Sağlıklı diye kaşık kaşık yiyoruz ama bağırsakları mahvediyor! Ömürden 10 yıl çalıp keşke zehir yeseydim dedirtiyor, kabızlığın en büyük sebebi!

Paketlenmiş gıdalar ve dondurulmuş yemekler günümüzde hemen herkesin beslenme düzeni içerisinde yer alıyor. Yapılan son araştırmalara göre, Amerikalıların günlük kalori alımının %60'ının aşırı işlenmiş gıdalardan geldiğini ortaya koyuyor. Bu oran ülkelere göre değişiklik gösterse de hemen her ülke için oldukça ciddi oranlarla karşılaşılıyor.UPF'ler genellikle yüksek oranda sodyum, rafine şeker, kolesterolü yükselten yağlar ve diğer laboratuvar bazlı bileşenler içeriyor. Son dönemlerde gerçekleştirilen bir araştırma, UPF'lere maruz kalmanın kardiyovasküler hastalık, kanser, metabolik sendrom, obezite, alkolsüz yağlı karaciğer hastalığı, tip 2 diyabet ve hatta erken ölüm riskinin artması da dahil olmak üzere 32 kötü sağlık sonucuyla bağlantılı olduğunu gözler önüne serdi.Bilinen risklerine rağmen, UPF'ler kolay kullanım ve isteklere göre tasarlandığından ve bağımlılık yaratan yeme davranışını teşvik eden katkı maddelerinin bir kombinasyonuna sahip olduğundan, bırakılması zor bir alışkanlık olarak görülüyor. Şekerlemeler, hazır yemekler, dondurulmuş pizzalar, cipsler ve sodalar gibi UPF'leri fark etmek (ve kaçınmak) kolayken, bazı UPF'ler ise aslında sağlıklı gibi gözükerek içten içe sağlığımızı bitiriyor. İşte sağlıklı sandığımız ama aslında vücut sağlığımızı yerle bir eden o hazır gıdalar!Daily Mail'e konuşan İngiltere'de kayıtlı beslenme uzmanı ve Kayla's Nutrition'ın kurucusu Kayla Daniels , en iyi beş sahte sağlıklı UPF'yi paylaştı: yoğurt, protein barları, bitki bazlı sütler, öğün yerine geçen içecekler ve granola barlar. Yoğurdun sağlık açısından faydaları biliniyor olsa da her yoğurt aynı değerlere sahip değil. Özellikle Türklere ait tadı yoğun olarak tuzlu olan yoğurt, protein, kalsiyum, probiyotik, D vitamini ve diğer gerekli vitaminlerin harika bir kaynağı. Ancak bazı yoğurt üreticileri, tadı ve dokuyu iyileştirmek için sağlık açısından tehlikeli sakızlar, tatlandırıcılar ve koyulaştırıcı maddeler ekleyebiliyor. Daniels, Özellikle tatlandırıcılar vücudu şaşırtabilir, beyni şeker tüketildiğine inandırarak insülin salınımını tetikleyebilir. Bu tatlandırıcıların tüketimi zamanla diyabet gelişiminde katkıda bulunan bir faktör olan insülin direncine yol açabilir, diyor. Bu nedenle yoğurt alırken doğal olmasına dikkat etmek ve hatta mümkün oldukça yoğurdu evde mayalayarak güvenle tüketmek gerekiyor. Hazır, tatlandırılmış ve aromalı yoğurtlardan ise uzak durulması gerekiyor. Protein barlar, hızlı bir atıştırmalık ve şekerleme barlarına sağlıklı bir alternatif vaat ediyor. Ancak Daniels'a göre, sağlığımız için son derece sakıncalı olabilirler.Daniels, Bu barlar sıklıkla yapay tatlandırıcılar içerir, bu da daha şekerli yiyeceklere olan isteği artırabilir ve bağırsak sağlığınızı olumsuz etkileyerek vücudunuzun hastalıklarla savaşmasını zorlaştırır, dedi. Palmiye yağı ayrıca protein barlarında yaygın olarak kullanılır, doymuş yağ oranı çok yüksektir, yüksek kolesterol ve sonunda kalp hastalığı riskini artırır. diyor. Ama tüm barlar bu kadar da kötü değil.Sertifikalı beyin sağlığı koçu ve beslenme uzmanı Kayla Barnes, The Post'a şunları söyledi:Protein barlar için en sağlıklı seçenekleri ararken, her zaman içeriklere öncelik veririm ve içeriklerin basit ve doğal olduğundan emin olurum. İçerikleri telaffuz edebilmeli veya daha önce duymuş olmalısınız. Kanola ve soya fasulyesi gibi iltihap önleyici yağlar ve yapay içerikler içeren barlardan kaçının. Bitki bazlı veya süt ürünü içermeyen sütler genellikle inek sütüne daha sağlıklı alternatifler olarak pazarlanıyor, ancak Daniels alıcıların koyulaştırıcılar ve rafine yağlar gibi eklenen bileşenlere karşı dikkatli olmaları gerektiğini belirtiyor. Özellikle vegan ve vejetaryen kesimin çok daha sık tercih etmeye başladığı bu sütler sağlık için son derece sakıncalı olabilir. Rafine tohum yağları, aşırı tüketildiğinde iltihaplanmaya ve diğer sağlık sorunlarına yol açabilen omega-6 yağ asitleri açısından zengin olabilir, dedi. Bitki sütüne eklenen koyulaştırıcılar genellikle dokuyu ve stabiliteyi iyileştirmek için eklenir (bu, daha uzun süre taze kalmaları anlamına gelir), ancak aslında sindirimi bozabilir ve zamanla bağırsak sağlığı sorunlarına yol açabilir. Uzmanlar ayrıca bitki bazlı seçeneklerin her zaman süt çiftliğinden gelenlerle besin değeri açısından eşit olmadığı konusunda uyarıyor. Bu nedenle mümkün mertebe inek sütü içilmesi öneriliyor. Zayıflama ilacı kullanıcıları arasında popülerleşen ve öğün yerine geçen shake'ler, kilo vermek ve/veya kas yapmak isteyenler için uygun, kalori azaltıcı bir seçenek olarak pazarlanıyor. Ancak Daniels'ın da dediği gibi, bunlar genellikle katkı maddeleri, emülgatörler ve koyulaştırıcı içerikleri ile risk unsuru barındırıyor. Bu tür içerikler bağırsak duvarının bütünlüğünü tehlikeye atıyor ve bu da kolit gibi olası sindirim sorunlarına yol açabiliyor, dedi. Ek olarak, yapay içerikler bağırsaktaki mikropların hassas dengesini bozabilir ve bu da genel sağlık ve bağışıklıkta önemli bir rol oynar. Bağırsak sağlığı ne kadar önemli? Yeni araştırmalar Parkinson hastalığının bağırsakta başlayabileceğini öne sürüyor. Ayrıca onkologlar gençler arasında kolon kanseri vakalarındaki endişe verici artışın bir kısmını Batı tarzı beslenme ve aşırı şeker tüketimi gibi yaşam tarzı faktörlerine bağlıyor. Granola barlar genellikle sağlıklı besin sektörü içerisinde konumlandırılsa da uzmanlara göre diyet bir besin olmaktan ziyade bir tatlı çeşidi olabiliyor. Hemen herkes sağlıklı bir şekilde öğün geçiştirmek için granola barları tercih etse de aslında oluşturacağı riskleri göz ardı etmemek gerek.Örneğin, Tufts Üniversitesi'nden bir besin profili sistemi, dondurmayı granoladan daha sağlıklı olarak derecelendirmişti. Daniels, Birçok marka lezzeti artırmak ve dokuyu iyileştirmek için önemli miktarda şeker ekliyor ve bu barları sağlıklı bir seçenekten çok tatlılara benzetiyor, dedi ve sözlerine şu şekilde devam etti:'Doğal' veya 'organik' olduklarını iddia edenler bile yine de ağır bir şeker yumruğu atabiliyor ve bu da enerji artışlarına ve ardından düşüşlere yol açabiliyor ve en sonunda ruh halini ve odaklanmayı etkiliyor. Diyetisyen, diyabet uzmanı ve Keys to Nutrition'ın kurucusu Courtney Smith, The Post'a yaptığı açıklamada granolanın 'health halo' olduğunu, yani sağlıklı olarak pazarlanmasına rağmen yarardan çok zarar getirebileceğini söyledi.*Health halo: Doğrulayacak yeterli veya hiç kanıt olmamasına rağmen bir besinin sağlığa faydalı olduğu algısıdır.