Münih, her yıl dünyanın birçok yerinden turisti ağırlıyor. Özellikle meşhur Oktoberfest zamanı şehirde adeta turist akını yaşanıyor. Resmi rakamlara göre, şehre en çok turist festival zamanı geliyor. 2. Dünya Savaşı sırasında ağır hasar görmesine rağmen, tarihi binalarının çoğu yeniden inşa edildi. Adeta yeniden küllerinden doğan Münih'te çok sayıda mimari ve kültürel eser yer alıyor. Çok kısa ulaşım hakkında bilgi vermek gerekirse, İstanbul'dan Münih'e her gün uçuş var ve uçuş süresi 2.30 saat sürüyor. Franz Josef Strauss havalimanı çok gelişmiş ve kullanışlı. Şehir merkezine gitmek için birçok alternatif var. Tren, otobüs, taksi. Ben tren ile çok rahat bir şekilde gittim. S-Bahn tren hattı ile havalimanından S1-S8 ile şehir merkezine yaklaşık 45 dakikada varıyorsunuz. Gelmeden önce araştırma yapıp, gezeceğim yerleri gün gün belirledim. Çok kısıtlı vaktim olduğu için, vakit, nakittir diyerek hızlıca şehri keşfetmeye çıkıyorum. Marienplatz, Münih’in kalbidir. St. Mary Sütunu gibi pek çok önemli anıta ev sahipliği yapan meydan, Hitler’in tasfiyesi başta olmak üzere birçok ortaçağ ve modern Alman tarihine tanıklık etmiştir. Dünyanın en büyük kentsel parklarından biri olan İngiliz Bahçesi, Münih’in merkezinde bulunuyor. Aynı zamanda şehrin en ünlü parkı. Münih’in simge yapılarından biri olan Frauenkirche, eski kent bölgesinde Marienplatz’ın doğusunda yer alıyor. 2. Dünya Savaşı’nda yapılan hava saldırılarında ağır darbeler alan katedral daha sonradan orijinaline uygun şekilde yenilendi. Nympenburg Sarayı, Avrupa’nın en büyük kraliyet saraylarından biridir. Münih’in ikonik yapılarından biri olarak gösterilen barok mimarideki yapının Ludwing I tarafından yaptırıldığı biliniyor. Almanya’nın en büyük şehir sarayı olarak bilinir. Avrupa’nın en önemli saray müzelerinden biri olarak gösterilen kapsamlı saray, 1920 yılından beri halka açık bir müze olarak hizmet veriyor. Alman futbol devi Bayern Münih’in hem ligde hem de Avrupa kupalarında iç saha maçlarını oynadığı teknoloji harikası stadyum. 1972 yılında Olimpiyat Oyunları için planlanarak tasarlanan Olympiapark, Münih’in en turistik yerlerinden biridir. Bilim ve teknoloji alanında dünyanın en büyüğü olan Deutsches Museum, 1903 yılında Oscar von Miller öncülüğünde Alman Mühendisler Odası tarafından kurulmuş. Alman mühendisliğinin en önemli eserlerinden bazılarını yakından inceleyebilirsiniz. BMW Welt ( BMW Dünyası) olarak anılan bölge; BMW markasının yönetim merkezi, fabrikası ve müzesinin bulunduğu yer. Müze içerisinde; markaya ait geçmiş 100 yılda üretilmiş en değerli otomobiller, motorlar ve motosikletler yer alıyor. Cuvillies Tiyatrosu, Münih’te mutlaka görülmesi gereken yerler arasında bulunuyor. Katmanlı kutulara sahip olmasıyla dikkat çeken Rokoko tarzındaki tiyatroların en güzel örneklerinden biri. Alplerin kuzey tarafındaki en büyük Rönesans kilisesi olan Aziz Michael Kilisesi, nefte yüksek beşik tonozlu bir çatı ile 1597 tarihinde tamamlandı. Münih’teki en eski bölge kilisesi olan Aziz Petrus Kilisesi, başlangıçta keşişlerin yerleştiği küçük bir tepe olan Petersberg’de bulunmaktadır. Kilise ilk olarak 1386’da Gotik bir tarzda inşa edilmiştir. Münih’in merkezinde yer büyük bir meydan olan Karlsplatz, Marienplatz’dan sonra şehrin en büyük ikinci meydanıdır. Programınızı güzelce yaptığınız taktirde 2 günde şehri kolaylıkla gezebilirsiniz. Şehir merkezi bittikten sonra Münih dışına çıkabilirsiniz. Rothenburg veya Romantik Yol Turu tercih edilebilecek güzel yerler. Benim tercihim ise Avusturya'ya bağlı Salzburg oldu. Bolca müze gezecekseniz Munich City Pass almanızı öneririm. Bu kartla müzeleri ücretsiz bir şekilde gezebiliyorsunuz, üstelik havalimanı dahil olmak üzere ulaşımı da ücretsiz olarak kullanabiliyorsunuz. Yılbaşına doğru giderseniz eğer Noel Parkı'nı görebilirsiniz. Hem görsel olarak hem de gezmesi çok keyifli oluyor. Münih'te gezilmeye değer çok sayıda güzel parklar var. Vaktiniz varsa hepsini görmekte fayda var. Mesela; Hofgarten, Botanical Garden Munich Nymphenburg, Westpark, Eisbach (İsar Nehri), Kleinhesseloher See, Flaucher, Sea Life Munich Marienplatz meydanında Rathaus'daki Glockenspiel saatinin şovu izlemeden İngiliz bahçesinde uzun uzun keyif yapmadan, kendinize ve sevdiklerinize magnet almadan Viktualienmarkt'ı gezip alışveriş yapmadan Otomobile merakınız varsa BMW Müzesi'ni görmeden, UEFA'nın 5 yıldızlı stadyumlarından Allianz Arena'nın atmosferini solumadan Döner yemeden! Ciddiyim, gülmeyin. Bizdeki dönerden çok daha lezzetli ve doyurucu.