Filyos Çayı'nın Yeşilköy mevkisinde 26 Mart 2023’te Gabonlu üniversite öğrencisi Jeannah Danys Dinabongho Ibouanga'nın cansız bedeni bulundu. Şüpheli ölüm ile ilgili soruşturma başlatıldı. Güvenlik kamerası görüntülerini inceleyen ekipler, Dina'nın ana yolda bir otomobilden inip, koşarak çalılıklara gittiğini, bir süre sonra araca döndüğünü, ardından otomobilin de çalılığa ilerlediğini tespit etti. Cesedinde morluklar bulunan Dina'nın para karşılığı cinsel ilişki talebi içeren mesajlar aldığı, annesine Karabük'ten gitmek istediğini söylediğine dair mesajlar ve ses kayıtları da ortaya çıktı. Soruşturma kapsamında 3'ü Gabon uyruklu 8 kişi gözaltına alındı. Şüphelilerden 5'i savcılık sorgusunun ardından serbest bırakıldı. Mahkemeye sevk edilen şüphelilerden İ.Ç. ile S.Ç. adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı, 3 kez gözaltına alınıp, salıverilen, Dina'nın son olarak bindiği otomobilin sürücüsü Dursun Acar ise 4’üncüsünde tutuklandı. Dina'nın cenazesi de İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan alınarak Gabon'a götürülerek defnedildi. Karabük Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı iddianamenin kabulü ile Dursun Acar hakkında 'kadına karşı kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet ve 'cinsel istismar' suçlamasından 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Davanın Karabük Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen 5’inci duruşmasında adliye önünde polis ekipleri üst araması yaparak binaya gelenleri içeri aldı. Davayı takip etmek için duruşmaya Gabon Ankara Büyükelçiliğini temsilen 2’nci Müsteşar Françoise Carole ile DEM Parti Milletvekili Özgül Saki de katıldı. Duruşma salonunda Dina’nın babası Guy Serge Ibouanga ve annesi Jessica Sandra Makemba Panga ve taraf avukatları hazır bulunurken, tutuklu sanık Dursun Acar SEGBİS aracılığıyla bağlandı. Duruşma tanıkların dinlenmesi ile devam etti. Dina’nın kaçarak çıktığı apartmanda oturan tek Türk aile olduğunu söyleyen E.Ç. (30), olay günü üst katlardan 2 kişinin kaba ses tonuyla tartışır gibi konuştuğunu ama dili bilmediği için ne söylendiğini anlamadığını söyledi. Olay gecesi Dina’yı otomobilden inerken seyir halindeki aracından gördüğünü anlatan M.Y. (49), Otomobil sağda, yolu hafif çaprazlanmış şekilde duruyordu. Arka sol kapıdan birinin inip fırladığını gördüm. Siyahiydi, saçları örgülü hafif kilolu bir kadındı. Kadın ile erkeğin ayakta olduklarını, erkeğin hafifçe kadını tutmaya çalıştığı esnada kadının buradan yolun yan tarafına doğru koşmaya başladığını gördüm. Onları geçtikten sonra dikiz aynasından bakınca adam dışarıdaydı. Camdan kadına baktım. Kadın koşuyordu. Ben onu gördüğümde yolun ortasında tel örgünün yanında koşuyordu. Karşıya şeride geçtiğini görmedim dedi. Soruşturma başında şüpheli olarak gözaltına alınan ve takipsizlik kararı verilen Y.Y. (24) tanık ifadesinde, Öleni tanımıyorum. Postaneye geldiğinde gördüm, sonra görmedim. Kargosu kaybolmuş ben çeviri yaparak yardımcı olmak istedim. Sonra da görmedim. Temizlik işlerine ve çay ocağına bakan İ.Ç., dil bildiği için beni çağırdı. Ben sistemde kargonun İstanbul’da birine verildiğini anlatmaya çalıştım. Yanında erkek vardı, ‘abim’ dedi ben zaten ona anlattım. Kız İngilizce bilmiyordu. Telefon numarası alışverişi olmadı. İsmail bana bir şey söylemedi, anlatmadı ama numarası onda vardı. Hayatını kaybettiğini İ.Ç.'den öğrendim, telaşlı bir hali vardı. Görüşmenin kameralar önünde olduğunu, rahat olması gerektiğini söyledim diye konuştu. Yine soruşturma aşamasında gözaltına alınıp takipsizlik kararı verilen S.Ç., olaydan 2 gün önce Dina’nın yolda kendisine selam verip, yardım istediğini, bunun üzerine de numarasını aldığını ileri sürdü. Aynı gece Dina’ya bulunduğu apartmanın fotoğrafını atarak görüşmek istediğini ifade eden mesajları sorulan S.Ç., Akşam eve giderken aklıma gelince evin fotoğrafını attım. Amacım rahatsız etmek değil, vakit geçirmekti cevabını verdi. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı, 'Bir erkek cevap alamadığı bir kadına hangi amaçla, 'neden cevap vermiyorsun, ne yapıyorsun' şeklinde ısrarla mesaj atar?' diye sordu. Tanık S.Ç., Ben yardım etmek istemiştim ona. Gece de oradan geçtiğim için aklıma gelince mesaj attım. Mesajları arkadaşça attım, kötü bir amacım yoktu. Para teklifi veya cinsellik amacım yoktu ifadelerini kullandı. Dina'nın annesi Jessica ve babası Guy Serge mahkeme heyetine teşekkür ederken, suçluların cezalandırılmasını istediklerini söyledi. Ailenin avukatları ise Dina’nın son olarak bulunduğu apartmanda ve yürüyüş yolu olarak adlandırılan çay kenarında keşif yapılmasını talep etti. Dursun Acar’ın avukatları ise müvekkillerinin işlemediği bir suç yüzünden 1 buçuk yıldır tutuklu bulunduğunu belirtti. Sanık avukatı, Müvekkilim hemen kızın peşinden gitmiyor. Kamera kayıtlarına göre 4 dakika 27 saniye sonra dönüş yapıp geliyor. Karşı taraf, senaryolardan bahsediyor da Dina başkasıyla da karşılaşmış olabilir. Dina'nın müvekkilimden kaçtığından emin miyiz, belki başka birinden kaçtı. Ölüm yerini biliyor muyuz, o bile belli değil. Çay kenarı alkol alan uyuşturucu kullanan insanların olduğu bir yerdir. Orada Dina kimle karşılaştı bilmiyoruz. Müvekkilimi işaret eden somut deliller bulunmamaktadır. Müvekkilim 18 aydır tutukludur, sürenin dikkate alınarak tahliyesini talep ediyoruz diye konuştu. Sanık Dursun Acar ise tuvalet ihtiyacı için çayın bulunduğu bölgeye gittiğini, merak edip Dina’ya da baktığını ancak göremediğini, tuvaletini yapıp, sigara içip evine gittiğini söyleyerek suçsuz olduğunu öne sürüp tahliyesini talep etti. Mahkeme heyeti, keşif taleplerinin reddine ve sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı ifadesi alınamayan tanıkların dinlenmesi için ileri bir tarihe erteledi. Dina için Feministler adıyla bir araya gelen grup adına adliye çıkışında açıklama yapan Avukat Berfin Karaşah, Mahkeme salonunda bugüne kadar dile getirdik. Hepsi reddedilmişti. Bugün kendimizi bir nebze de olsa şanslı hissedebiliriz. 1 buçuk sene sonra olsa dahi iki tane tanığın hakkında takipsizlik kararı verilmiş, iki tane şüphelinin tanık olarak dinlenilmesine şahit olduk. Kendilerinin anlatımları üzerine bütün şüphelerimizin Dina’nın başına gelenlerin yeterince aydınlatılmadığı, bu meselenin itinalı bir şekilde ele alınmadığına yönelik bütün kaygılarımızın ne kadar gerçek olduğunu gördük. Kendi ifadeleri daha önceki birçok ifadeyle çelişmekle birlikte bugün kendi beyanlarından dahi Dina’nın başına gelenlerin istisnai olmadığı herkesin bir ölçüde buna şahitlik ettiği ve aslında dahiliyeti olduğu bizim açımızdan açığa çıkmış vaziyette dedi.