Bardak bardak içiyoruz ama bağırsakları mahvediyor! Şişkinliğe ve hazımsızlığa yol açıyor, kalsiyum, demir ve B12 değerlerini sıfırlıyor!

Sabahları güzel bir içecekle güne başlamak, güne merhaba demenin en güzel yolu olarak görülebiliyor. Özellikle bir içecek var ki herkes bayıla bayıla içiyor. Sağlığımız açısından büyük önem taşıyan bu içecek doğru şekilde tüketildiğinde her ne kadar besleyici olsa da içerisine onu kattığımızda türlü hastalıkların habercisi oluyor. www.posta.com.tr Kahve, dünya genelinde yaygın olarak tüketilen bir içecek olarak öne çıkıyor ve birçok kişi tarafından sabah ritüeli olarak tercih ediliyor. Bazıları kahve içerken çok daha besleyici ve yumuşak olması adına süt eklemesi gerçekleştirebiliyor, ancak bu uygulama taşıdığı potansiyel sağlık riskleri nedeniyle aslında önerilmiyor. Uzmanların bakışına göre kahveyi sağlıklı hâle getirmek isterken vücudumuzu bitiriyor olabiliriz. İşte kahveye neden süt katılmaması gerektiği... Kahve, kalsiyum emilimini azaltabilecek olan kafein içeriyor. Kalsiyum, kemik sağlığı için önemli bir mineral olduğu için ve eksikliği osteoporoz riskini artırdığı için önem taşıyan bir besin değeri. Kahvedeki kafein, sütteki kalsiyumun emilimini azaltarak vücudun kalsiyum dengesini etkileyebiliyor. Bu durum da aslında günlük alınan kalsiyum oranının düşmesine neden olarak kemik sağlığını ciddi anlamda tehdit ediyor. Sağlıklı bir iskelete kavuşmak için gün içerisinde dengeli kalsiyum alımı büyük önem taşıyor. Kahve ile birlikte içildiğinde tüm kalsiyumu ölen sütün sağlıklı şekilde tüketilmesi için sade olarak ve kahve içtikten belirli bir süre sonra içmek gerekiyor. Aynı durum süt ürünlerinin tümü için geçerli oluyor. Eğer ki süt ürünü tüketerek kalsiyum alacaksanız bunu kahveden uzak bir zaman diliminde yapmanız emilim açısından büyük önem taşıyor. Süt, kahveye eklenerek içildiğinde, kahvenin kalori ve yağ içeriği artış gösteriyor. Özellikle tam yağlı süt kullanıldığında, içeceğin kalori ve doymuş yağ içeriği artabiliyor. Bu durum, kolesterol seviyelerini etkileyebiliyor ve kardiyovasküler sağlık üzerinde olumsuz etkilere yol açabiliyor. Bazı insanlar, süt ürünlerinde bulunan laktoz şekerini sindirememe problemi yaşayabiliyor, bu duruma laktoz intoleransı deniyor. Bu kişiler, süt eklenmiş kahve tüketirken sindirim sorunları yaşayarak şişkinlik, kabızlık yahut ishal gibi boşaltım sorunları ile karşı karşıya kalabiliyor. Bu durum, karın ağrısı, gaz ve şişkinlik gibi belirtilere neden olarak kişilerin yaşam kalitesini ciddi oranda düşürüyor. Bazı insanlar süt veya süt ürünlerine karşı alerjik reaksiyonlar gösterebiliyor. Aynı durum kahve ve kafein oranı için de geçerli oluyor. Bu durumda, süt eklenmiş kahve tüketimi alerjik semptomlara, özellikle deri döküntüleri, kaşıntı veya solunum problemleri gibi belirtilere neden olabiliyor. Bu durumu önlemek adına kahveye süt eklemek ve bu iki besin değeri yüksek içeriği bri araya getirmekten kaçınmak gerekiyor. Kahveye süt eklemek, içeceğin besin değerini artırabiliyor, ancak eklenen süt miktarına bağlı olarak bu etki sınırlı olabiliyor. Eğer süt, sağlıklı bir içeceğin yerine geçmek için kullanılıyorsa, bu daha az sağlıklı bir seçenek olabiliyor. Kalsiyum, demir ve B12 gibi değerlerin düşmesine de neden olabilen kahve, aşırı tüketimde vitamin eksikliğine temel oluşturabiliyor. Kahveye süt eklemenin bazı potansiyel sağlık riskleri bulunuyor. Bu nedenle, süt eklenmiş kahveyi tüketmeden önce kişinin sağlık durumu ve özel ihtiyaçlarını göz önünde bulundurmak gerekiyor. Sağlıklı bir alternatif arayanlar, süt yerine bitkisel sütler veya düşük yağlı süt gibi daha hafif seçenekleri tercih edebilirler.