BIRAKTIĞI HER ŞEYİ DEĞERLENDİRECEK BİR PROJEMİZ VAR
O hastalığı ilk nasıl öğrenmiştiniz, kötü süreç nasıl başlamıştı, neler yaşadınız?
2011’de vücutta şişlikler başladı, doktora gittiğimizde “Şu anda böyle bir şey yok ama gelebilir” demişti. Ve 2013’te geldi. Tam atlattık dedik, nüksetti. Zaten son 4 yılımız çok kötü geçti, hep hastalıkla mücadele ettik. 2019 Kasım ayında kapandık eve. Ama kendimizi bırakmadık, yıkılmadık. Güçlüydük. Çünkü çok tatlı bir evladımız var, onun için güçlü olmalıydık. Sancılı bir süreç, kötü bir hastalık, bilen bilir. Dayanması çok kolay değil.
Peki, biraz olsun atlatabildiniz mi?
İnsanlara o matem iznini vermek lazım. Matem tutmak çok gerçek bir duygu; ben daha yeni yeni atlatmaya çalışıyorum. Atlatmak zorundayım yoksa böyle yaşayamam. “Zaman her şeyin tedavisidir“ derler, unutulmaz ama belki acı biraz hafifler. Özkan’ın çok önemli bir mirası var ve onu sadece bize değil tüm ülkeye bıraktı. İstiyoruz ki bu bıraktığı eserleri kederden çıkıp nesilden nesile yayalım, sanata, müziğe, eğlenceye dönüştürelim. Ağla dur, bunun sonu yok ki. Özkan’ın bize bıraktığı her şeyi değerlendirmek istiyoruz, en ufak filminden, şarkısından, eşyasına kadar. Bir projemiz var, onu gerçekleştirebilirsek hepsini kullanacağız. Büyük bir proje, öyle basit bir şey değil. Bunun üzerinde çok ciddi çalışıyoruz.