Akut löseminin türü belirlenmeli
Prof. Dr. Buket Erer Del Castello, “Lösemi her yaşta görülmekle birlikte çocukluk çağında 2 ila 5 yaş arasında daha sık görülüyor. Tanı için şüphe duyulan hastalarla ise tam kan tablosuna bakılıyor” dedi ve ekledi:
Ancak lösemi kemik iliğinden kaynaklanan bir kanser olduğundan kesin tanının kemik iliğinin patoloji, genetik ve akan hücre ölçer laboratuvarlarında incelenmesi ile konulabilir. Bu sayede çocuğun akut löseminin alt türleri olan akut myeloblastik veya akut lenfoblastik olup olmadığı tespit edilir. Ayrıca ileri teknik yöntemlerle moleküler düzeyde tümör hücresinin kimliği okuyarak hastanın risk grubunu belirliyoruz. Risk sınıflandırması hastaya başlanacak tedavinin seçiminde belirleyici olması açısından çok önemlidir.
Çocuklar tedaviye daha iyi yanıt veriyor
Çocukluk çağındaki löseminin tedavisinin kemoterapi olduğunu söyleyen Yeditepe Üniversitesi Hastanesi Pediatrik Kemik İliği Nakli Merkezi Sorumlusu Prof. Dr. Buket Erer Del, tedavi yaklaşımıyla ilgili şu bilgileri verdi:
Hastalığın başlangıcında “Remisyon İndüksiyon Tedavisi” yani hücum tedavisi uygulanır. Bu dönem 4-8 haftalık bir tedavidir ve mutlaka hastanede yatırılarak yapılmalıdır. Sonraki süreç pekiştirme tedavisidir ve biraz hastanede biraz evde geçer. Sonrasında da idame tedavisi evden hastaneye gelip giderek yapılır. Çocuk tedaviye yanıt verir, iyileşmeye başlar ancak biz hastalığı moleküler düzeyde takip ederiz. Çünkü minimal düzeyde bir hastalık kalması bizim için bir alarm sinyalidir.
Tanıyla birlikte hastalığın tedavi sürecinde hem çocuk, hem de ebeveynleri için uzun soluklu ve zor bir süreç başladığını ancak bu süreci atlatabilmek için güçlü olmak gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Buket Erer Del Castello, “Evet bu durum aile için bir travma olabilir. Ancak günümüzde lösemi tedavilerinden elde edilen sonuçların oldukça yüz güldürücü olduğu unutulmamalı” dedi.