Geçenlerde “Hiçbir şeyimiz denk değildi” demişsiniz. Ne demek bu?
Ben dışa dönük, rahat, keyifli ve eğlenceliydim. O ise karamsar ve içe kapanıktı. Ben uzun boyluydum, o kısa. Boyu boyuma, huyu huyuma uygun değildi. İstemediği için topuklu ayakkabı giyemezdim. Şimdi keyifle giyiyorum.
Ferdi Tayfur’u gördüğünüzde ne hissediyorsunuz?
Görmüyorum ki!
Olur mu canım, kızınız Tuğçe’nin düğününde karşılaştınız.
İnanır mısın bulunduğu yere baktım, ama onu hiç görmedim. Silinmiş gibiydi.
Ama sık sık televizyona çıkıyor. Evinizin çok yakınına taşınmış. Her an karşınıza çıkabilir!
Televizyona çıktığında kanalı değiştiriyorum. Geçenlerde takside giderken şarkısı çalıyordu. ‘Şoför bey değiştirir misiniz lütfen’ dedim. Evet yakınıma taşınmışlar. Bu yüzden ben de 30 yıldır oturduğum evi satılığa çıkarttım. Emirgan’dan ve anılardan kurtulmak istiyorum. Onlara da çocuklarıyla mutluluk diliyorum.
Ferdi Bey’in hala nikahlı olduğu ilk eşi Zeliha Hanım’dan 2, sizden 1 kızı var. Şimdiki sevgilisinden Taha adlı 1 oğlu oldu... Bebeği görseniz ne yaparsınız?
Severim, çünkü o günahsız bir bebek. Kızım Tuğçe’ye kardeşine sahip çıkmasını söylüyorum. Ama gidip görmedi.
30 yıllık ilişkiniz boyunca size hiç evlenme teklif etmedi mi?
Önce söz verdi, sonra tutmadı. 5 kez hatırlattım, lafı değiştirdi. Daha fazla kırılmamak için sustum. 30’uncu yılın sonunda giderken “Ben nikahımı ilk eşim Zeliha’ya hediye etmiştim” dedi. Çok kırıcı bir laftı.