EN BELİRGİN BULGUSU KULAĞA VURAN BOYUN AĞRISI
Subakut tiroiditin en belirgin bulgusunun kulağa vuran ve yutkunmakla artan boyun ağrısı olmakla birlikte, ateş, kas-eklem ağrıları gibi şikayetlerin de görülebileceğini söyleyen Doç. Dr. Özlem Haliloğlu, “Bulgular, üst solunum yolu enfeksiyonlarına benzediği için hastalar zaten yakın dönemde bu enfeksiyonu geçirdiğinden, enfeksiyonlarının uzadığını düşünüp genellikle antibiyotik gibi subakut tiroiditte işe yaramayan tedaviler alabiliyor. Bu da hastaların asıl tedavilerinin gecikmesine ve daha da önemlisi şikayetlerinin gerilememesine neden olabilmektedir” şeklinde konuştu.
“HASTALARIN YAKINDAN TAKİPLERİ GEREKLİDİR”
Hastaların yaşadığı şiddetli ağrı nedeniyle acil servise başvurmak durumunda kalabildiklerini söyleyen Doç. Dr. Özlem Haliloğlu, tedavi yaklaşımı konusunda “Subakut tiroidit geçiren hastaların ciddi semptomlar nedeniyle rutin işlerini yapamaz hale geldikleri için dinlenmeleri gerekir. Bu nedenle semptomların erken ve doğru tedavisi çok önemlidir. İstirahat ile birlikte Non-steroid anti-inflamatuvar ilaçların (kuvvetli ağrı kesiciler) birlikte kullanımı şikâyetleri oldukça rahatlatır. Doğru dozda non-steroid anti-inflamatuvar ilaçlarla birkaç gün içinde yeterli ağrı yanıtı alınmayan hastalarda kortikosteroid içeren tedavilere geçiş yapılabilir. Subakut tiroidit hastalarında kortikosteroidlere yanıt çok belirgindir, hastanın çok hızlı şekilde ağrısı geriler, genel durumu düzelir. Hipertiroidi ile ilişkili çarpıntı, el titremesi gibi şikayetleri baskın olan hastalarda kısa dönemli çarpıntı giderici ilaçlar kullanılabilir. Ayrıca hastalığın hipotiroidi fazında bazı hastalarda tiroid hormonu kullanması gerekebilir. Subakut tiroiditte tiroid hormon dengesizlikleri sıklıkla görüldüğü için hastaların yakından takipleri gereklidir.”dedi.
PANDEMİ NEDENİYLE VAKALAR ARTTI
Covid-19 pandemisi öncesi subakut tiroidit vakalarını daha sıklıkla ilkbahar ve sonbahar döneminde gözlemlerken, pandemi ile birlikte tüm dünyada, mevsimsel değişim olmaksızın subakut tiroidit hasta sayısında çok ciddi artış saptandığına işaret eden Doç. Dr. Haliloğlu, “Literatürde yayınlanan yeni ve çok sayıda hastanın değerlendirildiği bir derlemede; Covid-19 ilişkili subakut tiroiditin Covid dışı gelişen hastalıkla benzer klinik özellikler gösterdiği belirtilmiştir. İlginç olarak, sadece Covid-19 geçirenlere değil, Covid-19 aşısı sonrası da subakut tiroidit gelişebildiği görülmektedir. Aşı ilişkili subakut tiroidit, aşı sonrası birkaç saat ile birkaç hafta içinde görülebilir ve kliniği daha hafiftir bu nedenle aşı olunması için bir engel teşkil etmemektedir.”dedi.