Giriş
Türkiye'de trend diş estetiği: Hollywood gülüşü!
Angelina Jolie’den Leonardo Di Caprio’ya birçok Hollywood yıldızının gülerken bizleri kendilerine hayran bırakan o gizemli gülüşüne sahip olmak için tasarlanan gülüş estetiğine Hollywood Smile (Hollywood gülüşü) adı veriliyor. Bu gülüş estetiği ihtiyaçtan, tedaviden farklı olarak estetik amaçlarla da yapılıyor ve Türkiye bu alanda en güçlü ülkelerden biri. Hatta, sadece sağlıksız ve sorunlu dişlere değil, sorunsuz ve sağlıklı dişleri olan birçok kişi daha beyaz, daha uzun, daha görünür, daha ön planda olan dişlere sahip olmak için Hollywood gülüşü estetiği yaptırıyor.
HOLLYWOOD SMİLE KİMLERE UYGULANABİLİR?
Hollywood Smile adı verilen gülüş estetiği yöntemi 18 yaşını doldurmuş olma şartıyla neredeyse her insana uygulanabiliyor. Sadece uygulama şekilleri değişiyor. Kimi uygulanan kişilerde dişte hiç törpüleme olmadan ya da çok az törpüleme yapılarak uygulama yapılabilir. Bu uygulama genelde Lumineers veya Lamine (veneers) teknikleri olabiliyor.
Lumineers veya Lamine yapılamayacak kişiler için ise dişte biraz daha fazla törpüleme yapılarak kron uygulama tercih edilebiliyor. Bunlar da E-max Kron, zirkonyum, empress, metal destekli kaplama vs. şeklinde oluyor.
Hollywood Smile her kişiye uygulanabilir ancak uygulama aşamaları kişilerin ağız yapısına göre değişkenlik gösteriyor.
TÜRKİYE, HOLLYWOOD SMİLE ESTETİĞİNDE NE NOKTADA?
Türkiye, en çok diş estetiği yapılmakta olan ve diş estetiği yaptırılmak istenen ülkeler arasında yer alıyor. Türkiye’nin en çok Hollywood Smile diş estetiği yaptırılmak istenen ülkeler arasında yer almasının birçok nedeni var.
Türkiye'de diş estetiği için teknolojik alt yapı çok güçlü. Ayrıca Türkiye'deki diş hekimleri hem çok üretken hem de çok fazla vaka deneyimine sahip. Türkiye’nin turistik bir yer olması da diş estetiği konusunda tercih edilmesine destek oluyor. İstanbul gibi bir yerde hem şehri keşfetmek hem de yeni bir Hollywood Smile estetiğine sahip olma fırsatı veriyor. Talebin yüksek olmasının bir diğer önemli nedeni ise hem kalitenin en üst seviyede tutulması hem de fiyatların diğer Avrupa ülkelerine ve Amerika'ya göre çok daha uygun bulunması.