Çanakkale'de destan böyle yazıldı! Çanakkale Deniz zaferinin 110. yılı
Çanakkale’de canı pahasına çarpışan Türk askeri, sadece savaş kazanmadı, insanlık ve onur destanı da yazdı.

FRANSIZ GENERALİ ANLATTI
Çanakkale savaşında savaşan ve bir koluyla bir ayağını kaybeden Fransız general, ülkesine döndükten sonra tanık olduğu olayı şöyle anlattı: Savaş bitmişti ve biz yaralıların arasında dolaşıyorduk. Yerde bir Fransız askeri yatıyordu, bir Türk askeri de kendi gömleğini yırtmış ve Fransız askerin kanlarını temizliyordu. Neden öldürmek istediğiniz askerlere yardım ediyorsunuz diye sorduğumda şu yanıtı aldım ‘Yaralandığı zaman cebinden yaşlı bir kadının resmini çıkardı. Herhalde annesidir diye düşündüm ve benim kimsem yoktu. İstedim ki bari o onu bekleyen annesinin yanına sağ salim dönsün.’ O sırada gördüm ki o Türk asker de yaralıydı ve bu durumdayken Fransız askerine yardım etmeyi seçmişti. Sonrasında ise ikisi de öldüler. Türk askeri eğer o Fransız askerine yardım etmek için zaman kaybetmeseydi belki de kurtulabilirdi. Bu olay beni derinden yaralamıştı.

Çanakkale Savaşı dendiği zaman ilk akla gelen isimlerden biri de Seyit Onbaşı’dır. 1909 yılında orduya katılan ve Balkan Savaşları’nda da mücadele eden Seyit Onbaşı; Çanakkale Savaşı’nda da topçu birliğinde askerlik yapmıştır. Rumeli Topçu Birliğinde bulunan tek top vincinin arızalanması üzerine, insanüstü bir gayret gösteren Seyit Onbaşı; yerde duran topu sırtlayarak bataryaya yüklemeyi başarmış ve yaptığı atışla düşman gemisini etkisiz hale getirmiştir.

MEHMETÇİĞİN İNSAN SEVGİSİ
Çanakkale Savaşı’na katılan İngiliz üsteğmen Lord Casey Türk askerinin cesareti ve insen sevgisini şöyle anlattı: ‘’Conk Bayiri’nda Süngü hücumundan sonra bir bacağı kopmak üzere olan İngiliz yüzbaşı avazı çıktığı kadar bağırıyordu. Ancak siperden hiç kimse çıkıp yardım edemiyordu çünkü en küçük bir harekette yüzlerce kurşun yağıyordu. Bu sırada akıl almaz bir olay oldu. Türk siperlerinden beyaz bir bayrak sallandı ve bir Türk askeri, silahsız siperden çıktı. Hepimiz donup kaldık. Kimse nefes almıyor, ona bakıyorduk. Asker yaralı İngiliz subayı kucakladı, kolunu omzuna attı ve bizim siperlere doğru yürümeye başladı. Yaralıyı usulca yere bırakıp geldiği gibi döndü. Günlerce bu kahraman Türk askerinin cesareti, güzelliği ve insan sevgisi konuşuldu.

‘ÖLENİ GÖRÜYOR, ÜÇ DAKİKAYA KADAR ÖLECEĞİNİ BİLİYOR VE EN UFAK BİR ÇEKİNME BİLE GÖSTERMİYOR’
Dünya tarihinin en büyük destanlarından Çanakkale Zaferi, sadece bir savaş başarısı olarak değil, Türk askerinin düşmanına gösterdiği saygı ile de tarihe altın harflerle yazıldı. Vatanı için canı pahasına savaşan askerlerimizin yaptıkları, 110 yıldır dillerden düşmüyor. Mustafa Kemal Atatürk, Çanakkale’de kara savaşlarının en yoğun yaşandığı Conkbayırı Muharebeleri’nde Mehmetçiğin kahramanlığını şu sözlerle anlatıyor: “Bomba sırtı olayı çok önemli ve dünya harp tarihinde eşine rastlanması mümkün olmayan bir hadisedir. Karşılıklı siperler arasındaki mesafe 8 metre, yani ölüm muhakkak birinci siperdekilerin hiçbirisi kurtulamamacasına hepsi düşüyor. İkinci siperdekiler yıldırım gibi onların yerine gidiyor. Fakat ne kadar imrenilecek bir soğukkanlılık ve tevekkülle biliyor musunuz? Bomba, şarapnel, kurşun yağmuru altında öleni görüyor, üç dakikaya kadar öleceğini biliyor ve en ufak bir çekinme bile göstermiyor.”