Prof. Dr. Canan Karatay Şeker bağımlılığınız varsa ağzınıza biraz kaya tuzu alıp emin. Tat duyularınız sıfırlanır. Doğal tat duyularınız geri gelir dedi Güçlü bağışıklık sistemi için nasıl besleneceğiz?Doğal köy tereyağı, soğuk sıkım zeytinyağı, doğal fermantasyon sirke, tam yağlı kırmızı et, ev yoğurdu yiyeceksiniz. Senelerden beri kimseye yağ, yumurta, kırmızı et yedirmediler. Hastalıklar azaldı mı? Hayır! Başta kanser olmak üzere hastalıklar arttı. Çünkü bağışıklık sitemimiz çöktü. Kaya tuzu kullanacaksınız. Kaya tuzu tuz değildir, halis mineralidir. İçinde 84 tane dengeli mineral vardır. Bağışıklık sistemini güçlendirir. Hastalıkları önler. İhtiyacımız olan minerallerin hepsini doğal olarak içerir. Çevresel kirliliğe maruz kalmamıştır. İşlem görmemiştir. Doğaldır. Kaya tuzu bilinenin aksine tansiyonu düşürür. Kan şekerini dengeler. Hücrelerimizdeki elektrolitleri toparlar. Şeker bağımlılığını giderir. Kaybettiğiniz damak tat duyularınızı ‘reset’ eder yani eski normal haline döner. Şeker bağımlıları hem dilin alışkanlığı hem de beyindeki mutluluk bezlerinin uyarılması nedeniyle devamlı şeker arar. Sürekli şeker yiyorsanız ağzınıza biraz kaya tuzu alıp emin. Tat duyularınız sıfırlanır. Hakiki doğal tat duyularınız geri gelir. Tüm dünyada müthiş bir şeker bağımlılığı var. Gıda endüstrisi de bunu kullanıyor. Yapay gıdalardaki kimyasallar dilde başka bir tat alma duyusu geliştiriyor. İnsanlar zamanla bu tada bağımlı oluyor ve yapay gıdalara saldırıyor. Mesela yoğurdu konuşalım. Bazı kişiler doğal yoğurdu yiyemiyor. Pakete girmişi arıyor. Çünkü o süt tozundan yapılmış. Doğal yoğurdu ekşi buluyor. Halbuki yoğurt ekşidiği zaman doğal probiyotik bakterileri artmıştır. Yani faydalıdır. Neredeyse bütün pastane ürünlerine monosodyum glutamat (Çin tuzu) denen bir lezzet artırıcı koyuyorlar. Hem tatlıya hem tuzluya ekliyorlar. Kaya tuzu kullanırsanız bu tadı hemen fark edersiniz. Dilinizdeki tat alma duyusu normalse çok katkılı şeyleri yiyemezsiniz. Vücut hemen reaksiyon gösterir. Elbette. Kaya tuzu tansiyonu dengeler. Tansiyon hastasına rafine olmuş tuz zararlı. Önce tuzu tanıyalım... Kaya tuzu, kristali, renklisi fark etmez, fabrikada rafine edilirken bir sürü işlemden geçirilir. Yıkanıp arıtılır, içinde yararlı mineraller kalmaz. Geriye sadece sodyum klorür kalır. Bu nedenle yemeklerinize tuz ekledikçe ekler ama bir türlü tuzlanamazsanız. Bu durumda daha fazla tuz tüketirseniz ve sonunda hasta olursunuz. Oysa kaya tuzu işlemden geçirilmediği için çok az miktarla ihtiyacınızı karşılarsınız. Kaya tuzu 8 bin yıldır kullanılıyor. Roma İmparatorluğu, askerlerine maaş olarak kaya tuzu veriyormuş. İngilizcede maaş anlamına gelen ‘salary’ sözcüğü tuz anlamındaki ‘salt’tan geliyor. Tarihte tuz savaşları var. O kadar önemli.Kaya tuzu yemeklere konulmasının dışında solunumu rahatlatıyor. Solunum hastaları için tuz mağarası olan bölgelerdeki otellerde tuz odaları var. Nükleer santrallerin bacalarının etrafı kaya tuzu ile izole edilir. Çünkü radyasyonu önlüyor. Türkiye kaya tuzundan zengin bir ülke. Çankırı, Erzincan, Iğdır, Toroslar gibi bölgeler kaya tuzunun çıkarıldığı yerler. Anadolu toprakları dünyanın en değerli buğdaylarının anavatanı. Anadolu’nun her yerinde atalık, modernize edilmemiş, değişime uğramamış, hibrit yapılmamış, genleriyle oynanmamış buğdaylar var. Türkiye 1980’e kadar bu buğdayları üretiyordu, Urfa buğday deposuydu. Buğday ihraç ediyorduk o tarihlere kadar. Keşke modern buğday yerine Karadeniz’de Siyez, Doğu Anadolu’da Kavılca, Çukurova Bölgesi’nde Karakılçık buğdayı desteklense... Devletimiz hem tarımcılıkta hem hayvancılıkta köylümüzü, çiftçimizi daha fazla desteklemeli. Saman ithal ediyoruz, sarımsak ithal ediyoruz, ayıptır günahtır. Çin’den gelen sarımsaklar ne toprağın mineralini, ne güneşin vitaminini alıyor. Toprak görmeden suda yetişiyor o sarımsak. Çocukluktan itibaren... Bütün hücre zarlarının yapısında Omega 3 vardır. Ama balık yağını seçerken dikkat edin, sorgulayın, en safını alın. Balık yağınız omega 6 ya da 9 içermesin. İçinde katkı maddesi, boya maddesi olmasın. Omega 6 ayçiçeceği yağı, omega 9 zeytinyağıdır. Zeytinyağını koyup ondan sonra da size dünyanın parasına satıyorlar. Ama bol bol saf zeytinyağı tüketebilirsiniz, onda sakınca yok. Hayvanlara, kedilere, köpeklere verilen hazır mamaların hepsi kimyasallarla dolu. Kediler artık ciğer yiyemez oldu. Çünkü o kimyasallarla tat duyguları bozuldu. Kediler kanser, kronik artrit oluyor artık. Neden? O kimyasallardan. O kimyasallar niye ithal ediliyor bu memlekete? Kedi ciğeri yemez mi! Gıda endüstrisi planlıyor bunları, bizi oltaya getiriyor.YARIN: Kilo vermek için dost bakteriler şart