"KARINDA SAATLİ BOMBA"
Dr. Kaya, damar sağlığını bozan her türlü durumun anevrizma için risk oluşturduğuna işaret ederek şunları söyledi:
"Damarda balonlaşma olunca damar duvarı incelir ve bu da belirli bir genişleme sonrası damarda yırtılma ihtimali oluşturur. Damar ne kadar genişlemişse kanama ihtimali o kadar yüksektir. Anevrizmalarda en önemli sorun, yırtılarak iç kanama oluşturmasıdır. Bu kanamalar hayat kaybına yol açabilecek çok ciddi sonuç doğurabilir. Anevrizma genellikle "karında saatli bomba" diye tanımlanır. Bu hastaların bir an önce tedavi olmalarının sağlanması içindir. Ancak bu durum, hastalarda gereksiz korku yaratmamalı. En önemli karar yeterince büyümüş anevrizmanın tanı konulduktan sonra bir kaç gün içinde tedavi edilmesidir. Çünkü tedavi kararı verilene kadar geçen günler ve bazen haftalar sırasında yırtılma ihtimali olabilir."
"İKİ TEDAVİ YÖNTEMİ VAR"
Aort anevrizmasının tedavi yöntemine de değinen Dr. Kaya, ameliyat ve anjiyografi olmak üzere iki temel tedavi şekli olduğunu söyledi. Tedavinin şeklini, hastanın anevrizmaya eşlik eden başka hastalıkları olup olmamasının belirlediğini belirten Dr. Kaya, tedaviyle ilgili şunları söyledi:
"Endovasküler yöntem, açık ameliyat olmadan, damar içine yerleştirilen kateterler ve bunlar üzerinde ilerletilen stent adını verdiğimiz greflerin anevrizma içine yerleştirilmesi ve kapatılmasıyla uygulanır. Bu tedaviye EVAR adı verilir. Anjiyo ile tedavi ameliyata göre daha kolaydır. Anjiyo tedavi süresi genellikle 1 ile 2 saattir. Hastanede yatma süresi daha kısadır. İşlemden bir gün sonra genellikle hastamızı evine göndeririz."
Dr. Kaya, anjiyo tedavisinde, hastanın normal hayata yani gündelik işlere bir iki gün gibi kısa sürede dönebileceğini dile getirdi.