Koreliler asırlardır kullanıyor! Ayak altına sürülünce insan ömrüne ömür katıyor: Damarlardaki kolesterolü silip süpürüyor, hipertansiyona kalkan oluyor, bağışıklığı beton gibi kuvvetlendiriyor, hastalıklara savaş açıyor

Sujok terapisi, parmak ve ayak uçlarındaki mikroakupunktur noktalarını kullanarak vücuttaki enerji akışını düzenleyen bir tedavi yöntemi. Bu terapide sarımsağın önemi oldukça büyük. Çünkü sarımsak, doğal antibakteriyel ve anti-inflamatuar özelliklere sahip. İşte tüm detaylar… Vücuttaki ağrı hissi, değişen faktörlerden kaynaklanıyor ve zaman zaman farklı bölgelerde yoğunlaşıyor. Bedenimizin en önemli parçası olan el ve ayaklar, bu ağrı hissinin belirtilmesinde önemli bir rol oynuyor. El ve ayaklar, vücudun en uç noktaları olarak sinir uçlarının yoğun olduğu bölgeler arasında bulunuyor. El ve ayaklar, vücuttaki herhangi bir organa denk geliyor. Örneğin; akciğer ve kalbin ayakta karşılık bulduğu kısım, parmakların hemen altı oluyor. Bu kısımdan biraz daha aşağısı ise boşaltım sisteminin denk geldiği nokta. Ayağın topuk kısmına gelindiğinde ise üreme organlarının denk geldiği kısım bulunuyor. Aynı durumu el için de geçerli. Bu noktalar, hangi organda sağlık problemi olduğuyla ilgili önemli ipuçları veriyor. El ve ayaklar, adeta vücudun minyatür haritası diyebiliriz. Antik Mısır döneminden itibaren kullanılan refleksoloji, beden enerjisinin iyileştirilmesini sağlayan masaj tekniklerini kapsıyor. Bu enerjiyi yenilemek ve ağrıları gidermek için kullanılan yöntemlerden bir diğeri ise Korelilerden geliyor. Sujok terapisi adı verilen yöntem, Güney Koreli bilim insanı Prof. Park Jae Woo tarafından geliştirilmiş. Bu terapinin temelinde tohumlar yatıyor. Bitkilerin tohumları, farklı organları ve vücudun değişen noktalarını iyileştiriyor. Bu tohumlar, el ve ayaklar üzerinde kullanılıyor. Kullanım şekilleri ise değişim gösteriyor. Tohumu ilgili bölgeye bastırmak, bağlamak ya da sürmek tercih edilebiliyor. Bu terapi yönteminde en çok tercih edilen besin ise sarımsak oluyor. Soğuk havalarda ya da mevsim geçişlerinde en çok yaşanan sağlık problemlerinin başında öksürük, girip, nezle, soğuk algınlığı ve burun tıkanıklığı yer alıyor. Bu tür şikayetleri olanların imdadına Sujok terapisinin nadide besini sarımsak yetişiyor. Tam ortadan ikiye böldüğünüz sarımsağı, elinizin baş parmağına sarabilirsiniz. Kadınlar, sağ baş parmağına sararken erkekler ise sol parmağına sarmalı. Sarımsağın sağlık üzerindeki en bilinen etkisi, antimikrobiyal özellikleridir. Sarımsak, içerisinde bulunan allicin adı verilen bir bileşik sayesinde güçlü antibakteriyel, antifungal ve antiviral özelliklere sahip. Bu özellikleri sayesinde sarımsak bakteri ve mantar enfeksiyonlarının önlenmesinde ve tedavisinde kullanılıyor. Özellikle soğuk algınlığı ve grip gibi viral enfeksiyonlara karşı koruyucu oluyor. Sarımsak kolesterol seviyelerinin düzenlenmesine yardımcı oluyor. Araştırmalar, düzenli sarımsak tüketiminin LDL kolesterolü düşürdüğünü ve HDL kolesterolü artırdığını gösteriyor. Kalp sağlığı için önemli bir faktör çünkü yüksek kolesterol düzeyleri kalp hastalığı riskini artırıyor. Sarımsağın antioksidan özellikleri de dikkate değer. Antioksidanlar, vücuttaki serbest radikallerle savaşarak hücre hasarını azaltıyor ve yaşlanma sürecini yavaşlatıyor. Sarımsak, sülfür içeren bileşikler sayesinde güçlü bir antioksidan kaynağı ve bu özelliğiyle kanser gibi kronik hastalıkların önlenmesinde etkili oluyor. Sindirim sistemine olan faydaları da sarımsağın bilinen yararları arasında bulunuyor. Sarımsak, sindirim enzimlerinin salgılanmasını artırıyor ve sindirim sürecini destekliyor. Bağırsak florasını dengeleyerek sindirim sağlığını koruyor ve sindirim sistemi rahatsızlıklarını önlüyor. Sarımsağın kan basıncını düşürücü etkisi de araştırmalarla destekleniyor. Yüksek kan basıncı hipertansiyon riskini artırırken düzenli sarımsak tüketimi kan basıncının kontrol altında tutulmasına yardımcı oluyor. Bu da kalp-damar hastalıklarının önlenmesinde önemli bir rol oynuyor. Bağışıklık sistemini güçlendiren sarımsak, içerdiği mikrobesinler ve vitaminlerle vücudun savunma mekanizmasını destekliyor. Bu özelliğiyle enfeksiyonlara karşı direnci artırıyor ve genel sağlığı koruyor.