Peki, seni hep iyi rollerde mi göreceğiz? Yapımcılar acaba yüzüne kötü rolü yakıştıramıyor mu?
Çok isterim tezat bir şeyler yapmak. Ama kötü dediğimiz karakterleri yazmak zor, iyi yazılanı bulmak daha da zor. Ben seve seve oynadığım rollerimin hepsinde karakterlerin haklılıkları ve motivasyonlarıyla ilgileniyorum.
Yeşilçam’dan bir kadını canlandırmak istesen bu kim olurdu?
Çok zor bir soru. Hepsi kendi aurasında devleşmiş, o kadar başarılı ve ikonik kadınlar ki… İçlerinden birini seçmek değil de o dönemde yaşayıp, o sayılan isimlere eklenmiş olmayı isterdim galiba.
Zeki, güzel, havalı, masum, çok başarılı… Senin için söylenen kelimeler bunlar… Sen kendin için bu kelimelerin yanına neler eklersin?
Ne güzel görüyorlar beni, çok mutlu oldum. Evcimen, takıntılı ve duygusalım. Bunlar da benden.
‘Uzak Şehir’ senaryosu eline geldiğinde ne hissettin?
Her karakter öyle haklı ve incelikli yazılmıştı ki. Bir parçası olmayı istememek mümkün değildi.
Hikayenin seni en heyecanlandıran yanı neydi?
Çok dişi olması. Hep üreyecek, hikaye içinden hikayeler doğurabilecek; heyecanını, dinamiğini hiç yitirmeyecek olması.