Çocuğunuz sürekli özür diliyorsa dikkat! Kaçıngan bağlanma, depresyon ve anksiyeteye neden oluyor

Sinem Paksoy- Posta.com.tr/ Boşanma, çocuklar için hayatlarında büyük bir değişimi ve belirsizliği beraberinde getiren bir süreç. Ebeveynlerin ayrılması, çocukların duygusal dünyasında derin etkiler bırakabiliyor. Bu dönemde çocuklar, bir yandan aile düzeninin bozulmasıyla birlikte güven duygusunun sarsılması diğer yandan yaşadıkları duygusal karmaşalarla baş etmek zorunda kalıyorlar. Anne ve babanın ayrılması, çocuğun güven duygusunu sarsabiliyor. Çocuk, ayrılık sonrası hayatın nasıl olacağını bilemediği için kendini güvensiz hissedebiliyor. Çocuklar, anne-babanın bir daha bir araya gelmeyeceği düşüncesiyle kaygı yaşayabiliyor. Uzman isim:Hangi ebeveynle daha çok vakit geçirecekleri veya yeni düzenin nasıl olacağı gibi konularda endişelenebilirler. Özellikle küçük yaşlardaki çocuklar, anne ve babalarının ayrılmasında kendilerini suçlu hissedebilirler. “Benim yüzümden mi ayrıldılar?” gibi düşünceler geliştirebilirler. sözleriyle boşanma sonrasında çocukların kendini de suçlayabileceklerinin altını çizdi. Çocuk, boşanma sürecinde anne veya babasına öfke duyabiliyor. Ebeveynlerden birini suçlayabiliyor veya boşanma sürecine dair kızgınlık hissedebiliyorlar. Bazı çocuklar bu tür bir yaşam olayına içe kapanarak tepki verebiliyor. Yaşadığı karmaşık duyguları paylaşmak yerine kendi içine dönebiliyor ve sosyal olarak geri çekilebiliyorlar. Çocuklar boşanmanın etkilerini davranışlarıyla da gösterebiliyor. Örneğin, okul performansında düşüş yaşanabilir, uyku veya yeme düzeni bozulabilir, saldırgan veya hırçın davranışlar sergileyebilirler. Fakat unutulmamalıdır ki bu tür değişiklikler, çocuğun yaşına, kişilik özelliklerine ve boşanma sürecinde ebeveynlerin tutumuna bağlı olarak farklılık gösterebilir. diyen Aybige Üstüner, öfke probleminin boşanma sonrasındaki süreçte yaşanabilir olduğunu da belirtti. Çocuklar boşanmış bir aile ortamında büyüdüklerinde, ilerleyen yaşlarda ilişki kurma konusunda bazı zorluklar yaşayabiliyorlar. Ancak bu durum, çocuğun deneyimleri, kişisel özellikleri ve ebeveynlerinin boşanma sürecini nasıl yönettiği gibi faktörlere bağlı olarak değişkenlik gösterebiliyor. Uzman ismin açıklamalarına göre; Boşanma sürecinde güven duygusu sarsılan çocuklar, ilerleyen yaşlarda ikili ilişkilerinde güvenli bağ kurmada zorlanma yaşayabiliyorlar. Güven eksikliği nedeniyle partnerlerine karşı daha mesafeli olabiliyorlar veya yakın ilişkilerden kaçınabiliyorlar. Çocukluk döneminde anne ve babanın ayrılmasıyla terk edilme korkusu geliştiren bireyler, ilişkilerinde partnerlerinin de bir gün onları bırakacağından endişe duyabiliyorlar. Bu güvensizlik duygusu, ilişkilerde bağımlı veya kontrolcü davranışlara yol açabiliyor.Boşanmış bir ailede büyüyen çocuklar, sağlıklı bir iletişim modeli görmedikleri takdirde, kendi ilişkilerinde duygularını ifade etmekte veya sorunları çözmekte zorlanabiliyorlar. Boşanma sürecinde çocukların suçluluk, öfke, korku gibi duygularla başa çıkabilmesi için ebeveynlerin destekleyici bir yaklaşım benimsemesi önemli. Uzman ismin açıklamalarına göre; Çocukların duygularını anlamalarına yardımcı olmak, süreci açık ve yaşına uygun bir dille anlatmak, kendini suçlamamasını sağlamak ve duygularını ifade etmesine fırsat tanımak bu süreçte oldukça etkili. Ayrıca, duygusal destek ve güven sağlamak, rutinleri ve düzeni koruyarak güven ortamı yaratmak çocuğa iyi geliyor. Ebeveynlerin kendi duygularını sağlıklı ifade ederek örnek olması, çocukların da bu süreci daha kolay atlatmasını sağlıyor. Gerekirse bir çocuk ve ergen psikoloğundan profesyonel destek almak, çocuğun duygularını daha iyi anlaması ve yönetmesi için faydalı olabiliyor. Boşanmanın çocuk üzerindeki etkileri, çocuğun yaşına göre farklılık gösterebiliyor. Erken çocukluk döneminde, aile dinamiklerindeki değişimi anlamakta zorlanabiliyor ve bu belirsizlik, onlarda güven kaybı ve ayrılık kaygısı yaratabiliyor. Uzman Psikolog Aybige Üstüner;Çocuklar, okul öncesi dönemde çocuklar kendilerini suçlama eğiliminde olabilir, “Annemle babamın ayrılması benim yüzümden mi oldu?” gibi düşünceler geliştirebilirler. İlkokul çağındaki çocuklar, boşanmanın sonuçlarını daha iyi kavrayabilirler. Ancak genellikle öfke, üzüntü ve bazen ebeveynlerinden birine karşı sadakat çatışması yaşayabilirler. Ergenlik döneminde ise (12+ yaş), gençler boşanmayı duygusal olarak daha karmaşık bir şekilde deneyimleyebilirler; ilişkilere dair güvensizlik geliştirebilir, bağımsızlık arayışına girebilir ve bazen ebeveynlerine karşı mesafeli davranabilirler. Bu yaşa özgü etkileri anlamak ve çocuğun gelişim dönemine uygun destek sağlamak, boşanmanın etkilerini hafifletmekte büyük rol oynar. sözleriyle bu aşamada nasıl davranılması gerektiğini de açıkladı.