Yuvaları elleriyle açan Öğretim Görevlisi Mahmut Ergene, "10 yılı aşkın süredir deniz kaplumbağaları ile çalışmaktayım. Hala her yuva açışımızda her kaplumbağanın suyla buluşmasını görünce aynı şekilde heyecan duyuyoruz. Fotoğrafını ve videosunu çekmeye çalışıyoruz. Bu heyecan verici ve manevi olarak da mutlu edici bir olay. Yuvayı açtığımızda ne kadar yorulsak da, terlesek de, baştan aşağı kuma da batsak o yavruların canlı bir şekilde denize ulaştığını görünce tüm yorgunluğumuzu unutuyoruz” şeklinde konuştu.
Çalışmayı izlemeye gelen öğrencilerden Suhanur Sayın, "Caretta carettalar her zaman nesli tükenen hayvanlar olduğu için bugün burada biraz daha bulunmak istiyorduk, bulunduk da. Buradaki insanlara çok teşekkür ederiz, bizi burada bulundurdukları için. Duygulandım açıkçası, bin yavrudan sadece biri hayatta kalabiliyor. Nasıl diyelim o ana tanık olduk. Bu çok güzel bir şeydi, çok duygulandım” ifadelerini kullandı.
Doktora öğrencisi ve aynı zamanda Biyoloji Öğretmeni Şafak Kaya, "Bugün burada çalışmaya dahil olup, son kalan yavruları denize gönderdik. Nesli tükenme altında olan canlılara yardımcı olmak çok ayrı bir duyguydu. Ayrıca zaten yavruları görünce çok zorlu ve meşakkatli bir yoldan geçiyorlar. Saygınız da, sevginiz de artıyor zaten, hiçbir yorgunluğunuz kalmıyor. Harika bir duygu” diyerek düşüncesini aktardı.