Obezite cerrahisi ile kilo vermeye dair her şey! Tüp midede cerrahi yöntemler, ameliyat sonrası süreçler, riskler

Obezite ameliyatlarının halk arasında en bilinen yöntemlerinden olan tüp mide, aynı zamanda dünyada en çok uygulanan cerrahi tekniklerden biri. ABD'de yapılan araştırmalara göre, obezite ameliyatı gerektiren hastaların yüzde 60'ına tüp mide ameliyatı uygulanıyor.Metabolik cerrahi uygulayan merkezlerde hastaların özellikle ameliyat teknikleri konusunda son derece hassas olmaları gerekiyor. Ameliyat yönteminin tüm dünyada kabul görmüş, hali hazırda uygulanan, literatürde kendine yer bulmuş bir yöntem olması çok önemli.

Metabolik cerrahi ameliyatları, son dönemde çok popüler hale gelen obezite cerrahisi yöntemlerinden biri. Halk arasında daha çok diyabet cerrahisi olarak bilinen metabolik cerrrahi yöntemleri amacının temelinde kilo vermeden ziyade özellikle tip 2 diyabetin tedavisi ve diğer metabolik hastalıkların tedavisi yatıyor. Obezite cerrahisi kavramı ile ortaya çıkan metabolik cerrahide hastalara hem diyabet cerrahisi hem de metabolik cerrahi uygulanıyor. Yöntemi ne olursa olsun, tüm cerrahiler metabolik cerrahi kavramının içine girer.
Obezite ve Metabolik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Halil Coşkun, metabolik cerrahi uygulayan merkezlerde hastaların özellikle ameliyat teknikleri konusunda son derece hassas olmalarının gerektiğini belirtiyor. Ameliyat yönteminin tüm dünyada kabul görmüş, hali hazırda uygulanan, literatürde kendine yer bulmuş olması çok önemli. Ancak bazı durumlarda uzmanlar, sonuçları henüz tam olarak bilinmeyen, nadiren yapılan tekniklere yönelebiliyor. Ancak bunların metabolik cerrahi adı altında yapılması yanlış bir yaklaşım. Bu anlamda yöntemlerin sorgulanması gerekiyor.
İyi bir merkezde, başarılı bir cerrahi tarafından yapılan tedavilerin son derece etkin olduğunu belirten Obezite ve Metabolik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Halil Coşkun, bu ameliyat sonrasında yandaş hastalıklardan da kurtulunabileceğini belirtiyor. Sleeve gastrektomi veya gastrik bypass yöntemleri sonrasında hastaların diyabetlerinin gerilediğini, tansiyonun dengelendiğini, karaciğer yağlanmasının azaldığını ifade ediyor.
Son yıllarda yapılan bilimsel araştırmalara göre vücut kitle indeksi 30-35'in arasında olup, obezitenin ilk aşamasında olan ve ağır diyabeti olan hastalarda obezite cerrahisi ameliyatları metabolik cerrahi (diyabet cerrahisi) yöntemi ile yapılır. Hastaların diyabeti varsa, obezitenin birinci grubundaysa, metabolik cerrahi rahat bir şekilde uygulanır, hastanın yandaş hastalıklarından da kurtulmaları sağlanır.

TÜP MİDE (MİDE KÜÇÜLTME) AMELİYATI
Obezite ameliyatlarının halk arasında en bilinen yöntemlerinden olan tüp mide, aynı zamanda dünyada en çok uygulanan cerrahi tekniklerden biri. ABD'de yapılan araştırmalara göre, obezite ameliyatı gerektiren hastaların yüzde 60'ına tüp mide ameliyatı uygulanıyor.
Yöntem hakkında bilgi aldığımız Obezite ve Metabolik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Halil Coşkun, tüp mide ameliyatı yöntemini şu şekilde açıklıyor:
"Tüp mide ameliyatında teknik olarak midenin yaklaşık yüzde 80 - 85'lik kısmı dikey olarak çıkarılır. Dolayısıyla ameliyattan sonra yaklaşık 100 - 150 ml'lik bir mide hacmi kalır. Bu durum hastaların daha az yemek yemesini sağlar. Bununla birlikte midenin çıkarılan kısmında ghrelin adı verilen, özellikli bir hormon salınımı söz konusudur.
Tüp mide ameliyatı sonrası midenin büyük bir kısmı devre dışı kaldığından halk arasında açlık hormonu olarak da tanımlanan ghrelin hormonu seviyesi ciddi oranda azalır, hastada daha hızlı bir tokluk hissi oluşur. Bu sayede hastaların iştahı azalır, bu da yemek yemelerinin azalmasına yardımcı olur. Hasta eskiye oranla sürekli açlık hissi ile baş etmek zorunda kalmaz. Böylece kilo kaybı ameliyattan hemen sonra başlar.
Laparoskopik veya robotik cerrahi teknikleri ile uygulanabilen tüp mide ameliyatlarında hastanede yatış süresi ortalama 2-3 gün olarak belirtiliyor. Hastalar günlük hayatlarına 5-6 günün sonunda dönebiliyor. Ameliyat sonrasındaki kilo kaybı hastayı taburcu ettikten hemen sonra başlayarak hastaların hızlı ve güvenli bir şekilde kilo kaybı gerçekleştiriliyor. Ancak tabii ki hastalara ameliyat sonrası özel bir beslenme programı uygulanıyor. Bu anlamda tüp mide tedavisini yöneten ekipte cerrahın yanı sıra onunla birlikte çalışan beslenme uzmanlarının da yer alması, hastanın belirtilen kurallara uyum göstermesi ve artık daha sağlıklı, beslenmesine dikkat ettiği bir hayata adım atması gerekiyor."

KİMLERE TÜP MİDE UYGULANABİLİR?
Obezite ve Metabolik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Halil Coşkun, tüp mide ameliyatının vücut kitle indeksi 35'in üzerinde olan hastalar için uygun bir tedavi yöntemi olduğunu belirtiyor.
Hastaların yaş grubunun 18 - 65 yaş arasında olması tercih ediliyor. Ancak metabolik cerrahi (diyabet cerrahisi) söz konusu olduğunda deneyimli merkez ve cerrahlar tarafından 18 yaşın altında veya 65 yaşın üstünde de tüp mide ameliyatı yapılabiliyor ve başarılı sonuçlar alınabiliyor. Tabii ki burada en önemli konu hastanın iyi araştırılması, cerrahinin kişiye uygun olup olmadığına deneyimli bir ekip tarafından karar verilmesi gerekiyor.
TÜP MİDE AMELİYATINA ADAY OLABİLECEK KİŞİLER
- Vücut kitle indeksi 35 kg/metrekare üzerinde olanlar (1)
- Obeziteye bağlı yandaş hastalıkları bulunanlar
- Tip 2 diyabet, hipertansiyon, uyku apnesi gibi hastalıkları olanlar
- 18 - 65 yaş arasındaki kişiler (2)
(1) Son yıllarda yapılan bilimsel çalışmalarda vücut kitle indeksi 35'in altında bulunan ve obezitenin birinci grubunda yer alan hastalarda ağır bir diyabet söz konusu ise tüp mide ameliyatının bu hasta grubuna da yapılabilir olduğunu göstermiştir. Ek olarak, vücut kitle indeksi hesaplanırken hastanın sadece kilo değeri değil, aynı zamanda boyu da son derece önemlidir. Bu nedenle vücüt kitle indeksi hesaplanırken hasta çok yüksek kiloda olmasa bile boylarının kısalığından dolayı indeks değerleri yüksek çıkabilir. Bu durumlarda tüp mide ameliyatı kararı verilebilir.
(2) Gerekli durumlarda 18 yaş altında veya 65 yaş üstündeki yaşlarda da uygulanabilir.
TÜP MİDE AMELİYATININ ÖNERİLMEDİĞİ KİŞİLER
- Ciddi anlamda alkol kullananlar
- Ciddi bir psikiyatrik rahatsızlığı bulunanlar
Bu grupların ameliyatı öncesinde iyice incelenmesi, ameliyat kararı verilmeden önce ilgili branşlardan mutlaka konsültasyon istenmesi gerekiyor.

TÜP MİDE AMELİYATI YÖNTEMLERİ
Tüp mide ameliyatı laparoskopik veya robotik cerrahi teknikle yapılıyor. Bu ameliyatta açık bir cerrahi teknik uygulanıyor. Dolayısıyla çok yüksek kilolu hastalarda tüp mide ameliyatı açık cerrahi yerine laparoskopik veya robotik cerrahi yöntemi ile yapıldığından, iyileşme süreleri de ciddi anlamda kısalıyor.
Laparoskopik veya robotik cerrahi tekniği kullanılırken, hastalarda midenin kesilip ayrılması ve dikilmesi için özel birtakım aletler kullanılıyor. Bu aletler yardımı ile mide serbestleştiriliyor, daha sonrasında zımbalama yönteminde özel ve tek kullanımlık aletlerle mide kesiliyor, dikiliyor ve ayrılıyor. Böylelikle midenin yüzde 80'lik kısmı tamamen dikey olarak devre dışı bırakılıyor.
Prof. Dr. Coşkun, ameliyat finalize edildikten sonra mutlaka zımbalama hattının kontrol edilmesi gerektiğini belirtiyor. Bu stepler hattı aynı zamanda tistel adı verilen çok önemli bir doku yapıştırıcısı ile ikinci defa kuvvetlendiriliyor. Ameliyatın sonunda mutlaka zımbalama hattının kontrol edilmesi, ek doku yapıştırıcısının kullanılması gerekiyor. Böylece ameliyattan sonra oluşabilecek kanama ve kaçak riskinin önüne geçiliyor.