AŞK BİR DELİLİK İŞİ, SEVDİĞİM ZAMAN KALBİM SEVDİĞİM İNSANLA ÇARPIYOR SANKİ
Aşk benim için çok kapsamlı bir kavram. Bir delilik işi. Sevgiliye, işe, hayvana, doğaya... Sevdiğim zaman çok tutkulu oluyorum. Kalbim sevdiğim insanla çarpıyor sanki. İşimde de öyle; bir sahneyi iyi oynamak o an dünyanın en önemli meselesi haline geliyor. Dünyevi ilişkiler kuran insanlarla anlaşamadığımı fark ettim.
Niyeti iyi olmayan, çıkar ilişkisi kuran birinden etkilenme ihtimalim yok. Fikri olan ve kendi enerjisinde olan insan etkiliyor beni. Kendimi olgunlaştıkça daha rahat ifade ediyorum. Hissettiğimi, düşündüğümü o an söylemek üzerine yaşıyorum hayatımı. Başka bir an yok. Bir de kafamda kurmuyorum, kişisel algılamamaya çalışıyorum. Olanı, olduğu gibi kabul etmek, ilişkiyi sağlıklı yaşamak için çok önemli.
Büyüdükçe hayatın paylaşmak üzerine kurulu olduğunu, dertlerin iletişim kurarak çözülebildiğini fark ettim. Yaşadığın travmanın büyüklüğü ne olursa olsun, dünyada bunu yaşayan binlerce insan var. Bunların hiçbiri benim suçum değil. “Acını göstermekten çekinmemelisin; güçlü görünmek bu değil, sana öğretilen güçlü kadın profilinden kurtul” diyorum kendime. Duygularımı yaşama odaklıyım. Duygularımın üstünü örtmüyorum artık, hislerimi ifade etmeye çalışıyorum.