Narin Güran cinayetinde 2. gün! Salon karıştı, bana Arif Güran fenalaştı

Diyarbakır’da Narin Güran’ın öldürülmesiyle ilgili davanın ilk duruşması dün başladı. Tutuklu bulundukları cezaevinden yoğun güvenlik önlemleri eşliğinde adliyeye getirilen sanıklar amca Salim Güran, anne Yüksel Güran, ağabey Enes Güran ve Nevzat Bahtiyar, duruşma salonunda hazır bulundu. Duruşmayı baba Arif Güran, çeşitli partilerden milletvekilleri, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekilleri, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan, birçok baro başkanı ve sanatçı Gülben Ergen’in de aralarında bulunduğu çok sayıda kişi takip etti. Duruşmada ilk olarak sanıklardan Nevzat Bahtiyar savunma yaptı. Bahtiyar, “Salim Güran beni çağırdığında evden herhangi bir bağrışma sesi duymadım. Eve girdim. Bir odaya gittik. Narin yatıyordu. Salim, ‘Narin’in annesiyle ilişkimizi gördüğü için öldürdüm’ dedi” ifadelerini kullandı. Bahtiyar, duruşmada şunları anlattı: “Salim bana ‘Narin’i götür bir yere at’ dedi. ‘Parça parça halinde suya at, kimse görmesin’ dedi. Beni tehdit ettikten sonra yapmak zorunda kaldım. ‘Oğlun Muhammed’in kafasına sıkarım, sonra senin kafana sıkarım’ dedi. Cesedi vicdanım el vermediği için parçalamadım. Yüksel veya Enes ile de bu olaydan sonra konuşmadım. Dereye götürdüğümü Salim ile Yüksel biliyordu.” Bahtiyar’ın ifadesi devam ederken Narin’in babası Arif Güran gözyaşlarını tutamayarak beddua etmeye başladı. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı, Arif Güran’ın sakinleşmesi için salondan çıkmasını istedi. Arif Güran, dışarıya çıkarıldı. Nevzat Bahtiyar, Savcı’nın “Salim Güran’ın seni silahla korkuttuğunu söyledin. Baz bilgilerine göre dördünüz de aynı yerdesiniz. Salim seni silahla o sekiz dakikada mı tehdit etti?” sorusuna “Yanındaki silahla yaptı. Salim silahını yanında taşıyor” yanıtı verdi. Savcı, “Salim Güran’la 17.46’da senden gelen 41 saniyelik görüşmeniz var, ne konuştunuz?” diye sorunca Bahtiyar “Ben Salim’i aramadım” diyerek konuşmayı inkar etti. Nevzat Bahtiyar, Eski Diyarbakır Barosu Başkanı Avukat Nahit Eren’in “Sen gittiğin zaman debisi nasıldı derenin?” sorusuna, şu yanıtı verdi: “Ayaklarım su içine girdi. Cesedi bırakırken suyun içindeydim, suyun yüksekliği 40-50 santimetre yüksekti.” Bu sırada ağlamaya devam eden Arif Güran, Bahtiyar’a “Allah belanı versin, seni Allah’a havale ediyorum” dedi. Güran, daha sonra Bahtiyar’a tekrar “Seni Allah’a havale ediyorum, kızımın saçının teline kurban ol sen” dedi. Bir avukatın “Salim Güran ile Yüksel Güran’ın ilişkisi olduğunu biliyor muydun?” sorusuna da Bahtiyar, “Hayır, o gün öğrendim” yanıtını verdi. Bahtiyar “Narin’i severdim, kendi çocuğum gibi. Fırsatım olsaydı, cesedi oradan çıkaracaktım” deyince, Mahkeme Başkanı “Neden ‘cesedi oradan alacağım’ dedin” diye sordu. Nevzat Bahtiyar da “Vicdanım el vermediği için cesedi çıkarıp, yol üzerinde bırakacaktım. Tesadüfen bulunmuş diye yapacaktım” diye konuştu. Sanık ifadeleri sonrası tanık olarak dinlenen Bahtiyar’ın eşi Gazal Bahtiyar ise” Eşimden şüphelenmedim. Salim ile aralarında husumet yok. Salim onu sırtından vurdu. Ali Rıza Güran bana bir teklifte bulundu. H.K. diye birisinin aracılığıyla, ‘Gel, evinde otur, Nevzat bu olayı üstlensin’ denildi. Ben de kabul etmedim. Kimin suçu varsa çeksin” diye konuştu. İfadelerin ardından Mahkeme Başkanı, duruşmayı bugün saat 09.00’a erteledi. Salim Güran’ın ifadesinin ardından, tanıklar dinlenmeye başlandı. İlk ifadesi alınan baba Arif Güran, “1 hafta yemek yemedim, ondan dolayı unutkanlık ve halsizlik var” dedi. Aile meclisi toplantılarının sorulması üzerine ise, “Ali Rıza Güran ile bazen bir araya geliyorduk. Toplu görüşmelerimiz olmadı” diye yanıt verdi. Ailesinin böyle bir şey yapmayacağını söyleyen baba, “Nevzat bana kızını verdiler gömdüm deseydi, bugün yeri başımın üstündeydi. Kızımı saklayıp gelip yanıma oturuyorsa, ben o insandan her şeyi beklerim. Tüm sanıklardan şikayetçiyim. Eşimden asla şüphelenmedim” dedi. Narin’in annesi Yüksel Güran’ın ifadesinin ardından amca Salim Güran da ifade vermeye başladı. Mahkeme Başkanı, amcaya “Arif’in evine hiç girdiniz mi?” diye sordu. Güran ise, “Hiç girmedim, evim yakın olduğu için baz gösterebilir” dedi. Mahkeme Başkanı, “Yüksel Güran ile ilişkiniz var mı?” sorusuna cevap veren amca, “Kardeşime bunu nasıl yaparım. Ben alçak mıyım? Namussuz muyum? Melek gibi Narin’i neden öldüreyim?, Nevzat artık anlat” diyerek seslendi. Mahkeme Başkanı, “Nevzat bunları planlayacak kapasiteye sahip mi?” sorusuna cevap veren Güran, “Değil, televizyonda her şeyi izledi ve ayarladı” dedi. Mahkeme Başkanının, “Arabanda DNA çıktı” demesi üzerine Güran, “Arabanın kapısı bozuk, herkesin çocuğu biniyor” dedi. Mahkeme Başkanı, “Şoför koltuğunda Narin’in ağzından çıkan köpük eline bulaşmış olabilir mi?” diye sordu. Güran ise, “Hayır. Arabaya binmedi. Benim petrol istasyonunda da battaniye içinde Narin’in naaşını taşıdığım söylendi ama asılsız çıktı” dedi. Duruşma savcısının amcaya, Narin’in naaşının üzerine çalı koyup koymadığı sorusu üzerine, “Hayır. Dere çok uzun jandarma bulamamış ben mi bulacağım” dedi. Mahkeme Başkanı, Güran’a telefondaki konuşmaları neden kaydettiğini sordu. Güran ise unutkan olduğunu ve toplantılara gittiğini, o nedenle programı kullandığı söyledi. Mahkeme Başkanı, “Programı Narin kaybolduktan sonra silmişsin” demesi üzerine Güran, “Unutkanım” dedi. Mahkeme başkanı amcaya, “Sen de Enes de çok zekisiniz, bu salondakilerin yarısını suya götürüp susuz getirirsiniz. Programı silmek çok şüpheli” diye cevap verdi. Mahkeme Başkanı, “Narin’i kim öldürdü? sorusuna Salim Güran, “Bilmiyorum. Üfürükçü getirdiler, Nevzat’ın evinin orayı gösterdi. Üvey annemden dahi şüphelendim” dedi. Mahkeme Başkanı, “Nevzat’tan neden şüphelenmedin? sorusuna “Kimseyle husumetimiz yok. Nevzat ile küçük bir husumet vardı” dedi. Nevzat Bahtiyar duruşma salonuna iki İnfaz koruma memuru ile birlikte getirildi. Daha sonra Salim Güran geldi. Salim Güran, siyah takım elbise ile duruşmaya katılırken, anne Yüksel Güran’ın da baştan aşağı siyah giyinmiş olması dikkat çekti. Enes Güran’ın agresif, Nevzat Bahtiyar’ın ise çok rahat olduğu dikkat çekti. Narin’in annesi Yüksel Güran ise “Narin’i sen öldürmedin mi?” sorusu üzerine “Hayır, yemin ederim öldürmedim” dedi. “Salim mi öldürdü?” sorusuna da “Hayır” yanıtını verdi. “Nevzat mı öldürdü?” sorusunu “İşte ortadadır. Salim mi kim öldürdüyse Allah belasını versin” diye cevapladı. Güran, “Enes mi öldürdü?” sorusunu da “Hayır. Oğlum Enes öldürseydi, kendi ellerimle teslim ederdim” diye yanıtladı. Mahkeme Başkanı, “Enes Narin’i öldürdü, erkek çocuk bu coğrafyada önemlidir, kız gitti, oğlum gitmesin diye mi düşündün?” deyince Yüksel Güran, “Çocuklarımın günahı yoktur. Enes öldürseydi yemin ederim teslim ederim” dedi. Yüksel Güran “Nevzat iftira mı atıyor?” sorusuna da “Evet namusuma leke sürüyor. Allah belasını versin” diye cevap verdi. Güran ayrıca “Kesinlikle ne Salim ne Nevzat bizim eve gelmemiştir” dedi. Narin’in ağabeyi Enes Güran, Mahkeme Başkanı’nın “Narin, senin hoş olmayan bir görüntünü gördüğü için mi öldürüldü” sorusuna “Hayır, öyle bir şey yok” yanıtını verdi. Daha sonra Mahkeme Başkanı, “Salim Güran ile annen arasında bir ilişki mi var?” diye sordu. Enes Güran da “O benim annem, bu bana nasıl sorulur, yakışık değil” cevabını verdi. Mahkeme Başkanı ise “Tamam, haklısın, özür dilerim. Ama ben hak ile batılı ortaya çıkarmaya çalışıyorum” dedi. Salim Güran’ın evine gitmediğini iddia eden Enes Güran “Suçlu değilim. Baz istasyonu verilerini kabul etmiyorum” dedi. Enes Güran, amcası Salim Güran’ın arabasında kan olduğunu öğrenince amcasından şüphelendiğini söyledi. Savcının, 23-24 ve 25 Ağustos’ta jandarmada verdiği ifadesinin HTS verileriyle örtüştüğünü ve bu ifadeleri kabul edip etmediğini sorması üzerine Enes Güran, “Kabul etmiyorum” dedi. Mahkeme Başkanı’nın “Salim Güran’ın herhangi bir kızıyla ilişkiye girdiğin için Salim Güran seni dövmüş olabilir mi?” sorusu üzerine Enes Güran, “Hayır. Biz savcıların karşısına çıktığımızda kendimizde değildik. Cezaevine girmeden önce verdiğim beyanları kabul etmiyorum” dedi. Daha sonra Avukat Eren, “Sürekli dosyayı soruyorsun. Cezaevinden evi arayınca ‘Narin’i öptüm, diş fırçası vs.’ merak ediyorsun. Raporu merak ediyorsun. Kaygılandığın bir şey mi var raporda?” diye sordu. Enes Güran ise “Kesinlikle yok. Panik ve korkuyla Narin’in diş fırçamı kullandığı zamanı merak ettim. Kardeşimin raporu çıkacak, suçsuz olduğumuz ortaya çıkacak” yanıtını verdi. 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün görülmeye başlayan davanın 2. gününde tutuklu sanıklar, Diyarbakır Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü’nden cezaevi nakil araçlarıyla geniş güvenlik önlemi alınarak Diyarbakır Adliyesi’ne getirildi.Bugünkü duruşmada ilk olarak ağabey Baran Güran tanık sıfatıyla dinleniyor. Mahkeme Başkanı, Baran Güran’a “Annen, amcan ve kardeşin sanık, tanıklık yapmama hakkın var” diyerek, tanıklık yapıp yapmak istemediğini sordu. Güran, “İstiyorum” yanıtını verdi.Güran’a sorulan sorular ve yanıtları şöyle:Mahkeme Başkanı: Aile gizli toplantı yaptı mı?Baran Güran: Gizli toplantı olsa evde mi yapardık. Bakan gibi misafirler geliyordu. Bunun için evi boşaltın diyorduk.Mahkeme Başkanı: Peki, kadınlar kavgası var mı?Baran Güran: Orada değildim.Mahkeme Başkanı: Kadınların neden kavga ettiği konusunda bilgi sahibi misin?Baran Güran: Küçük bir melek söz konusu olduğu için gerginlik çoktu. Mahkeme Başkanı: Bu olay ‘siz her şeyi biliyorsunuz, susuyorsunuz’ konusundan değil mi?Baran Güran: Bence değil, orada masum bir çocuk var.Mahkeme Başkanı: Narin kaçırıldı veya öldürüldü diye bir şey duydun mu?Baran: Olay günü bir araba geldiği söylendi, bir araba gelmiş o gün, biz kaçırılmış dedik. Eski Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren, Baran Güran’a, “Dün amca Salim Güran bana, ‘neyin peşindesin’ diye soruyor. Ben neyin peşindeyim? Biz Adli Tıp’ın önündeydik. Sana teşhis yaptıracaklardı. Ben o teşhise izin vermedim. Bir ağabey, Narin’in bu kokusunu bu halini görmesin istedim. Onu güzel kokusuyla hatırlasın istedim ama sen dışarıda bile o kokuyu aldın” dedi.Eren’in sözlerinin ardından baba Arif Güran ağlayarak ve masaya vurarak “Beni öldürün” diye bağırdı. Arif Güran salondan çıkarıldı. Aile bireyleri Nahit Eren’e tepki gösterdi. Nahit Eren ise tekrar söz alarak, “Duygusal ve manevi bir tepki olduğunu dileyerek özür diliyorum” dedi. Nahit Eren yeniden Baran Güran’a soru somaya başladı.Nahit Eren: Biz Narin’in köyde defnedilmesini istemedik. Sen o zaman ne dedin?Baran Güran: ‘Köy dışında bir yere defnedilmesini istemiyorum’ dedim.Nahit Eren: Ben söyleyeyim mi ne dediğini? ‘Bu konuda benim ve babam dışında başkası söz hakkı söyleyemez’ dedin.Baran Güran: Evet, doğru.