."

"Deneyimleri avantaja çevirerek, kalabalığın içinde istediğim zaman yalnız kalmayı başarabilenlerdenim."

"Hayata umutla bakıyorum, empatiyle yaklaşıp pozitif olmaya özen gösteriyorum."

"Hep duyardım 'Bir kadın 30’una geldiği zaman değişir ve her şeyi daha net görür' diye. Gerçekten de öyleymiş. Yeniden doğmuş gibi hissediyorum."