RUTİN MUAYENE TEŞHİS İÇİN ÖNEMLİDİR
Çocuklarda hipertansiyon durumu genellikle rutin muayene sırasında ortaya çıkarılır. Çünkü çocukluk çağında görülen yüksek tansiyon genellikle belirti vermeden sinsi bir şekilde ilerler. Semptom gösterdiği vakalarda baş ağrısı, uykuya dalmakta sıkıntı, yorgunluk, çarpıntı, kulakta çınlama gibi şikayetler ortaya çıkar. Şiddetli hipertansiyon durumlarımda ise burun kanaması, kusma, görme bozukluğu, bilinç bulanıklığı ve çarpıntı gibi belirtiler görülebilmektedir.
3 YAŞINDAN İTİBAREN ÇOCUKLARIN TANSİYONU ÖLÇÜLMELİDİR
Çocuklarda yüksek tansiyonun erken teşhisi ve tedavisi büyük önem taşımaktadır. Tansiyonu yüksek çıkan çocuklara mutlaka tansiyon holter takılmalıdır. Üç yaşından itibaren bütün çocuklara yıllık tansiyon ölçümü yapılmalıdır. Ancak tansiyona eşlik eden böbrek hastalığı, idrar yolu enfeksiyonu, diyabet, obezite, kan basıncını yükselten ilaç kullanımı ve aort koarktasyonu gibi durumların varlığında ise her kontrolde tansiyon ölçümü yapılmalı ve sonuçlar çocuk nefroloji uzmanı tarafından değerlendirilmelidir.
ÖNCELİKLE ALTTA YATAN SEBEPLER BELİRLENMELİDİR
Hipertansiyonda öncelikle altta yatan sebepler bulunmalı ve tedavi ona göre şekillendirilmelidir. Bununla birlikte çocukların yaşam ve beslenme şekilleri mutlaka değiştirilmelidir. Hareketli bir yaşam tarzı ve sağlıklı bir beslenme düzeni oluşturulması tedavide büyük fayda sağlamaktadır. Ancak bu değişikliklere rağmen kontrol altına alınamayan yüksek tansiyon durumlarında uzman hekimin önerisi ile antihipertansif ilaç başlanması gerekmektedir.
YAŞAM TARZI VE BESLENME ŞEKLİNİN DÜZENLENMESİ ÖNEMLİ
Ailelerin çocuklarının sağlığı için dikkat etmeleri gereken noktalar şu şekildedir: - Çocukların beslenmelerine dikkat edilmelidir. Sağlıklı, sürdürülebilir ve katkı maddesi içermeyen bir beslenme şekli oluşturulup, bu beslenme şekli çocuklara benimsetilmelidir. -Çocuklar paketli gıdalardan uzak tutulmalı, taze meyve ve sebze tüketimleri artırılmalıdır. -Gazlı içecekler içerisinde bulunan meyankökü hipertansiyona sebep olmaktadır. Bu sebeple çocukların bu içecekleri tüketmesine izin verilmemelidir -Çocukların fiziksel aktiviteleri artırılmalı ve haftada en az 3 gün ortalama 30 dakika yürüyüş yapmaları sağlanmalıdır
- Çocukların tuz tüketimi azaltılmalıdır. Ancak bu azaltma sadece yemeklere konan tuz miktarından değil, sofraya gelen şarküteri, paketli gıda ve mandıra ürünleri gibi gıdalardan kaçınılarak gerçekleştirilmelidir. -Çocukların ekran karşısında geçirdiği zaman günlük 2 saat ile sınırlandırılmalıdır.