Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan İsrail tepkisi: Zulmü bile meşrulaştıranlar var!
Ankara’da Sebilürreşad Kültür ve Sanat Merkezi Açılış Programı'nda konuşma yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 'Kaybettiğimizi sandığımız anahtar yerli yerinde duruyor. Kendileri içi dünyayı ateşe boğdular. İsrail’in Gazze’de uyguladığı zulmü bile insan hakları, demokrasi gibi diğer tüm parıltılarla meşrulaştırmak için kullananlar bunlar değil mi?' dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara’da Sebilürreşad Kültür ve Sanat Merkezi Açılış Programı'nda konuştu. Erdoğan, 'Kaybettiğimizi sandığımız anahtar yerli yerinde duruyor. Kendileri içi dünyayı ateşe boğdular. İsrail’in Gazze’de uyguladığı zulmü bile insan hakları, demokrasi gibi diğer tüm parıltılarla meşrulaştırmak için kullananlar bunlar değil mi? Her şeyi yuttuğu halde doymayıp daha yok mu diyen bunlar olsa gerek. Öyleyse bize düşen vazife tıpkı bir asır önce kendi medeniyetimizin peşinden gitmek, kendi kavramlarımızı inşa etmektir. Bu cenderen anca böyle çıkabiliriz.' dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle;
Uzun yıllar kendi haline terk edilen bu binayı sergi salonu ve diğer birimleriyle yeniden kültür sanat hayatına kazandıran tüm Sebilürreşad ekibine teşekkür ediyorum.
Hiçbir aksiyona girmeden sadece oturduğu yerden yapılanı eleştiren kimse tarihe iz bırakamaz.
Maziden atiye köprüler kuruyoruz. Derginin misyonunu, milletin birliğini, beraberliğini, kardeşliğini korumak olarak görüyoruz.
"BOYNUMUZUN BORCU"
Ruhunu kaybetmiş bir milletin cesetten ibaret kalacağı anlayışıyla medeniyetimizin köklerine inmeye çalışan her gayeye destek vermek boynumuzun borcudur. Hiçbir aksiyona girmeden sadece oturduğu yerden yapılanı eleştiren kimse tarihe iz bırakamaz.
"DERGİ ETKİN BİR YOL OYNADI"
Sebilürreşad Kültür ve Sanat Merkezi'ni maziden atiye köprü kuran önemli bir adım olarak görüyorum. Kendilerini yetiştirecek evlatlarımızın her biri geleceğin Mehmet Akif adayları olacaktır. İlk sayısı Temmuz 1908'de çıkan Sıratımüstakim Mehmet Akif'in başyazarlığında seçkin bir platforma dönüştü. Derginin adı Sebilürreşad olarak değiştirildi. Dergi etkin bir rol oynadı. Derginin misyonunu milletin birliğini, beraberliğini, kardeşliğini korumak olarak belirlediğini görüyoruz.
Medeniyet yolculuğumuzun taşlarını yaşatmak için hassas olmalıyız. Akif'in hayali olan Asım'ın neslini yaşatmak için hep birlikte daha çok çalışmalı, daha iyi mücadele etmeliyiz.
"AYNI ZAMANDA ANKARA'NIN DERGİSİ"
Sebilürreşad sadece İstanbul'un değil, Ankara'nın da dergisidir. Sevr Anlaşması imzalandığında Akif'in Kastamonu'da yaptığı bir konuşma büyük ses getirir. Aradan geçen 1 asrı süreye rağmen, Akif'in tarifleri geçerliliğini korumaktadır.
Gazi Mustafa Kemal 'Manevi cephemizin kuvvetlenmesinde Sebilürreşad'ın büyük etkisi vardır' diyerek teşekkür ediyor. 1966 yılına kadar gelen Sebilürreşad'ın 2016'da yeniden yayın hayatına girmesini takdire şayan olarak nitelendiriyorum.
"SAPKIN ADIMLARI BOŞA ÇIKARACAĞIZ"
Ülkemizin dört bir yanında gençlerimiz tarafından yürütülen kültür-sanat çalışmalarını gördükçe geleceğimize olan güvenim artıyor. Asım'ın neslini yaşatmak için hep birlikte daha çok çalışmalıyız. Gençlerimizi internetteki bir takım platformların sanal dünyalarına hapsederek, büyük medeniyet birikiminden mahrum bırakmak isteyenlere fırsat vermeyeceğiz. Çocuklarımızı inancından, kültüründen, benliğinden, ailesinden hatta cinsiyetinden koparmak isteyen küresel sapkın adımları boşa çıkaracağız.
Kendi güvenlikleri için dünyanın geri kalanını ateşe atan bunlar değil mi? Bize düşen kendi medeniyetimizin peşinden gitmek. Bu cendereden ancak böyle çıkarız. Artık kimse bu ülkede karanlığı aydınlık diye, cehaleti erdem diye pazarlayamayacak.
Kaybettiğimiz anahtarı son iki asırdır aydınlanma sandığımız yerde arıyoruz. Halbuki kaybettiğimizi sandığımız anahtar yerli yerinde duruyor. Emperyalistlerin ezdikleri sandıkları paspasın altındaki anahtarı alıp kapıyı açmak bize kalmıştır.
Sebilürreşad'ın yapmaya çalıştığı şey yüce kitabımızın içini doldurmaktır. Bize düşen kendi medeniyetimizin peşinden gitmek, kendi kavramlarını inşa etmektir.
Türkiye uzunca süre aydın despotizmi altında kalmıştır. Milletin kutsalına düşmanlığı, aydınlık kılıfı altında topluma dayatanların borusu eskisi kadar rahat ötmüyor.
Artık hiç kimse bu ülkede karanlığı aydınlık diye pazarlayamayacak, cehaleti erdem diye kazandıramayacak. Yönümüzü kendi köklerimize döndük.
- Bakan Uraloğlu: Havalimanı sayısı 60'a çıkacak
- Bakan Kacır müjdeyi verdi: Ekonomik katma değer sağlayacak
- Börekten çıkanlara inanamayacaksınız! Meşhur markanın adıyla satış yapıyordu, kıyma dışında her şey var!
- GSS prim borçları olanlar dikkat! Yılbaşında affediliyor
- Para değerlendirirken bu rotaya dikkat! Adım adım yatırım rehberi