Türkiye'ye geldiği ilk dönemler çok çalışıp yatırım yaptığından bahseden Ivana Sert, Ben bu ülkeye kendimi her zaman ait hissettim, hiçbir zaman yabancılık çekmedim. Hep mutluydum ve burası için kutsal toprak derim. Söylerken bile tüylerim diken diken oluyor. Annemi ve ablamı bırakarak ekmeğimi kazanmak için geldim. Karşıma hep iyi insanlar çıktı. Türkiye beni çok sevdi ben de onu çok sevdim. Burada ilk 6 ay çok çalıştım. O dönem kendime hemen bir araba ve ev aldım. Sırbistan'da iki tane butiğim vardı Türkiye'den kıyafet alarak ticaret yapıyordum. Başında da annem ve ablam vardı. Laleli ve Merter'e çok gittim şeklinde konuştu. Erkek egemen bir sektörde nasıl var olduğundan bahseden Ivana Sert, sözlerine şöyle devam etti: Dilini bilmediğim insanların arasındaydım. Yaptığım işin sonunda nasıl olacağını bilmiyordum. Bizim sektörde çok kıskançlık vardı. Mankenlik evinde 2-3 kız birlikte kalıyorduk. Banyodaki şampuanım içine asit koymuşlardı. Kullanmadan önce koklayınca anladım. Çok iş alıyorum ve kazanıyorum diye kızlar kötü olmamı istediği için yapmış. Beni Allah korudu. Bazen çok şeyler yaşadım. Ben hep iyi niyetli olmaya çalışıyorum çünkü insanların psikolojisi bozuk olabilir iyi bir dönemde olmayabilir. Bugüne kadar kimseye kötü niyetle bakmadım.