“İnsanlar psikolojik yaralanmalara da maruz kalırlar”
Herkesin hayatında büyük ya da küçük travmatik yaşantılar olduğuna işaret eden Agaeva, “Doğal afetler, büyük kazalar, kayıplar, savaş, taciz, tecavüz gibi büyük travmaların yanı sıra, başta çocukluk çağı olmak üzere her yaşta yaşanan ve etkisi travmatik olan her tür yaşantı; günlük hayatta aile, okul, iş çevresinde yaşanan olumsuz olaylar, şiddete maruz kalmalar, aşağılanmalar, reddedilmeler, ihmal ve başarısızlıklar olumsuz anılar arasında yer alabilmekte. Travmatik, istenmedik ve beklenmedik olumsuz yaşam olaylarına maruz kalma, travma sonrası stres bozukluğu, depresyon, panik bozukluğu, obsesif kompulsif bozukluk, fobiler, performans kaygısı, stres yönetimi, öfke kontrolü, özgüven eksikliği gibi bir çok psikolojik problemin ortaya çıkmasında rol oynamaktadır. İnsanlar fiziksel yaralanmalara maruz kalabilecekleri gibi psikolojik yaralanmalara da maruz kalırlar. Beynin kaynakları uygun koşullar olduğunda bu yaraları iyileştirir. Sağlıklı bir süreçte beyin, kişinin yaşadığı olumsuz yaşantının etkilerini zamanla işler. EMDR, psikolojik travmanın neden olduğu duygusal kilitlenmişliği açar ve kişinin doğal iyileştirici kaynaklarının harekete geçmesine izin verir. Böylece beyinde hapsolmuş/kilitli kalmış travmatik yaşantının işlenmesini sağlar. EMDR ile çalışılan kişilerde çalışma bittiğinde, önceden yaşadığı travmatik olayı hatırlasa da bu olayın artık geçmişte kaldığına gerçekten inandığını ve onu etkilemediğini söylediği duyulur” diye konuştu.