Annem giydirmiş üstümü, babamla fotoğraflarımı evin en güzel odası olan işte bu odada çekiyorlar. Nasıl mutluyum, anlatmaya gerek yok, gözlerimden görüyorsunuz ama burada çok önemli bir ayrıntı var, onu hatırladım şimdi. Ayakkabılarıma dikkat ederseniz ufak bir topuğu var ve aslında beni o gün en mutlu eden şey o topukların yürürken çıkardığı ses! Yeni elbise, yeni ayakkabı zaten mutlu ediyor ama bir de topuk tıkırtısı eklenmiş o gün mutluluğuma... Allah be! Uçuyorum! Benden mutlusu olur mu? Olamaz! Ah şu çocukluk ne keyifli, ne güzel şey... Küçücük şeylerin kocaman mutluluğu ama daha güzeli; kaç yaşıma gelirsem geleyim, bu fotoğrafa her baktığımda aynı mutluluğu anımsamam, hissetmem... Bu duyguyu eminim sizler de yaşamışsınızdır. Çok güzel anlatmış bu hali Edip Cansever; 'Gökyüzü gibi bir şey bu çocukluk. Hiçbir yere gitmiyor…"