Daha 5 yaşında ‘Mahallenin Muhtarları’nda ‘Zekiye’yi canlandıran; ‘Ruhsar’, ‘Aşk-ı Memnu’, ‘Muhteşem Yüzyıl’, ‘Mucize Doktor’ gibi dizilerde oynayan Hayal Köseoğlu, Melis İşiten’in YouTube’daki programına katıldı. Çok konuşulacak açıklamalar yaptı. “Lisede bir çocuğa âşık oldum. Kiloluyum diye dalga geçti. İntikam almak için 5 ayda 36 kilo verdim. Bulimia ile uğraştım. Fazladan yarım dilim ekmek yesem, çıkartıyordum. Zayıflayınca sevgili olduk. Ama bir hafta sonra terk ettim” dedi. İşte 29 yaşındaki Hayal Köseoğlu’nun açıklamaları: Sektörde başarılı olmak için ağzımızı kapalı tutmamız gerektiğini hissettim. Ama susmaya programlı bir beynim yok. Kıskanmak kendini yetersiz görmek demek. O da çığ gibi büyür ve manyaklığa evrilir. Sektörel arkadaşlığa sıcak bakmıyorum. Çok kötü bitişlere şahit oldum. Beni kıran bir insanı hayatımda tutmam. Bir ilişkide en sinir olduğum şey pasif agresiflik. Birinin bana bir şeyi direkt olarak söylemesi lazım. Kaş göz yapmasınlar. Öte yandan; ünlü oyuncu, geçen haftalarda sosyal medya hesabında çarpıcı bir paylaşımda bulundu. Eski sevgilisinin attığı mesaj karşısında şaşıran Hayal Köse, açıklamasında dikkat çeken ifadelere yer verdi Arkadaşlar başıma gelene inanamıyorum. Böyle bir tesadüf olamaz. Asla hatırlamıyorum. O dönemki sevgilimden, 19 yaşındaki bana ait şöyle bir video geldi. Gerçekmiş... Bu paylaşımın ardından söz ettiği videoya da yer veren ünlü oyuncu Şarkı aynı, dans aynı, maske aynı diyerek o dönemki halini ti'ye aldı. Hayal Köseoğlu, geçtiğimiz aylarda ise sosyal medya hesabından Yeme bozuklukları havalı değildir yazdığı elbisesiyle verdiği pozları paylaşarak yaşadığı rahatsızlıklardan bahsetti. Bir etkinliğe kendisinin tasarladığı kıyafetle katıldığını söyleyen Hayal Köseoğlu, Instagram hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı: Dün ilk defa her parçasını kendi oluşturduğum, kendi boyadığım, kendi yarattığım bir şeyle çok çok güzel gözükme amacının dışında bir istek ve kendimi ifade etme coşkusuyla katıldım geceye. Evet, belki kesinlikle en şık, en stil sahibi ben değildim ama kendimi çok iyi hissettim. İfade edebilmek önemli ama ifade yöntemi oturana hatta kusursuzlaşana kadar hata yapma, en iyisi olmama, becerememe özgürlüğünü kendine vermek de çok önemli. İnsan böyle gelişiyor ve hayal ederken kendini hata yapma kaygısından uzakken serbest bırakabiliyor. Üzerimde akrilik boyayla 'eating disorders are not cool' yazıyor. (yeme bozuklukları havalı değildir) Çünkü ne kadar inkar etsek de 'bugün hiçbir şey yemedim ya' demenin sapkın bir karizması olan bir dünyada yaşıyoruz. Kendim uzun süre beden dismorfik bozukluğu ve kısa süre blumiayla mücadele etmiş bir insan olarak bunu üzerimde taşımak benim için kıymetliydi ve yaptım. Geceye uygun olsun diye de üzerine bir takım payetler ve simli biye ekledim. Ve ne olursa olsun kendimi çok iyi hissettim. Tarz olmak, rüküş olmak, güzel olmak, çirkin olmak yerine yaratıcılığı, cesareti ve özgürlüğü hissettim dün gece. Bu, küçük Hayalciğe teşekkür postudur. Hep kafanın dikine gittin, hep de gitmeye devam et. Yol orası.