Sıfır araç piyasasında genel durumu gösteren kritik TÜİK verisi açıklandı. Nisan ayında trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısında önceki aya göre yüzde 13.4'lük azalış gerçekleşti. Nisan ayında trafiğe kayıtlı otomobil sayısı ise bir önceki aya göre yüzde 27.1 oranında geriledi. Öte yandan Ocak-Nisan döneminde en çok 1300 cc altı motorlar tercih edilirken, en çok da gri renkli araçlar piyasada alıcı buldu. Peki araç piyasasındaki daralma sürer mi? Şu an piyasada en düşük fiyatlı sıfır araç hangisi? Milliyet’in haberine göre, İstanbul Motorlu Araç Satıcıları Derneği (İMAS) Başkanı Hayrettin Ertemel merak edilenleri cevapladı. Ertemel konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Yüksek mevduat oranları, krediye erişimde yaşanan zorluklar, kredi faizleri ve artan sıfır otomobil fiyatları gibi etkenler sebebiyle 2024 yılının sıfır otomobil piyasası açısından durağan geçeceği ve bir önceki yıla oranla %20-25 oranında daralma yaşanabileceği tüm sektör temsilcilerinin ortak öngörüleri arasındaydı. Bu durağanlık yılın ilk aylarında etkisini göstermeye başladı. İlk verilerde satış adetleri yüksek görünse de, o dönemde harekete geçen ÖTV muafiyetli araç talebi satış adetlerinin yüksek seyretmesindeki ana faktördü. Bu talebin doyması ile beraber Nisan ayı satış adetlerinde yaklaşık %25 daralma kayda geçti. Bu süreçte 7 Temmuz itibarıyla uygulamaya konacak olan “Genel Güvenlik Yönetmeliği” sebebiyle, stokta bulunan ve yönetmeliğe uygun olmayan araçların satılması noktasında Temmuz ayına kadar daha uygun fiyatlarla sıfır otomobile erişmek mümkün olabilir. Gerçekleştiği taktirde satış adetlerine pozitif yansıyacaktır. Aksi durumda ise daralmanın yıl sonuna kadar etkisini sürdüreceğini söyleyebiliriz. Öte yandan İkinci el piyasasında da benzer durum söz konusu. Krediye erişimde yaşanan zorluklar, yüksek mevduat oranları ve yüksek kredi faizleri gibi hususlar ikinci el piyasası satış adetlerinde de etkisini negatif yönde gösteriyor. Bu noktada artan sıfır fiyatlarına karşılık uzun süredir sabit seyreden, özellikle 3 yaşa kadar olan ikinci el fiyatlarının daha cazip noktaya gelmesi ve sıfıra talebin azalması ile birlikte ikinci el satış adetlerinde bir miktar artış görebiliriz. Türkiye otomobil piyasasında satışa sunulan en ucuz otomobiller Kia Picanto ve Hyundai i10 baz modelleri. 830 bin TL’den başlayan rakamlar donanım ve diğer özelliklere göre artarak devam ediyor. Renault Clio, Citroen C3 ve Fiat Egea baz modelleri ise diğer uygun fiyatlı otomobiller arasında. Son yıllarda kısa ve uzun dönem emisyon salınımı programları çerçevesinde markaların pek çoğu dizel üretimine son verdi. Bu sebeple benzinli araç pazar payı sektörün %65’ini oluşturuyor. Öte yandan benzinli araçların bakım maliyeti ve dizel akaryakıt ile olan maliyet farkının denk görülmesi kullanıcı tercihini benzinli otomobillere çekiyor. Geçtiğimiz yıllarda Motorlu Taşıtlar Vergisi (MTV) usulünün motor hacmine göre belirlenmesi ile birlikte markalar Türkiye’ye gönderdikleri modellerde daha düşük hacme sahip motor seçeneklerini ağırlıklı sunmaya başladılar. Öte yandan gelişen teknoloji ile daha düşük hacimli motorların yüksek performans üretebilmesi ve yine düşük hacim sayesinde yakıt tüketiminde yapılan tasarruflar neticesinde bu otomobiller tüketicide karşılık buldu. Geçmiş yıllarda genellikle kullanılan 1.6 motorlar yerine bugün, 1.0 hatta 0.9cc motorlar daha sık tercih edilebiliyor. Türkiye’de otomobil kullanıcılarının satın alım reflekslerinde dikkat ettikleri bir diğer husus otomobilin rengi. Beyaz renk otomobillerin daha çok filo araçlarında tercih edilmesi sebebiyle farklı alternatifler ve metalik renkler tüketici tarafından sık tercih ediliyor. Markalarda son yıllarda bu talebe istinaden geçmişte rastlamadığımız, oldukça alternatif renkleri kullanıcı beğenisine sunuyorlar. Otomobil almak için en doğru dönem ne zaman?” sorusu bizlere en çok yöneltilen soruların başında geliyor. İMAS Derneği olarak her daim verdiğimiz yanıt: “Otomobil almak için en doğru zaman bu zaman.” Otomobil bir ihtiyaç, kullanıcılar bütçeleri ve ihtiyaçları doğrultusunda gerek sıfır gerekse ikinci el otomobili inceleyerek her dönem otomobil alabilirler. Fiyatlar konusuna değinmek gerekirse, enflasyon ve buna bağlı maliyetler göz önünde bulundurulduğunda yıl içerisinde otomobil fiyatlarında bir miktar artış görülebilir. Dolayısıyla otomobil almak isteyen vatandaşlarımız bu dönemi değerlendirebilirler. Öte yandan mevcut ortam, piyasada yaşanan rekabet, Ticaret Bakanlığımızın aldığı önlemler ve düşük talep gibi pek çok etken sebebiyle fiyatlar artsa dahi sınırlı oranlarda olacaktır. Otomobil almayı düşünen kullanıcılar bu mevcut koşulları değerlendirerek karar verebilirler.”