Kitlesel fonlamaya nasıl başvurduğunu hatırlıyor musun? Umutlu muydun? Bize biraz da kitlesel fonlamayı anlatabilir misin?
-Şu an bunu yapar mısın deseniz, tam bir çılgınlık deyip pas geçerdim. İnsan seyahat sırasında daha bir hayalperest daha bir cesaretli oluyor. Güney Amerika turumun son durağı Brezilya’ da durdum ve arkama baktım. O ilk Avrupa turundan sonra Afrika oradan Asya derken 6 kıtayı bitirdiğime halen inanamıyorum. Olayların bu noktaya geleceğini asla tahmin etmemiştim ve bir tık ilerisi neden olmasın dedim. Günde 10 dolar harcıyordum, Antarktika özel bir destinasyon olduğundan en uygun turlar da 10 bin dolarlardan başlıyordu. Zaten gezerken zorlanırken böyle bir şeye hiç bütçem yoktu benim de aklıma kitlesel fonlama geldi. Yurtdışında aslında çok popüler ben de neden denemeyeyim dedim. Kitlesel fonlama sadece bireysel bir şey değil, topluma etkisi de var. Öncelikle insanların size bağışlamasının bir anlamı olmalı ve her bir bağışta, karşılığında bir şey vermek zorundasınız. Ben Antarktika projesini üç sebebe bağlamıştım.
1) 22 yaşında sıradan bir üniversite öğrencisinin kendi fırsatlarını yaratıp dünyayı gezebildiğini ve bunu isteyen, hayal eden herkesin yapabileceğini en uç örnek ile göstermek, ilham olmak.
2) Dünyada zaten hep gündemde olan, ama ülkemizde çok dikkat çekmeyen küresel ısınma konusunda farkındalık yaratmak.
3) Seyahatlerim boyunca 6 kıtayı gezme şansı buldum. Sırada bir tek Antarktika kıtası kaldı. Eğer bu kıtaya da ayak basarsam bütün kıtalara ayak basmış en genç Türk ünvanını kazanacak olmam.
Ve 20 liradan 5000 liraya kadar bağış segmentlerine ayırmıştım. 20 liraya dijital teşekkür kartı, 100 lira Antarktika’dan kartvizit, 1000 liraya Antarktika’da adınızı dağlara yazalım tarzında ödüller vermeye karar verdik.
Hiç beklemediğim insanlardan çok güzel tepkiler aldım, hatta bu süreçte başımdan beni çok etkileyen bir olay geçti. Kitlesel fonlama surecindeyken bilmediğim bir telefon numarası aradı. Tanımadığım kızgın bir ses bana evladım, sen Barkin Ozdemir misin dedi? Çekingen bir ses ile evet dedim ve hızlıca konuya girdi. Ben şuranın CEO’suyum hayatta makam, para her şeye sahibim ama evladım şu dünyada kıskandığım tek bir kişi var o da sensin, helal olsun benim en çok yapmak isteyip yapamadığım hayalimi bu yaşta gercekleştiyorsun dedi ve kampanyama ciddi destek oldu. Kitlesel fonlama sadece bir bağış kampanyası değil size çok farklı tecrübeler katacak bir öğretici serüven.
-Kitlesel fonlamayı çok güzel şeyler için duymaya devam ediyoruz. Ama karşımıza çıkan birkaç kötüye kullanım da geçtiğimiz senelerde izlediğimiz şeyler arasındaydı ve bu da belki de insanlarda güven sorunu yarattı. Kitlesel fonlama ile hayallerini gerçekleştirmek isteyenlere hem inandırıcılık açısından hem de hayallerine ulaşabilme açısından nasıl öğütler verebilirsin?
-Kitlesel fonlama yapmak isteyenlere en büyük tavsiyem şu: Hayaliniz ne kadar kişisel olursa olsun, gerçekleşmesinin topluma ve hatta belki de dünyaya yapacağı katkıyı düşünmek yerinde olur. Çünkü asıl önemli olan kişisel gayelerden bir adım öteye gidip toplumsal yararı da sorgulayabilmek.
-Bu süreçte seni kitlesel fonlayanlar dışında en büyük destekçilerin kimlerdi? Ailenin duruma bakışı nasıl oldu?
Bildiğiniz üzere, bizde “elâlem ne der” diye bir konsept vardır. Kitlesel fonlama fikrinden aileme ilk bahsettiğimde önüme hiçbir engel koymadılar ama bana etraftan gelebilecek bazı negatif eleştirilere, tabiri caizse “elâlemin diyeceklerine” hazır olmam gerektiğini hatırlattılar.
Antarktika projesini arkadaşlarımla ilk paylaştığım zaman ikiye bölündüler. Bir kısmı Antarktika’ya gitmeyi hayal bile edemediğini ve maddi-manevi yanımda olduğunu belir- tip üzerine bir de “Vay be!” diyerek beni koşulsuz şartsız destekledi. Diğer kısmı da insanlardan para isteyecek olma- mı ayıp ve hatta belki yüzsüzce bir hareket olarak gördü. Ben kimsenin boğazına yapışıp para istemiyordum ki; sadece bu hayalime ortak olacak kişileri arıyordum.