Mahallelinin anlattığına göre, olay günü evden çıkan Semih Çelik, sokağın karşısındaki fırına uğruyor ve orada kıyafetlerini göstererek, “Üstüm nasıl olmuş, iyi mi?” diyor. Daha sonra ayrılıyor.
Doğma büyüme Semih Çelik’in sokağında emlakçılık yapan Uğur Yılmaz (49), “Bizim mahallemiz köy gibidir, herkes birbirini tanır. Ancak biz, kendisini ve babasını tanımıyoruz. Çok az görürdük. Hele annesini hiç bilmiyoruz, sanırım Ankara’da kalıyormuş. Olay günü sabah babasıyla konuşuyor, babasına ‘Kız arkadaşım gelecek, kahvaltı yapacağız’ diyor. Babası da evden çıkıyor. Sonra öğreniyoruz ki çocuk iki kişiyi öldürmüş. Kasap olduğunu duyduk ama nerede bir şey bilmiyoruz” dedi.
70 yaşındaki mahalle sakini Hasan Şahin, “Semih Çelik’i birçok kez gördüm ama yalnızca gördüm. Temiz yüzlü, sakin bir çocuktu. Ancak bir diyaloğumuz, merhabalaşmamız yoktu. Buraya da birkaç sene evvel taşınmışlar, o zaman bina inşaat halindeymiş. Bırakın böyle bir olayı, hırsızlık bile olmazdı bizim mahallemizde, kapıda anahtar bırakırdınız. Böyle bir şey yaşanması çok kötü ve üzücü” diye konuştu.