ABD, Gara'da nasıl geri adım attı? Detayları CNN TÜRK'te Dicle Canova anlattı
ABD, Gara şehitleri için yaptığı tepki çeken o açıklamadan nasıl geri adım attı? CNN Türk Ankara temsilcisi Dicle Canova, ABD ile yapılan görüşmelerin perde arkasını anlattı.
Olayı PKK’nın yaptığına ilişkin deliller ABD büyükelçisinin önüne tek tek koyulurken Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’nun ABD Dışişleri Bakanı ile yaptığı görüşmenin detayları da ortaya çıktı.
CNN TÜRK Ankara temsilcisi Dicle Canova canlı yayında şu ifadeleri kullandı:
Dışişleri’nde ABD büyükelçisinde neler söylendi? Sıcak saatler yaşandı yoğun bir trafik vardı. Ama öncesinde o ‘eğer’li açıklama, ‘eğer’li başsağlığı Ankara’da Türkiye’nin sözlerine güven duyulmuyor mu soru işaretini getirdi ki bu ikili ilişkilerde derin bir kırılmaya sebep verilecek bir açıklama olarak değerlendiriliyordu ki. Nitekim Cumhurbaşkanı dün ilk olarak NATO müttefikliğine atıfta bulunarak NATO’da bu birlikteliğimiz sürecekse bize samimi davranacaksınız dedi. İşte bu çok önemli bir uyarıydı.
Kırılma noktası...
Bunu açıklamanın ardından ABD büyükelçisi Dışişleri Bakanlığı’na çağırıldı. İşte o çağrının hemen ardından süreç başladı. Aslında görüşeceği muhatabı ABD masası genel müdürü Levent Gümrükçü’ydü. Ama orada bir rastlantı oldu bu da önemli bir kırılma noktasıydı belki bu da bakanlığa girerken eş zamanlı Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu da bakanlığa giriş yapıyordu. Ve edindiğim bilgiye göre Dışişleri Bakanı ile ABD Büyükelçisi orada ayaküstü bir sohbet gerçekleştirdiler.
Ve bizzat Dışişleri Bakanı tarafından Büyükelçiye Türkiye’nin duyduğu rahatsızlık da iletildi.
Sonrasında da büyükelçi Levent Gümrükçü ile bir görüşme yaptı ve Ankara o açıklamayı kınadı.
Yapılan açıklamanın zamanlama açısından ve her bakımdan talihsiz ve yanlış olduğu ifade edildi.
Hemen arkasından da iki dışişleri Bakanı telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Bu önemliydi aslında bakanlar arası da ilk temastı bir anlamada Biden yönetimi başa geçtikten sonra ABD’nin yaptığı açıklama bu görüşmeden sonra değişti ve işte süreç tersine dönmeye başladı.
Şehitlerden PKK’nın sorumlu olduğu ABD’nin Dışişleri açıklamasına yansıdı. Edindiğim bilgilere göre o görüşmede Çavuşoğlu muhatabına Türkiye’ye güven meselesi bu dedi bunun altını çizdi. Ve en yüksek Türk makamlarından gelen açıklamaların sorgulanması müttefiklik ilişkisine sığmaz ifadelerini kullandı.
Bu mesajların etkili olduğunu anlıyoruz. Nitekim ABD büyükelçisi Savunma Bakanlığı’ndan randevu istedi ve taziyeye gitti. Tabi ki büyükelçinin savunma Bakanlığı’na gittiğinde Dışişleri Bakanlığı’nda hem iki bakanın görüşmesi hem büyükelçiye verilen mesajlar sonrası ABD’nin PKK’nın sorumluğunu kabul etmiş olduğunun altı çiziliyor. Ama bununla yetinilmedi.
Savunma Bakanlığı büyükelçiye delilleri gösterdi. Edindiğim bilgiye göre neydi o deliller. Büyükelçiye şehitlerin otopsi raporları gösterildi. Fotoğrafları gösterildi. Yani PKK’lılar tarafından 13 silahsız kişinin başlarından vurularak infaz edildiği hem adli tıp raporu ifadelerinde hem de fotoğraflarda büyükelçinin önüne konuldu.
Tabi Büyükelçi zaten Dışişleri ayağında talihsiz bir açıklama olduğunu ifade etmişti. bu gelişmelerin ardından o ‘eğer’li başsağlığının yerini PKK bu işten sorumludur ifadeleri aldı. Süreç dışişleri Bakanlığı’nda çözüldü ardından da Savunma Bakanlığı’nda büyükelçinin önüne deliller konuldu.
ABD'nin YPG'ye desteği konuşuldu mu?
Bunu da kaynaklara sordum. Çünkü son zamanlara bu desteğin arttığına da işaret ediyor. Bölgeden gelen haberler. Ancak hem dışişleri hem savunma bakanlığı ayağında büyükelçi nezdinde söylüyorum bu konunun gündeme gelmediği ifade ediliyor. Özellikle Savunma Bakanlığı’na taziye amaçlı bir ziyarette bulunulması nedeniyle bu konunun açılmadığı sadece Gara’daki olay detaylı olarak konuşuldu diye ifade edildi.
Tabi iki Dışişleri Bakanı’nın görüşmesinde elbette ki bu konu gündeme geldi. Zaten PKK konusunda ABD geri adım atmış oldu. YPG ile ilgili bir geri adım adım görülmüyor şu aşamada.