1980'li yıllarda Yeşilçam'a damga vurmuş isimlerden biri olan ünlü oyuncu Tolga Savacı, geçirdiği kalp krizi sonucu 60 yaşında hayatını kaybetti. Tolga Savacı'nın Eşi Nermin Bezmen sosyal medya hesabından acı haberi duyurarak, şu ifadeleri kullandı: Yüreğim kaynıyor! Kanıyor! Kaybettim, dev yürekli sevdiceğimi. Ansızın çıktı sonsuza yolculuğuna... Ben yerle gök, yangınlarla buzlar arasında kayıplarda... Canım Sibel, Zeynep Savacı, canım evlatlarım Pamira, Cazım, Ariella, canım torunlarım Pia, Shaya, Luna derin acımızı acımızı yaşıyoruz... Bir döneme damga vuran Savacı'nın vefat haberi, sanat dünyasını yasa boğdu. Birbirinden ünlü isimler, usta oyuncu için taziye mesajları paylaştı.MEHMET ALİ ERBİLCanım kardeşim, nurlar içinde uyu... Büyük acı. Tolga'cım nurlar içinde uyu. Üzüntüm tarifsiz. Canım Tolga... Şu anki üzüntümü tarif etmem mümkün değil. Adam gibi adam sözünün en somut karşılığıydın sen. Hem güzel hem özel bir insandın. Ne çok anımız var. Çok erkendi... Mekanın cennet olsun. Seni hiç unutmayacağım. Tolga Savacı... Dünya beyefendisi bir insanı kaybettik. Ailesine ve tüm sevenlerine sonsuz sabır diliyorum. Cennet mekanın olsun. Tolga Savacı kalp krizinden vefat etmiş, inanamıyorum... Nur içinde yatsın. Çok üzgünüm. 2010 yılında Vatan Gazetesi'nden Banu Duran'ın sorularını cevaplayan Tolga Savacı, verdiği ilginç cevaplarla o dönem gündem olmuştu.SİZİNLE RÖPORTAJ YAPACAĞIMI DUYAN HERKESİN İLK SÖYLEDİĞİ ŞEY TOLGA SAVACI NERELERDE BUNCA ZAMANDIR? OLDU. GERÇEKTEN NERELERDEYDİNİZ?Bu benden kaynaklanan bir ara değil ama 17 yıldır sinema filmi; 5 yıldır da dizi yapmadığım da bir gerçek maalesef. Eskiden sinema veya televizyon bu kadar ekonomik olanaklar sağlamadığı için ben de mecburen bir iş kurdum. Çünkü iyi proje bekleyebilmek için ekonomik bağımsızlık gerekiyor. Kurduğum şirketin işlerine ağırlık verdim bir süre ve yavaş yavaş uzaklaşma oldu. Ben uzaklaşmaya başlayınca daha az hatırlanmaya başladım. Hemen “O bıraktı başka işlerle uğraşıyor” dediler ve bir kopukluk oldu. Fakat o iş yürümedi ve bıraktım. Evet, şimdi bu gerekiyor. Bizim eski dönemlerde böyle şeyler yoktu çünkü yapımcılar da oyuncu sayısı da zaten belliydi. Ancak şimdi dinamikler çok değişti. İyi bir menajerlik sisteminin sanatçılara çok ciddi katkısı oluyor. Bir de özel hayatıma o kadar özen göstermeseydim ben de gündemde olurdum ama o zaman da kendimi rahat hissetmeyecektim. Halk değil ama sektör unutur. Yapımcılar, bugün kim popülerse onu sonuna kadar kullanmaya çalışıyor. Çünkü herkes yaptığı yatırımdan maksimum gelir elde etmek istiyor. Bu, ticaret sonuçta; bizim işimizin karakteri. Bugün basın da gündemde olan insanla röportaj yapmaya çalışıyor. Niye? Yaptığı röportajı insanlara ulaştırabilmek, ses getirebilmek için. Ama eğer ki belli işler yaptıktan sonra insanların gönlünde, beyninde iyi ya da kötü bir yere yerleşmişseniz unutulmuyorsunuz. Hayır. Çünkü jön Fransızca bir kelimedir ve anlamı genç demektir. Ben yaşlı değilim ama artık genç de değilim. Olgun bir erkeğim. Dolayısıyla benim hâlâ saçlarımı boyatıp jön oynamaya çalışmam abesle iştigal olur. Şimdiki jönler; Kenan İmirzalıoğlu ve Kıvanç Tatlıtuğ. Her ikisi de çok başarılı; gümbür gümbür götürüyorlar.Kötü adam oynadım ama tutmadı. Aslında ilk filmimde bir sapığı oynamıştım ama seyirci o rolde beni benimsemedi, olmadı. Seyirci benimsemeyince de bir daha bana kötü adam rolü gelmedi; hep iyi, duygusal adam rolleri geldi. Fakat bu da benim için bir dezavantaj oluşturdu. Benim severek oynayacağım kötü adam rollerinde beni oynatmadılar; “Tolga ona çok yumuşak kalır” dediler. Çünkü 1980′li yıllardaki yapımcılar daha önyargılıydı, cesaret edemiyorlardı; şimdiki yapımcılar daha cesur.