Bebeğinizi kucağınıza aldığınızda, hayatın en büyük mucizelerden birine şahit olursunuz. Hayatınıza bir ebeveyn olarak devam edeceğiniz gerçeği heyecanın yanı sıra sorumlulukla beraber gelen bir endişe kaynağı olabilir.
Bebeğinizin ağlaması, beslenmesi, uyuması; her anı sizi endişelendirebilir. Biz de tüm bu endişelerinizi giderebileceğimizi düşünerek, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları & Yenidoğan Yoğun Bakım Uzmanı Dr. Seçil Erçin’den yenidoğan anne ve babaları için tavsiyeler aldık.
Örneğin bebek ağladığında annelerin ilk aklına gelen “Bebeğim hasta mı?” sorusudur. Oysa ki ağlamak, bebeklerin dış ortamla iletişim kurmak için en sık başvurdukları yol.
Yenidoğan Yoğun Bakım Uzmanı Dr. Seçil Erçin, ağlamanın tipinin çoğu zaman ağlamanın nedenine bağlı olarak şekillendiğini; iyi bir gözlem ile bebeği huzursuz eden problem hakkında fikir sahibi olunabileceğini söylüyor. Şimdi gelin birlikte, yeni bebek sahibi olanların en sık soracağı soruların cevaplarına bakalım. Posta.com.tr için Dr. Seçil Erçin yanıtladı.
AĞLAMA SEBEBİ GAZ SANCISI OLABİLİR Mİ?
Hastalıkların yanı sıra gaz sancısı, aşırı sıcak ortam, açlık veya bebeği sıkabilecek giysiler bebeğin başlıca ağlama nedenleri arasındadır. Her gaz sancısı kolik değildir. Kolik, genellikle bebeğin 3. haftasında başlayan, kesintisi 1-2 saati bulabilen ve haftanın en az 3 günü olan ağlamalardır. Bebeğiniz hekim tarafından muayene edilmiş ve fiziksel bir sorun olmadığı doğrulanmış olmalıdır. Özellikle akşam saatlerinde görülür. Bebek ağlamadığı zamanlarda keyiflidir, beslenmesinde bir sorun yoktur ve normal hızla kilo alır. Bebek 6-8 haftalık olduğunda en yoğun şekilde kendini gösteren bu durum yaklaşık olarak 3. ayda kesilir. Bu süre içerisinde ağlama krizlerini azaltabilmek için medikal tedaviler, çeşitli yağlar ve davranış metodu denenmiş olsa da bunlar her bebekte etkili olmayabilir.
Bebeğin ilk 3 aylık dönemi gebeliğin 4. trimesterı olarak da adlandırılır. Bu dönemde güvenli, sessiz ve yumuşak anne karnından çıkmış ve zorlu dünya hayatına adapte olmaya çalışan bebeğinize destek olabilmek için sakin ve yumuşak bir iletişim kurmanız ve bu dönemin geçeceğini bilmeniz zorlayıcı olan bu durumla baş etmenizde size yardımcı olacaktır. Yumuşakça ve sakin şekilde bebeğinizle konuşmak, kucaklamak, hafifçe sallamak, loş bir odada birlikte zaman geçirmek, fazla ışık ve gürültüden bebeğinizi korumak, arabayla gezdirmek ve annenin atardamar sesini taklit eden müzikler veya saç kurutma makinesi sesinin bebeğinize destek olmada ilaçlardan daha etkili olacağını göreceksiniz.
Ağlayan bir bebeğin anne-babası için duygusal ve fiziksel ihtiyaçlarına destek olacak büyükanne, büyükbaba veya yardımcılardan oluşan bir ekibin aileyi gerektiği kadar desteklemesi mühimdir. Kendisi yemek hazırlamaya fırsatı olmayan ebeveynlere yemek hazırlamak, temizlik ve alışveriş ihtiyacını karşılamak, küçük molalar için yeni anne-babaya destek olmaları beklenir. Bu dönemde hem enfeksiyon açısından hem de aileyi mümkün olduğunca dinlenmesini ve baş başa zaman geçirmesini sağlamak açısından misafir kabul edilmemesi gerekir.