Ramazan ayı başladı! Orucu bozan hal ve durumlar nelerdir, hangi durumda oruç bozulur? İşte bu soruların cevabı Ramazan ayının başlamasıyla birlikte “Orucu bozan durumlar nelerdir?” sorusu da son günlerde en fazla merak edilen konular arasında. Peki, Ramazan’da orucu bozan şeyler nelerdir? Unutarak yemek, içmek orucu bozmaz. Unutarak yiyen içen kişi, oruçlu olduğunu hatırlarsa hemen ağzındakileri çıkarıp ağzını yıkar ve orucuna devam eder. Oruçlu olduğunu hatırladıktan sonra yeme içmeye devam eden kişinin orucu bozulur. Diş fırçalamakla oruç bozulmaz. Bununla birlikte, diş macununun veya suyun boğaza kaçması hâlinde oruç bozulur ve kazası gerekir. Kendiliğinden kusmakla oruç bozulmaz. Ancak kişinin kendi isteği ve müdahalesiyle meydana gelen kusma, “ağız dolusu” olmasıhâlinde, orucu bozar. Uzman göz doktorlarından alınan bilgilere göre, göze damlatılan ilaç miktar olarak çok az (1 mililitrenin 1/20’si olan 50 mikrolitre) olup, bunun bir kısmı gözün kırpılmasıyla dışarıya atılmakta, bir kısmı gözde, göz ile burun boşluğunu birleştiren kanallarda ve mukozasında mesamat yolu ile emilerek vücuda alınmaktadır.Damlanın yok denilebilecek kadar çok az bir kısmının, sindirim kanalına ulaşma ihtimali bulunmaktadır. Bu bilgiler, yukarıdaki bilgilerle birlikte değerlendirildiğinde, göz damlası orucu bozmaz. Tedavi amacıyla buruna damlatılan ilacın bir damlası, yaklaşık 0,06 cm3’tür. Bunun bir kısmı da burun çeperleri tarafından emilmekte olup, çok az bir kısmı ise mideye ulaşmaktadır. Bu da, dinî açıdan abdestte ağza su vermede olduğu gibi af kapsamında değerlendirildiğinden orucu bozmaz. Tıbbın gelişmesi ile günümüzde pek çok yeni muayene ve tedavi yöntemleri ortaya çıkmıştır. Bunların bir kısmı orucu bozmakta, bir kısmı ise bozmamaktadır. Bu yöntemlerle ilgili belli başlı sorular ve cevapları şöyledir: Akciğer hastalarının kullandıkları spreyden, bir kullanımda 1/20 ml. gibi çok az bir miktar ağıza sıkılmaktadır. Bunun da önemli bir kısmı ağız ve nefes boruları cidarında emilerek yok olmaktadır. Bundan geriye bir miktarın kalıp tükürük ile mideye ulaştığı konusunda kesin bir bilgi de yoktur. Bazı kalp rahatsızlıklarında dilaltına konulan ilaç, doğrudan ağız dokusu tarafından emilipkana karışarak kalp krizini önlemektedir. Söz konusu ilaç, ağız içinde emilip yok olduğundan mideye bir şey ulaşmamaktadır. Bu itibarla, dilaltı hapı kullanmak orucu bozmaz. Hastalık, Ramazan’da oruç tutmamayı mubah kılan özürlerdendir. Bir kimsenin oruç tuttuğu takdirde hastalanacağı, hasta ise hastalığının artacağı tıbben veya tecrübe ile sabit olursa oruç tutmayabilir. İyi olunca da yalnız yediği günler sayısınca kaza etmesi gerekir. İğnenin orucu bozup bozmayacağı, kullanılan amacına göre değerlendirilebilir. Ağrıyı dindirmek, tedavi etmek, vücudun direncini artırmak, gıda vermek gibi amaçlarla enjeksiyon yapılmaktadır. Gıda ve keyif verici olmayan enjeksiyonlar, yemek ve içmek anlamına gelmediklerinden orucu bozmazlar. Ancak gıda ve/veya keyif verici enjeksiyonlar orucu bozar. Hastaya serum veya kan verilmesi de, aynı hükme tabidir. Böbrek yetmezliği hastalarına uygulanan diyaliz, periton diyalizi, hemodiyaliz olmak üzere iki çeşittir. Periton diyalizi, karın boşluğuna verilen özel bir solüsyon aracılığı ile, hastanın kendi karın zarı kullanılarak, kanın zararlı maddelerden arındırılması ve sıvı dengesinin sağlanması işlemidir.Hemodiyaliz ise, kanın vücut dışında bir makina yardımı ile temizlenip vücuda geri verilmesi işlemidir. Kan, bir iğne aracılığı ile hastanın kolundan alınır. Hemodiyaliz makinası, diyalizör denen bir filtreden kanı sürekli geçirerek zararlı maddeleri ve fazla suyu filtre eder. Filtre edilen temiz kan, ikinci bir iğne ile hastanın damarına geri verilir. Bu işlem yapılırken bazen gıda içerikli sıvı verilmesi gerekmektedir. Buna göre hastaya herhangi bir sıvı maddesi verilmeden gerçekleştirilen hemodiyalizde oruç bozulmaz. Diğer diyaliz çeşitlerinde ise, vücuda gıda içerikli sıvı verildiği için oruç bozulur. Akupunktur; vücutta belirli noktalara iğne batırmak suretiyle çeşitli hastalıkları tedavi etme metodudur. Akupunktur uygulanması hâlinde, vücudun beslenmesi, gıda alması söz konusu olmadığından, akupunktur yaptırmak orucu bozmaz. Oruçlu bir kimsenin morfinli veya morfinsiz olarak dişlerini tedavi ettirmesi veya çektirmesi orucu bozmaz. Ancak tedavi esnasında, kan veya tedavide kullanılan maddelerden herhangi bir şeyin yutulması orucu bozar. Deri üzerindeki gözenekler ve deri altındaki kılcal damarlar yoluyla vücuda sürülen yağ, merhem ve benzeri şeyler emilerek kana karışmaktadır. Ancak cildin bu emişi, çok az ve yavaş olmaktadır. Diğer taraftan bu yeme içme anlamına da gelmemektedir. Bu itibarla, deri üzerine sürülen merhem, yapıştırılan ilaçlı bantlar orucu bozmaz. İdrar kanallarına giren cihazlar veya akıtılan ilaçlar orucu bozmaz. Anestezi, nefes yolu veya iğne ile vücuda ilaç verilerek oluşturulmaktadır. Nefes yolu veya iğne ile yapılan anestezi, mideye ulaşmadığı gibi, yeme-içme anlamı da taşımamaktadır. Ancak bölgesel ve genel anestezide, acil durumlarda ilaç ve sıvı vermek amacıyla damar yolu açılarak, bu açıklık, işlem süresince serum vermek suretiyle sağlanmaktadır. Bu itibarla, lokal anestezi, orucun sıhhatine engel değildir. Bölgesel ve genel anestezide serum verildiği için oruç bozulur. Makattan tedavi amaçlı kullanılan fitiller, her ne kadar sindirim sistemine dahil olmakta ise de, sindirim ince bağırsaklarda tamamlandığı, fitillerde gıda verme özelliği bulunmadığı için orucu bozmaz. Aynı şekilde kadının da tedavi amaçlı vajinasından/fercinden kullanılan fitiller de orucu bozmaz.Lavman yaptırmak konusunda ise, iki durum söz konusudur; kalın bağırsaklarda su, glikoz ve bazı tuzlar emildiği için, gıda içe- ren sıvının bağırsaklara verilmesi veya orucu bozacak kadar su emilecek şekilde verilen suyun bağırsakta kalması durumunda oruç bozulur. Ancak, suyun bağırsaklara veril- mesinden sonra bekletilmeyip bağırsakların hemen temizlenmesi durumunda, verilen su ile birlikte bağırsaklarda bulunan dışkının dışarıya çıkarıldığı ve bu esnada emilen su da çok az olduğu için oruç bozulmaz. Halk arasında anjiyo (anjiyografi) olarak bilinen operasyon, teşhise veya tedaviye yönelik olarak uygulanmaktadır. Anjiyografi, vücut damarlarının görüntülenmesi demektir. Damar içine, damarların görünür hâle gelmesini sağlayan ve kontrast madde olarak tanımlanan ilaç verilerek, anjiyogram adı verilen filmler elde edilir. Anjiyografi sayesinde organları besleyen damarlar görüntülenerek damar hastalıkları veya bu damarlardan beslenen organlara ait tanı koydurucu bilgiler edinilir. Tedaviye yönelik olarak uygulanan anjiyonun klasik yöntemi, anjiyoplastidir. Bu ise, dar veya tam tıkalı damarların balon ya da stent denilen özel araçlarla tekrar açılması için yapılır. Bu bilgiler ışığında gerek anjiyografi, gerekse anjiyoplasti operasyonlarında yemek ve içmek anlamı bulunmadığından, oruç bozulmaz. Oruçlu iken hayız olan/âdet gören kadının orucu bozulmuş olduğundan yiyip içer. Şu kadar var ki, böyle bir kadın, yiyip içebileceği gibi edeben oruçlu gibi davranmaya devam etmesi uygun olur. İmsak vaktinden sonra âdet hali sona eren bir kadın, o gün hiçbir şey yiyip içmemiş olsa bile, oruç tutmuş sayılmaz. Bayanların Ramazanda âdet geciktirici ilaç kullanmaları caiz midir? Ayrıca kullandığı ilaç sebebiyle âdeti geciken bir bayanın tuttuğu oruçlar geçerli midir?Ay hâli oruç tutmaya mânidir. Bu hâlde iken tutulan oruç geçerli olmaz. İlaç etkisi ile de olsa, akıntı olmadıkça ay hâli vuku bulmuş olmayacağından tutulan oruç geçerlidir. Ancak hayız kanı ile vücutta biriken zararlı maddeler dışarı atıldığından, vücudun sıhhati bakımından ay hâlini önlemek için ilaç kullanılması tavsiye edilmez. Yolculuk, hastalık, ileri derecede yaşlılık gibi meşru bir mazerete dayalı olarak bozulan orucun, sadece kaza edilmesi gerekir. Ayrıca, kasıt olmaksızın yemek-içmek; beslenme amacı ve anlamı taşımayan, yenilip içilmesi mutat olmayan şeylerin tüketilmesi orucu bozar ve durum kazayı gerektirir.Ramazanda bir mazeret olmaksızın tutulmayan oruc¸lar, günü gününe kaza edilir. Ancak mazeretsiz olarak Ramazan orucunu tutmamak büyük günah olup ayrıca bundan dolayı tövbe istigfarda bulunmak gerekir. Nikotin bandı orucu bozar mı? sorusunun yanıtı Diyanet İşleri Başkanlığı verdi: Kural olarak orucu bozan şeyler, vücuda normal yollarla giren maddeler ve cinsel ilişkidir. Vücuda sürülen yağ, merhem ve benzeri şeyler deri üzerindeki gözenekler ve deri altındaki kılcal damarlar yoluyla emilerek kana karışmaktadır. Ancak cildin bu emişi, çok az ve yavaş olmaktadır. Diğer taraftan bu işlem yeme, içme ve beslenme anlamına da gelmemektedir. Bu itibarla, deri üzerine sürülen merhem, yapıştırılan ilaçlı bantlar orucu bozmaz. Bu açıdan sigarayı bırakmak isteyenlerin kullandığı nikotin bantları da orucu bozmaz. Sağlık durumu dolayısıyla kan vermek durumunda kalan Müslümanlar, konunun detaylarını Diyanet İşleri Başkanlığı’nın vereceği yanıtla öğrenmek istiyor. İşte, Diyanet’ten alınan kan vermek orucu bozar mı sorusunun cevabı... Ağız dışındaki bölgelere uygulanan hiçbir makyajla oruç bozulmaz. Ancak dudağa sürülen ruj, yalanarak ağızdan içeri girip tadı mideye ulaşırsa orucu bozar. Aksi takdirde bozmaz. Ramazan ayında orucu bozan şeyler en çok merak edilen konular arasında yer alıyor. Birçok insan kullandıkları ürünlere varana kadar orucu etkileyen faktörlerin ne olduğunu öğrenmeye çalışıyor.Krem'in orucu bozup bozmadığı da bunlardan biri. Diyanet'in yaptığı açıklamaya göre ise krem sürmek orucu bozmuyor.Aynı şekilde kozmetik ürünlerinden biri olan parfüm de orucun bozulmasına etki etmiyor.