İsveç Konsolosluğu üzerinden yapılan yardımı açıkladı! Bakan Soylu: Benim seçimimle ne ilginiz var?
14 Mayıs seçimleriyle ilgili konuşan Bakan Soylu, 'Oy ve Ötesi' derneğinin sandıklarda anarşizme yol açtığını belirterek İsveç Konsolosluğu üzerinden yapılan yardımı açıkladı.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, TGRT Haber'de seçim gündemine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. 14 Mayıs seçim gecesiyle ilgili de konuşan Soylu, 'Yunanistan'daki PKK kampı Lavrion'dan talimat verildi. Böyle bir hadisede devreye girilmesi ve teröristlerin Türkiye'de bu karmaşıklığı sağlayabilmesi için ortaya dökülmesi talimatı var.' ifadelerini kullandı.
Bakan Soylu'nun açıklamalarından satır başları:
(Kılıçdaroğlu söylemini değiştirdi şeklinde yorumlar var. Milliyetçilik ve göçmenlik eklendi... Bu değişiklik sandığa nasıl yansır? Siz nasıl yorumlarsınız?)
Bu seçimin sonuçlarına bir bakmak lazım Bu seçim Türkiye'ye ne veriyor, dünyaya ne veriyor. Bu seçimde kim ne dedi? Seçmen kimin ne dediğine nasıl cevap verdi? Bu seçimin iki tane sonucu var. Bir Cumhurbaşkanlığına ait bir sonuç. Diğeri ise parlamentoya ait. Çünkü iki oy kullandık.
Bir kere parlamentoya ait seçimde Cumhur İttifakı 323 sandalye aldı. Özellikle seçimden önce çok zaman önce... Millet İttifakı'nın bir araya gelme sebebi olan, sebebi olduğu değerlendirilen parlamenter sisteme geri dönme anlayışını veya isteğini millet veto etti. Millet dedi ki; 'Ben böyle bir maceraya girmek istemiyorum ve ben Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni gerek başlangıç itibarıyla daha sonrasında da attığı adımlar itibarıyla dünyada yaşanan krizlerle karşı karşıya kalmamıza rağmen (pandemi, Rusya, ekonomik dalgalanmalar) ben burada burada ortaya konulan bu yönetim tarzını benimsiyorum ve buna devam ediyorum', 'Sizin öneriniz parlamenter sistemdi. Ben parlamenter sistemde zihnimde bugünkü Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni kıyas ettim, karşılardım. Ve karşılaştırdığım bu sisteme de yönelik de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni devam ettirme kararı aldım'
Meclis'te verdiği oyla. Neden Meclis'te verdiği oyla? Çünkü hükümet sisteminin değişebilmesi için parlamenter sisteme geçebilmesi için elbette anayasal değişikliğe ihtiyaç var. Bu anayasal değişiklik konusunda da bırakın çoğunluk vermeyi, var olan ittifaka azınlık bir oy vererek ona sadece Meclis'te bir denetim vermiş oldu.
"275 BİN OY DAHA VERSELERDİ..."
49,52 oy ile Cumhurbaşkanı Erdoğan, ve ondan 2 milyon 500 bin oyla Kılıçdaroğlu. Orada da millet netice ortaya koydu. 275 bin daha oy verselerdi Cumhurbaşkanı Erdoğan seçilecekti ama ikinci tura götürdü millet. Türkiye katılımıyla beraber dünyanın seçime en çok katılım sağlayan ülkesi yoktu. Demek ki Türk halkının seçime katılma konusunda endişesi söz konusu değil. Kendi iradesini ortaya koyabildi. Dünyadaki demokrasiyi kendisine rehber edinen ülkelerden çok daha büyük olgunlukla süreci yönetti Türkiye.
"CHP, PKK İLE KANDİL İLE YAKINLAŞMASININ FATURASINI GÖRDÜ"
Millet 'Ben parlamenter sistemi kabul etmiyorum' demişse cumhurbaşkanlığı seçiminde de dedi ki; 'Kuzey Irak'ta Mehmetçiği çekmek istiyorsunuz, LGBT'yi öneriyorsunuz. 15 Temmuz'un faiilerini Türkiye'nin başına getirmek istiyorsunuz. Koruculuğu kaldıracaksınız. Bunu doğru bulmuyorum' dedi.
HDP'ye oy verenlerin hepsi CHP'ye kaybı bu seçimde. Kılıçdaroğlu CHP Genel Başkanı'yken Doğu ve Güneydoğu'da bu oyu alabiliyor muydu? Hayır. Ben bunu tehlikeli bir iş birliği olarak görüyorum. HDP-PKK bandında, Kuzey Irak ve Kuzey Suriye'de Mehmetçiğimizi geri çekmek ve orayı terör devleti haline getirmeye çalışanları milletimiz reddetti.
Şimdi ikinci tura gidiyoruz. CHP PKK ile, Kandil ile yakınlaşmasının faturasını gördü. Anladığım kadarıyla yeni bir ocak teşkilatı kuracaklar. Başına da İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'nu getirecek. Yani milliyetçi-sağcı bir ocak kurma hassasiyetine girişmişler. Bunların hepsi acınası işler.
Seçimin ortasına doğru geldik. CHP ve onun bileşenleri çok net şekilde türbe ziyaretlerinden vazgeçti, daha ziyade Kandil siyasetinin önemli argümanını ortaya koydu ve bundan da çekinmediler. Murat Karayılan ne dediyse Kılıçdaroğlu aynısını söyledi.
'CHP'LİLER SEÇİM GÜNÜ TÜRKİYE'Yİ YANILTTI'
Bakanlık olarak seçimden öncesi, seçim sırası, seçim sonunda güvenlik önlemlerimiz var. Bir siyasi parti yöneticisi, belediye başkanları çıkıp 'Biz kazandık' diyerek milleti yanılttılar. Türkiye'de belki de başka olayların yaşanması için tetik mekanizması ortaya koydular. Sandıklar sayılıyor, her sandıkta CHP'li ve diğer bileşenlerinin görevlileri var. Ortada ıslak imzalı tutanaklar var.
ATİNA'DAKİ PKK KAMPINDAN 'KARIŞTIRIN' TALİMATI
Ekrem İmamoğlu'nun özür dilemesi lazım. Topluma yalan bilgiyi doğru bilgiymiş gibi verdiler. Ben hiç çıkıp açıklama yapmadım o gün ama iki belediye başkanı sorumsuz bir şekilde konuştu. Milletin iradesini beklediği bir süreç o. Çok net bir şey söyleyeyim, istihbaratımız var. O gece Yunanistan'daki PKK kampı Lavrion'dan talimat verildi. Böyle bir hadisede devreye girilmesi ve teröristlerin Türkiye'de bu karmaşıklığı sağlayabilmesi için ortaya dökülmesi talimatı var. O gece ortalığın karıştırılması için talimat verildi. Ama Türkiye o gece çok net bir tablo ortaya koydu, seçimleri demokrasi şenliğine dönüştürdü. AK Parti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan kazanırsa ortalık karıştırılacak şekildeki dayanakların alt zemini hazırlanmaya çalışıldı. Bir seçimi, milletin iradesini tehdit etmek bu.
"İSVEÇ KONSOLOSLUĞU ÜZERİNDEN YARDIM YAPILIYOR"
Sandıklarda 'Oy ve Ötesi' derneği sandıklarda anarşizme yol açıyor. Sandık başkanlarını, sandık üyelerini tehdit etmiştir. Bunlar kim tarafından fonlanıyor? Macaristan İçişleri Bakanı bana dedi ki, bizdeki seçimlere ABD ve Soros müdahale etti, kaynak aktardılar. Bu seçimde ABD Hazinesi'nden direkt olarak derneklere para geldi. Gözünüzü seveyim, dikkatli olun. Seçiminize müdahale ettirmeyin. Biliyorsunuz Biden'ın bir sözü vardı. '15 Temmuz'da darbeyle yapamadık. Neyle yapacağız? Seçimle. Muhalefetle iş birliği yapacağız ve bunu gerçekleştireceğiz.' dedi.
Peki seçim öncesi dergilerde yani tüm Fransız dergilerinde Alman dergilerinde The Economist'te hepsinede ne yayınlandı? Tayyip Erdoğan... Sanki seçime Avrupa giriyor. Seçime bizim milletimiz giriyor. Yani eskiden rahmetli Özal konuşurdu, rahmetli Demirel konuşurdu, rahmetli Erbakan konuşurdu, rahmetli Türkeş konuşurdu. Şimdi Murat Karayılan konuşuyor. Almanya'nın dergileri konuşuyor. ABD Başkanı Biden konuşuyor. Türkiye seçiminin şekli şemali değişmiş durumda. Bu bir müdahale değildir de nedir?
Hangi şartlarda seçime gittiğimizi ve hangi şartlarda milletin ne kadar sağduyulu bir karar verdiğini ifade etmek için söylüyorum birinci turda.
2023 yılında 'Oy ve Ötesi'ne İsveç konsolosluğu üzerinden 1 milyon 346 bin lira yardım yapılıyor. Yine 2023 yılında Belçika'da yine 'Oy ve Ötesi'ne 53 bin euro yardımda bulundu.
"İSVEÇ'İN BELÇİKA'NIN NE İŞİ VAR?"
Kim destekliyor bunları? Bu İsveç'in aynı zamanda Belçika'nın ne işi var Türkiye'nin seçimlerindeki bir dernekle ilgili onların seçimi denetlemesi üzerine ortaya koyacağı destekle ne ilgisi var? Bunu Türkiye'deki bütün vatandaşlarımıza sormak istiyorum. Ne ilgisi var? Biz başka ülkelerdeki dernekleri destekliyor muyuz? Veya başka ülkeler başka ülkelerdeki dernekleri desteklemekle yükümlü mü? Benim seçimimle, benim demokrasimle ne ilginiz var?
Bu aynı zamanda ülkenin milli güvenlik sorunudur. Sadece 'Oy ve Ötesi' değil bir platform kuruyor. Bu platform dışarıdan besleniyor ve dışarıdan beslenen bu platformda aynı zamanda dışarıdan para alıyor. Yine İsveç Konsolosluğu üzerinden almış. Yine 2022'de yardımcı olmuş. Yine İsveç İstanbul Başkonsolosluğu yardımda bulunmuş.
'İNCE'YE OPERASYONU CHP VE FETÖ YAPTI'
Kılıçdaroğlu'nun kimi temsil ettiği belli. Üzerinde FETÖ, Kandil, PKK, Amerikan forması var. Üçünü üst üste giyip savunuyor. Muharrem İnce'ye operasyonu kim yaptı? Her şey ortada. İnce 4 adaydan birisi. Kendi özel hayatına yönelik yalan videolarla adaylıktan çekilmesini sağlamak anti demokratik değil mi? Hani etik yasası, hani ahlak? Sizin aileniz, çocuğunuz yok mu? Bu bir FETÖ taktiğidir. Bu iş FETÖ ve CHP operasyonudur. FETÖ'nün Türkiye'de yapmadığı şey kalmadı. Kılıçdaroğlu'nun gelişi de şaibelidir. Baykal FETÖ taktiğiyle indirildi, Kılıçdaroğlu geçti.
İKİNCİ TUR TAHMİNİ
İkinci turda milletimizin bizi, Sayın Cumhurbaşkanımızı seçeceğine inanıyorum. İstanbul'da 4 gündür sahadayım, burada vatandaşı gözlemledim. İnanın sokağa çıktığımızdan itibaren insanlar etrafımızda dolaşıyor. İkinci seçimi alacağız diyor. Elbette bazı kesimlerde bizim için rehavet riski olabilir ama Tayyip Erdoğan'a oy veren seçmenin tekrar sandığa gitmesi gerek. Çünkü Erdoğan 25 yıl bu ülkeye sadakatle hizmet etti. Ülkenin gelişmesini sağladı. Etrafımızdaki tehditlerden bizi uzak tuttu. Türkiye'yi krizlere ve geleceğe dayanıklı hale getirdi. Bir önceki seçimde olduğu gibi ciddi bir oy farkıyla sayın Cumhurbaşkanımızın ipi göğüsleyeceğini düşünüyorum. Farkın daha da açılacağını düşünüyorum. Seçim sandıkta kazanılır. Seçim konusunda rehavete düşmemek gerektiğinin altını çizmek istiyorum.
SİNAN OĞAN AK PARTİ İLE GÖRÜŞECEK Mİ?
Her oy bir milli irade tecellisidir. Herkes kendi beğendiğine oy verir. Bunun üzerinde yorum yapmam doğru olmaz. Bize oy veren vermeyen herkesin oyuna talibiz. AK Parti'yle görüşüp görüşmeyeceğini bilmiyorum. Yorum yapmıyorum. Özellikle bu konularda değerlendirme yapmayı doğru bulmam.
'KILIÇDAROĞLU PKK HAVUZUNDA YÜZDÜ, FAYDA GÖRMEDİ'
Kılıçdaroğlu milliyetçi söyleme yönelmesinin sebebi şu. Kılıçdaroğlu çok girdiği ve yıkandığı PKK havuzundan bir fayda görmedi. PKK havuzunda çok yüzdü ama fayda görmedi. Şimdi nasıl kurtulacağının telaşı içinde ama bundan kurtulamaz çünkü iç içeler.
Seçimin en önemli sonuçlarından biri şu; HDP'nin yöneticileri PKK'nın tekelinde. Kandil tavır ortaya koymadan HDP adım atamaz. PKK'nın siyasi kanadıdır. Siz bunlarla ilişki içine girmişsiniz ve sonuç ne? HDP ne almış? Yüzde 13,5'la zirve yaptığı oyun hep altına düştü sonraki seçimlerde. 8,5 oya kadar gelmiş.
'KAFTANCIOĞLU'NUN YAPTIĞI BUKALEMUN SİYASETİ'
Domuz eti yemekle meşhur Kaftancıoğlu 'Apo cezasını çekecek' diyor. Bu savrulmaya şunu söylerler; 'bukalemun siyaseti.' Millet bu siyaseti tasfiye etti. Yepyeni bir alan açmaya çalışıyorlar kendilerine. Buna ben zavallılık diyorum. Toplumun tüm kesimleri bunun farkında.
SURİYELİ SIĞINMACILAR
Gönüllü olarak 553 bin göçmen gitt güvenli bölgelere. 2018'den itibaren Türkiye'deki Suriyeli sığınmacı sayısı artmıyor azalıyor. İçeride doğan çocuklara rağmen bu sayı artmıyor.
KATAR İLE ORTAK 'GÖÇMEN' PROJESİ
El Bab, Cerablus, Çobanbey bölgesinde organize sanayi bölgeleri yaptırdık ve hayatı normale döndürdük. Yeni bir projemiz var. Hedef bir milyon geri dönüş. Onurlu, güvenli geri dönüş. Burada ilk kez söylüyorum. Dün akşam Cumhurbaşkanımızla da konuşup talimat aldık. Bunu yaklaşık 1 yıldır çalışıyoruz. Toplam 240 bin konutun inşasına önümüzdeki hafta başlıyoruz. Bunun bir bölümünü Katar Vakfı yapacak, bir bölümünü diğer hayır vakıfları yapacak. Katar'la protokol nisan ayında imzalandı. Ama Rusya-Ukrayna savaşı ve deprem nedeniyle sarktı. Bunlar tamamen hayır vakıflarının ortaya koyduğu yardımlarla yapılacak. Protokol çerçevesinde 2 ya da 2,5 milyon göçmenin geri döneceğini düşünüyoruz.
'YÜZDE 70'İ GERİ DÖNMEK İSTİYOR'
Suriyelilerin yüzde 70'i ülkesine gitmek istiyor ama sadece güvenli bölge arzuları var. Türkiye bağış ve yardımlarla oranın altyapısına büyük katkılar sunuyor. 2016'dan bu yana 2 milyon 834 bin 687 düzensiz geçmenin geçişi engellendi.
BAKANLIĞA DEVAM EDECEK Mİ?
Ben milletvekiliyim. 10 gün sonra bakanlığım sona eriyor. 7 yıl görevdeydim, elimden gerekeni yaptı. Gücüm yettiğince ülkem ve milletim için gece gündüz gayret ettim. Ben cari duruma bakarım. Milletvekili yemini ettiğim andan itibaren bakanlık görevim sona erer. Milletvekili olarak da bu millete hizmet etmek benim için en büyük şereflerden bir tanesidir. Çok rahatım o konuda.
"KILIÇDAROĞLU TASFİYE EDİLECEK"
Türkiye PKK siyasetini kaldıramaz. Kandil'le yapılan ititfak yaşınamaz. Kılıçdaroğlu tasfiye edilecek. Bunu biz değil CHP kendisi yapacak. Masaya pat pat vurmasının sebebi bu. Halka karşı vuruyor. Çünkü bunlar vatandaşı bilmiyor. HDP-PKK çizgisine yanaşmak Türkiye siyaseti için değişmez bir yanılgı olacak. Kürt kardeşlerimiz bunlardan nefret ediyor. 40 yıldır bunlar bu topraklarda baskı yaptılar, demokrasi diye bir şey bırakmadılar.
Tayyip Erdoğan'ın en büyük devrimden birincisi doğu ile batıyı birleştirmesidir. Hiç kimse kendisini öteki olarak görmüyor artık. Kürt de Türk de Alevi de başı açığı başı kapalısı da görmüyor. Kim PKK ve Kandil üzerinden siyaset yaptı? Kılıçdaroğlu, Meral Akşener. CHP'liler oy vaadiyele dolandırıldık diye mahkemeye başvursalar Gelecek Partisi ve DEVA Partisi'yle ilgili hukukun konusu olurlar.
SEÇİMİN AKŞENER AÇISINDAN SONUCU
Önümüzdeki dönemde Allah nasip ederse ben Meclis'ten izleyeceğim. O tablo değişecek. O siyasi partilerin genel başkanları ve onların siyaset yapma biçimleri değişecek. PKK'ya dayalı siyaset yapan, geleceğe dair bu milletten bir yakınlık göremez. HDP'nin kendisi görmüyor zaten, sürekli oyu düşüyor.