Eylem Tok, oğlunu Amerika'ya kaçırmıştı! Acılı babanın iki talebi var: Peşin ödeyecekler

İstanbul Eyüpsultan'da 1 Mart 2024'de iddiaya göre yazar Eylem Tok’un 17 yaşındaki oğlu Timur Cihantimur, saat 23.50 sıralarında 34 EEG 06 plakalı araçla seyir halindeyken yol kenarında arıza nedeniyle park halinde bulunan 3 adet ATV tipi araca çarpmış, kaza sonucu 29 yaşındaki Oğuz Murat Aci hayatını kaybederken orada bulunan diğer kişiler yaralanmıştı.

Kazanın ardından polis ekiplerinden önce olay yerine gelen anne Eylem Tok, oğlu Timur Cihantimur'u olay yerinden kaçırmış, ekiplerce yapılan incelemeler sonucunda anne ile oğlunun ertesi gün saat 03.50 sıralarında İstanbul Havalimanı'ndan Mısır'a çıkış yaptıkları tespit edilmişti. Olaya ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma çerçevesinde ise aynı gün şüpheli Eylem Tok hakkında 'suçluyu kayırma' suçundan, şüpheli Timur Cihantimur hakkında 'bir kişinin ölümü ile birlikte birden fazla kişinin yaralanmasına neden olmak' suçundan tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarılırken, kırmızı bülten çıkarılması da talep edilmişti. Soruşturma çerçevesinde daha sonra şüphelilerin ABD'ye kaçtıkları ortaya çıkmıştı. Firari anne ve oğlu New York’ta görüntülenmişti. Kazada hayatını kaybeden Oğuz Murat Aci’nin babası Özer Aci, oğlunun ölümünün 40. gününde konuştu. 

HABERLERİNİN YAPILMAMASI KARŞILIĞI 200 BİN DOLAR DAĞITTI

Türkiye'nin iade edilmeleri için girişimlerini sürdürdüğü Eylem Tok ve oğlu ile ilgili yeni iddialar gün yüzüne çıkmaya devam ediyor. CNN TÜRK muhabiri Çağdaş Evren Şenlik de anne ve oğlu hakkında önemli bilgilere ulaştı. Şenlik, 'Eylem Tok’un ABD’de bazı basın organlarına 200 bin dolar dağıttığına dair iddia var. ABD’de bir başkası adına araba aldıkları ve gidecekleri yere bu araçla seyahat ettikleri yönünde bir iddia var. Üçüncüsü ise Timur Cihantimur’un psikolojisinin tamamen bozuk olduğu ve ABD’de online bir psikologdan tedavi aldığı yönünde.’ ifadelerini kullandı.

ACILI BABANIN İKİ TALEBİ VAR

Milliyet'te yer alan habere göre; acılı baba, T.C.’nin ailesinden iki talebi olduğunu belirterek şunları söyledi: “Bakın bugün 40 gün oldu ama kimseden hiçbir ses yok. Ne ‘Geçmiş olsun’ diyen ne de ‘Başınız sağ olsun’ diyen var. Bizi insan olarak görmediler” diyen Özer Aci “Ama eninde sonunda gelip teslim olacaklar. Ben söylediğim sözlerimin arkasındayım, onların bir lokması benim boğazımdan geçmeyecek. Ama benim 1.5 yaşında babasız kalan torunumun hakkını da onlara yedirmem, onun bedelini de ödeyecekler” ifadelerini kullandı.

‘KURU LAFA KARNIM YOK’

Acılı baba, T.C.’nin ailesinden iki talebi olduğunu belirterek şunları söyledi: “Bülent Bey’den torunumun 20 yıllık eğitim masrafını peşin alacağım, bu parayı da çocuğun hesabına yatıracağım. Giyim ve yemek masrafı da istemiyorum. Oğluna ne kadar ödemişse, torunumu da bir evladı bilsin ödesin. ‘Ben okuturum’ falan bunu kabul etmiyorum, yok öyle bir dava. Ben onlarla her yıl, okul masrafı için karşı karşıya da gelmek istemiyorum. Kuru laflara karnım tok. Ne yapılacaksa bugün yapılacak. Üç yıl, beş yıl sonra benim çocuğumu okutacak mı okutmayacak mı onu düşünemem.”

‘KİBRİNİZDE BOĞULUN, PARANIZ BATSIN’

Baba Aci, aileye tepkisini şöyle dile getirdi: “Ne olurdu çocuğu oradan oraya sürüklemeyip getirip adalete teslim etseydiler. Ailesi, ‘Bu çocuğun bir eğitim hayatı var, yapmış bir hata, cahildir’ deyip bizim acımızı neden paylaşmadı. Nereye kadar kaçacaklar. Biz takdiri ilahiye inanan insanlarız, oğlumun vadesi oraya kadarmış ama sonrasında yaşananlar vahşet, insanlık dışı davranışlar. Bu kibirle nereye kadar gidecekler. Kibir para, kibir para... Kibrinizde boğulun, paranız batsın”

İKİNCİ TALEBİ ANIT

Aci, ikinci isteğini de şöyle açıkladı: “Oğlum şu an mezarda yatıyor ama ismi hala yankılanıyor. İsminin yaşayacağı bir anıt istiyorum. 100 bin TL’lik, 200 bin TL’lik olur, bedeli beni bağlamıyor. Bunu da bana çok görmesinler. Kendi kafalarına göre de ‘Burada bunu yaptıracağım’ değil, benim istediğim yerde olacak, bu kadar hakkım da olsun.”