Prof. Dr. Mustafa Sarı, müsilajın hiç yok olmadığını ve denizin dibinde olduğunu belirterek, "Müsilaj bir sonuç. Müsilajın nedenlerini ortadan kaldırmadan sonuçlarının değişmesini beklemek yanlış olur. Müsilajın 3 temel tetikleyicisinden bahsetmiştik. Birincisi, deniz yüzeyi sıcaklıklarının yüksek olması, ikincisi kirlilik kaynaklarının fazla olması, üçüncüsü Marmara Denizi'nin orijinal yapısı. Yüzey suyu sıcaklıkları İklim değişikliği ile ilişkili, bu duruma müdahale edemiyoruz. Marmara Denizi'nin orijinal yapısı değiştirmediğimiz bir durum. Geçen yıl Nisan ayından bugüne kadar kirlilik yükünü azaltmada başarılı değiliz. Marmara Denizi'nin kirlilik yükü azalmadı. Dolayısıyla nedenler ortadan kalkmadan müsilajın ortadan kalmasını bekleyemeyiz. Sadece geçen yıl Ağustos ayından beri biz müsilajı görmedik, yüzeyden kayboldu. Deniz dibine çöktü ve müsilaj çamuru olarak deniz dibinde etkisini devam ettirdi. Havaların ısınmasıyla beraber su sıcaklıkları artmaya başladı. Şu an deniz yüzeyinde farklı bölgelerde tekrar krem kıvamında ince bir tabaka halinde müsilaj görüyoruz" diye konuştu.