Jülide Ateş: Babanızdan hiç dayak yediniz mi?
Tabi, sinirliydi. Osmanlıydı bir kere. Tam bir Osmanlı babaydı. Dayak yedim tabi. Bir kere sandalını kaçırdım. O uyuyor, ben de sandalını aldım. Birkaç tane kız arkadaşımı doldurup denize çıktım. Sandalın altına kaya çarpmış ve delinmiş. Bağladım yerine, babam uyandı balığa çıktı. 4,5 saat sonra geldi cankurtaranla. "Oğlum sen bu sandalı aldın mı bugün" dedi. Üçümüz birden denizin dibini boyladık altını delmişsin" dedi. Sağ eliyle vurdu bana, döverdi tabi.Ama ertesi gün de gönül almak için çikolata getirirdi. Ben de içimden derdim ki "Dövme çikolata da getirme" Ama sonra anladım ki disiplinli büyümek dik durmayı sağlıyor. İyi ki dövdü demiyorum. Ama şimdiki yüzyıl vurmaz, şimdiki yüzyıl kadınları dövüyor.