Dr. Haydar Dümen anısına

Cinselliği güldürürken öğreten, Dr. Haydar Dümen'i geçtiğimiz günlerde 92 yaşında kaybettik. Haydar Hocamızı, okurlarından gelen sorulara verdiği unutulmaz cevaplarıyla anıyoruz. 25 yaşındayım. Sevgilimle neredeyse her gün ilişkiye giriyoruz. İkimiz de çok yoruluyoruz ama yine de birbirimizi çok istiyoruz. Bunu azaltmamız gerekiyor ama yapamıyoruz. Ne olur bize yardım edin. RUMUZ: DOYUMSUZCEVAPSiz şeker bayramı sendromuna yakalanmışsınız değerli okurum. Bayramda şekerlerin her türlüsü ikram edilir. Ev sahibinin “Bir, iki lokmadan bir şey olmaz” sözü kulağa da hoş gelir. Siz her gününüzü bayrama çevirmişsiniz. Kadın göbeği ile vezir parmağına “Devam” demişsiniz. Yani ben ‘Durun’ desem duracak mısınız? Çarelere gelince; akşamları birbirinize masallar anlatın, esnemeye başlayınca kendinizi yatağa atın. Arada bir kavga çıkarın. Barışmak için saat 24.00’ü bekleyin. Afrika’da açlıktan ölen çocukları ve memleket sorunlarını düşünün. Ayrı partileri tutun, haftada 3 gün bu konuda münakaşa edin, birbirinizi yiyin bitirin. Boş vaktiniz kalırsa ya da kavga bitince, gece 24.00’ten sonra birbirinize sarılın. İş yatak sporuna gelince; rahat pozisyonları seçin ve transa geçin. 22 yaşındayım, günde 2-3 kez mastürbasyon yapıyorum. Canım her sıkıldığında yapıyorum ve zayıflıyorum. Ne yapmam gerekiyor?CEVAPSıkılma değerli okurum sıkılma. Gençsin, dinçsin. Dileğim önündeki uzun yolun sen geçtikçe ışıklansın, yollar asfaltla döşensin. Sıkıntı arsız dilenciler gibi kapını çalıyor. “Aç ve bitir” şu işi diyor. Anladığım kadarıyla internet varken sen derslerine çalışmıyor, gazete bile okumuyorsun. Okusan da bu sıkıntının baskısından anlamıyorsun. O baskı aklının bir köşesinde toprağı burnuyla dürten köstebek gibi habire iradeni zorluyor. Ne yapacaksın? Örnekler ortada. Öteki gençler ne yapıyorsa onu yapacak, hayata koşacaksın. Haftada 3 kere de senin arsıza kapını açacaksın. 19 yaşındayım. Penisim sola doğru eğri. Kız arkadaşımın karşısına eğik penisle çıkmak istemiyorum. Acaba ereksiyon halindeyken eğik olan tarafın tam tersine yatırsam düzelir mi?CEVAPDeğerli okurum, çok inatçı, dik başlı bir organdır kendileri. Aslında huyları hem arsız hem de şımarıktır. Buna rağmen erkeklerin de en değerli varlıklarıdır. Erkek kadın herkesin ortak kararı da dünyanın ekseni olduğudur. Kime bu kadar paye ya da değer verilse, gider dağ başında şatosunu kurar, krallığını ilan ederdi. Buna rağmen çoğu uyumludur. Örneğin; oturduğu yerden şikayet etmez. Canı sıkılınca küsüverir. Yani mız mız çocuğun yemek yememesi gibi ağzını kapattı mı zor açar. Belki de kız arkadaşının hayatında ilk gördüğü organdır. Tümünün öyle olduğunu sanır. Takma kafaya, ileride evlendiğinde gerek görülürse operasyonla düzeltilir. Şimdilik canının istediği pozisyonda yat. O öyle diye keyfini bozma, huzurunun kuyusunu kazma. 27 yaşındayım, penisim büyük. Nişanlım ilişkiye girince acı çekiyor. Bu yüzden benden ayrılmak istiyor. Bir de nişanlı olmama rağmen her güzel kızla ilişkiye girmek istiyorum. Ne yapmam gerekiyor?CEVAPDeğerli okurum, pişmiş aşa soğuk su katamam. Ancak öyle durumlar oluyor ki soğuk su değil, buz atmak gerekiyor. Burada iki sorun birbirine girmiş. Ben soğuk suyu ısıtayım, buzu bir köşede saklayayım. Olaya çözüm arayayım da ben dışa dönük gözlerine, yılışık sözlerine, sevecen pozuna, bilinçaltındaki kozuna yani sana güvenmiyorum. Nişanlım “Çiledir, kaderdir” diye sineye çeker de sen fırsat yakalayınca “Ya Settar” diye ortaya çıkarsan aşınıza buz atarım vallahi. Hem azgın hem bezgin olma. Mutlaka profesyonel yardım alın yoksa pişmiş aşınıza buz atar, kadını kurtarırım. Biz çılgın bir çiftiz. Araba, evde, gittiğimiz her yerde ilişkiye giriyoruz. Yalnız benim junior araba ve ev haricinde hemen su koyuveriyor. Evdeki kadar uzun sürmüyor. Bunun sebebi ne olabilir?CEVAPÇılgınlar ve uçuk akıllılar, ufaklık akılda, düzende, nizamda sizden daha iyi ve hesaplı. Araba korunaklı bir yer. Ev kale içi güvence. Bu durumda o da keyfince hoplayıp zıplıyor. Ya dışarısı? Sana “Aman sahip, bir aksilik olursa sen dayağı ye neyse ama sizi yakalayan ya beni keserse” diye korkudan tam siper büzülüyor. Bu durumda sizden hesaplı ve akıllı. İleride o da size uyup tozutursa hiç olmayacak yerde “Hazırım burada burada” diye tutturursa işte o zaman sizi ben bile kurtaramam. 21 yaşında gösterişli bir kızım, 2 yıl önce ilk kez ilişkiye girdim. Cinsellikle tanışmadan önce isteğim yoktu. Ama ilişkiden sonra çok istekli oldum. Nerede kaslı bir erkek görsem dayanamıyorum. Hem hamile kalırım diye korkuyorum hem de kendimi tutamıyorum. Ne yapacağım?CEVAPEte meraklı ve de gösterişli sevgili okurum. Baban kasap mıydı? Ya da çocukken haltercilerden mi etkilendin? Zevktir, tartışılmaz ama kadınlar için bir de bu işin psikolojik yanı vardır. Cinsellik bütün olarak yaşanırsa doyum sağlanır. Örneğin; adam kaslıdır ama ruhu nasırlıdır. Şimdi nasıl olacak? Bir gün biri seni mutlaka tutacak. Bir tutacak, pir tutacak. Bir kaplan gibi demir kafese atacak ve hayattan koparacak. Bizde ihtimaller çok. Her ilişkide gebe kalma olasılığın var. Hurma, armut ve ayva mevsimi... Hangisini yersen mutlaka bir bedel ödenir. Gerisi iradene kalmış. Ya deve hendeği atlar ya da hendeğe düşüp orada kalır. Dikkat! Hendek her geçen gün fay hattı gibi biraz daha büyüyor ve de seni bekliyor. Karar senin, ben yakma başını derim. 35 yaşındayım, 3 yıllık evli erkeğim. Karım cinsel açıdan çok isteksiz. Ben ona bir adım atmazsam 1 ay geçse bana yaklaşmaz. Ne yapmamı önerirsiniz?CEVAPDeğerli okurum, haftada 2 gün sol elinin yüzük parmağına kırmızı ip bağla. Eşine “Eğer beni kırmazsan sana aldığım kırmızı kutudaki armağanın yerini söyleyeceğim” de. Her seferinde parmağına takacağın iplerin rengini değiştir. Yedi denemeden sonra hangi renkte performansı daha iyi ise, yatak odanı o renge boyat. Bunlar kestirme çözümler. Eşinin cinsel yönden soğuk olduğu belli. Bu yöntemler işe yarar, ruhu ısınır ya da tam tersi olur çıldırır. Her iki bakımdan da kazançlısın. Eğer çıldırırsa ona ben çare bulurum. Kadınlar benimle ilişkiye girmek istemiyor, kaçıyor. Çünkü penisim büyük ve kalın. Hani bir atasözü vardır. ‘Bir tutam azdır, iki tutam karardır, üç tutam zarardır’ derler. İşte benimki üç tutam. Her ilişkiye girdiğim kadın beni terk ediyor. Ne yapmalıyım?CEVAPOkurum, ‘Bir tutam az, iki tutam karar, üç tutam zarar.’ Analarımız bunu söylemişler ama bunu tuz için söylemişler. Hani doktorlar “3 beyazdan geri durun” derler ya, un, şeker, tuz. Geçmişin anaları şekeri bulamıyor, undan vazgeçemiyor, geride sözün geçebileceği tuz kaldı. Aynen anaların dediği gibidir, fazlası insanı yavaş yavaş tüketir. Peki bu tuz nasıl kullanılacak? Öyle yiyecekler vardır ki tuzsuz da yenir. Bir tutam, iki tutam derken, cacığa da biraz fazlasını kaçırıverir. İnsanlar vardır, salatalığı tuzlayarak yer. Peki buna kim ne der? Demek ki işin sihiri ya da formülü fazlasında, zararında değil, alıcının bünyesinde gizlidir. Formülün ikinci maddesi uygulayamayla ilgilidir. Deneme-bulma yöntemine itibar etmeden, sen tuz torbasının ağzını birden açar, elini torbanın içine sokar, çiğ köftenin içine bir avuç tuzu boca edersen her şey zehir zemberek olur. Bu durumda kadın “Üstü kalsın, istemem” diyerek elbette kaçar. Çünkü onunki de can. Sorunun çözümünün iki anahtarı benden hediye. 1) Sabır. 2) Kadını bulunca yeme hatur hutur. İlle damak zevkini de unutma, ömür denen uzun yolda yalnız kalma.