İnsanlık tarih boyunca uzun bir ömre sahip olmanın sırrını aramış, bu konu efsanelere ve mitlere konu olmuştur. Ancak günümüzde bilimsel çalışmalar, uzun ve sağlıklı bir yaşamın sırlarını açığa çıkarmaya devam ediyor. İsveçli bilim insanlarının gerçekleştirdiği bir araştırma, bu konuda önemli bilgiler sunuyor. İsveçli bilim insanlarının 100 yaşını aşan bireyler üzerinde yaptığı kapsamlı çalışmalar, uzun yaşamın sırlarını ortaya koydu. Çalışmalara göre, kan şekeri seviyesi düşük ve demir oranı ideal düzeyde olan bireylerin, yaşıtlarına göre daha uzun yaşadığı tespit edildi. Özellikle 60 yaşından sonra kan değerlerini kontrol altında tutmak, uzun ömrün temel anahtarlarından biri olarak öne çıkıyor. Araştırmalar, düşük kan şekeri seviyesine sahip bireylerin, yüksek kan şekeri değerlerine sahip olanlara kıyasla daha uzun yaşadığını gösteriyor. Yüksek kan şekeri seviyesinin böbrek ve karaciğer fonksiyonlarını olumsuz etkilediği, bu nedenle yaşam süresini kısalttığı vurgulanıyor. Kan şekerini dengede tutmak için düzenli sağlık kontrollerinin yapılması ve şeker oranı düşük bir beslenme alışkanlığı edinilmesi öneriliyor. Demir eksikliği, vücudun temel fonksiyonlarını olumsuz etkileyerek uzun yaşam şansını düşürüyor. İsveçli bilim insanları, demir düzeyini düzenli olarak kontrol etmenin ve gerekli durumlarda takviye almanın yaşamsal önem taşıdığını belirtiyor. Özellikle ileri yaşlarda demir takviyesi, hücre yenilenmesini ve organ fonksiyonlarını destekleyerek daha sağlıklı bir yaşlanma süreci sunuyor. Sağlıklı beslenme alışkanlıkları, dengeli bir diyetle tüm temel besin gruplarını tüketmeyi, günlük yeterli miktarda taze meyve ve sebze yemeyi, beyaz un ve şeker gibi rafine ürünler yerine tam tahıllı seçenekleri tercih etmeyi içerir. Ayrıca, zeytinyağı, avokado, balık ve ceviz gibi sağlıklı yağlar ile omega-3 açısından zengin besinler tüketmek, kalp ve beyin sağlığını destekler. Tuz ve şeker tüketimini sınırlamak, işlenmiş gıdalardan kaçınmak ve bol su içmek de sağlıklı bir yaşam tarzının temelini oluşturur.