İzmir'in gözbebeği Ege'nin incisi: Çeşme
Mavi Bayrak ödüllü altın renkli kumları, tertemiz denizi, renkli gece hayatıyla Çeşme her yıl binlerce yerli ve yabancı turisti ağırlıyor. Çeşme, İzmirlilerin hafta sonları keyifli vakit geçirmek için de uğrak noktası…
Çeşme, İzmir’in 94 kilometre batısında, kendi adını taşıyan yarımadanın en ucunda kurulmuş ve gemiciler tarafından küçük liman diye adlandırılmış. Fakat Çeşme ve civarında kaynak suları bol olduğundan, zamanla çoğalan ve buz gibi suların aktığı çeşmelerinden dolayı da yöreye Çeşme denilmiş. Çeşme tatilinizde mutlaka gezmeniz gereken yerler arasında; Alaçatı, Çeşme Marina, Çeşme Kalesi, İnkilap Caddesi, Paşa Limanı, Alaçatı Antika Pazarı, Sakız Ağacı Koruluğu, Germiyan Köyü ve Ildır Köyü yer almaktadır.
* Alaçatı: Çeşme’nin en popüler merkezlerinden biri olan Alaçatı, ilçenin simgesi. Türkiye’nin en iyi tatil noktalarından biri olan Alaçatı, renkli sokakları ile olduğu kadar aynı zamanda yel değirmenleriyle de meşhur. Alaçatı’da her zevke ve bütçeye uygun bir konaklama seçeneği var ama tercihinizi Alaçatı’nın otantik dokusuna uygun taş evlerden ve otellerden yana yaparsanız çok daha keyifli bir konaklama deneyimi yaşarsınız.
* Çeşme Kalesi: 2. Beyazıt tarafından 1508’de dikdörtgen biçiminde yaptırılan kale, 6 kulesi ve üç yanındaki hendeklerle muhteşem bir görüntü oluşturur. İlk yapıldığı zamanlarda denize sıfır olarak inşa edilen kale, zaman içerisinden denizin doldurulmasıyla daha içte kaldı. Kaleyi ziyaret ettiğinizde, kalenin önünde Büyük Türk Komutanı Kaptan-ı Derya Cezayirli Hasan Paşa’nın yanında aslanı bulunan heykeli de görülebilmektedir.
* Çiftlikköy: Sessiz ve sakin bir bölge olan Çiftlikköy, rüzgâr alan bir bölge olsa da dalgasız, berrak bir denize sahip. Sahili ve denizi kumsal olan bölgede deniz seviyesi her alanında derin değil genellikle de sığ.
* Ilıca Plajı: Türkiye’nin en çok tanınan plajlarından biridir ve 3 kilometreyi bulan uzunluğu, altın sarısı ince kumu, sığ ve berrak denizi, denizi besleyen sıcak su kaynaklarıyla, nisan ayından kasım başına kadar denize girilebilir sıcaklıktadır.
KAMP-KARAVAN KEYFİ
Büyük Liman ve Paşa Limanı koylarında bulunan kamp alanları keyifli ve eğlenceli kamp olanakları sunmaktadır. Ayrıca Antik Erythrai kentinin bulunduğu Ildırı yöresindeki doğal plajlar kamp alanları kullanıma son derece uygundur. Her yıl yüzlerce kampçı bu bölgeleri tercih etmektedir.
TARİHİ YERLER
Çeşme’de yapılan arkeolojik çalışmalar, bölgede Neolitik Çağdan itibaren yerleşim olduğunu göstermiştir. Çeşme İlçesi, Sakarya Mahallesi Bozalan Mevkiinde Neolitik; Germiyan Yalısında Kalkolitik ve Miken Dönemi; Boyalık Mevkiinde Tunç Dönemi, Bağlararası Mevkiinde Tunç Dönemi, Eski Çeşme Köyünde Beylikler ve Osmanlı Dönemi, Ildırı Köyünde, Reisdere Mahallesindeki buluntu veya kalıntıları Çeşme İlçesinin yaklaşık olarak sekiz bin yıldır yerleşime sahne olduğunu göstermiştir.
BODRUM ‘YAT BAKIM VE ONARIM HİZMETLERİNDE’ MARKALAŞIYOR
Bodrum, geçmi şten günümüze denizcilikte hep ön sıralarda olmuştur. Karyalılarla başlayan tekne yapımı bugüne kadar gelmiştir. M.Ö. 4. Yüzyıl’da dönemin en ünlü krallarından Kral Mausolous’un katkılarıyla Bodrum önemli bir yerel gemi inşa merkezi haline gelmiştir.
Binlerce yıllık tekne imalat tarihine sahip olan Bodrum, Osmanlı zamanında da tekne imalatı açısından büyük bir öneme sahiptir. Osmanlı Tersanesi Bodrum’da sektörün gelişiminde oldukça önemlidir. Dönemin Osmanlı donanmasına kalyon imal edilen bir tersane altyapısı o dönemde kurulmuş ve bu sayede tersanenin varlığı ile ustaların yetişmesinde etkili olmuştur. Bu tersane günümüzde ise Kültür ve Turizm Bakanlığının kültürel mirası olarak hala özelliğini korumaktadır. Bu miras bugün artık Bodrum’u ‘yat bakım ve onarım’ hizmetlerinde de Avrupa’da sözü geçer bir konuma getirmiştir. Yüzlerce yat ve onlarca mega yat Bodrum’daki yat bakım onarım işletmelerinde tamir edilerek diğer sektörlere kıyasla yüksek katma değerli, kilogram başına 35-40 dolar getirileri ile hizmet ihracatıyla ülkemize döviz getirisi sağlamaktadır. Bodrum ve çevresinde 500 bin metrekareden büyük çekek alanlarında 800 ton ve 60 metre ve üzeri yatlara modern tesislerde, son teknoloji boya ve kaynak sistemleri başta olmak üzere nitelikli bir organizasyonla verilen hizmette yat bağlama kapasitesi 3 binlere yaklaşmıştır. 2008’den beri durağan geçen sektör son 2 yıldır eski heyecanlı günlerine dönerek turizm sezonu ile Bodrum’da mavi yolculuğun kalbinde misafirlerini beklemektedir.
EŞSİZ DENEYİMLER SUNUYOR
Bu özelliğiyle ülkemiz denizciliğinin en büyük organizasyonu olan Bodrum Cup ahşap tekne yarışlarımızla da mavi yolculuğumuzu koruyarak geliştirmeyi sürdürüyoruz. Bu yıl 36.’sı gerçekleşecek organizasyon 21-26 Ekim 2024’te deniz tutkunlarını kucaklamak için gün sayıyor. Öyle ki, Akdeniz’de üretimi neredeyse unutulan Bodrum tırhandilleri ise, son 8 yıldır Tırhandil Cup yarışlarının katkısıyla yeniden canlandırıldı. Böylece Bodrum’da yeniden tırhandiller mavilikleri süslemeye başladı ve sayısı her geçen yıl artıyor. Yarışların başlamasıyla 10’dan fazla yeni tirhandil üretildi. Bodrum Ticaret Odası, geçmişin izinden geleceğine sahip çıkmak, geleneksel ahşap tekne imalatının merkezi olması, yetişmiş nitelikli ustalarının emanetini devam ettirmek için Bodrum Guleti ve Bodrum Tırhandili coğrafi işaret tescil çalışmaları yürüterek, Bodrum’un denizcilik geçmişinin marka değerini artırmayı hedeflemekte. Deniz-kum-güneş turizmini yeni bir çerçevede geliştiren mavi yolculuk turizmiyle 10 bin nitelikli yatağa daha sahip. Bodrum’a hep karadan bakılıyor, oysaki Bodrum denizden bakınca daha güzel ve daha anlamlı…
TURİZM EĞLENCE DEMEK
Bodrum’da turizmin gelişmesinde mavi yolculuk kadar eğlencenin önemi yadsınamaz. Bodrum’un marka değerine katkı sunan ve dünden bugüne devam eden birçok kulübümüz vardır. Bu eğlence mekanları Bodrum’da turizmin gelişmesinde büyük rol üstlenmiştir. Günümüzde ise değişen eğlence trendlerine uyum sağlayan Bodrum’da Plaj Kulüplerinin sayısı artmış, eğlence plaja taşınmıştır. Gündüz bu plajlarda başlayan eğlence, akşam Akdeniz mutfağının en güzel örneklerini sunan, dünya markası olmuş yerel restoranlarımızda devam etmektedir. Güzel bir akşam yemeğinin ardından ise kalitesi ise fark yaratan eğlence mekanları Bodrum severleri gecenin geç saatlerine kadar ağırlamaktadır. Bodrum fiyat politikasını iyi yönetebildiği ve kalitesinden ödün vermediği takdirde eğlence sektöründe 1 numara olmaya devam edecektir.
DÜNYA KENTİ MUĞLA TURİZMDE BİR BAŞKA
Halikarnas Balıkçısı’nın, “Başka yerlerde ölüp nur içinde yatılacağına, Muğla’da nur içinde yaşanır” diyerek anlattığı şehir Muğla; doğal ve eşsiz güzellikleri ile turizmde, tarımda, sanatta, kültürde Türkiye’nin ve dünyanın söz sahibi kentlerinden biri olarak dikkat çekiyor.
Bin 480 kilometre ile Türkiye’nin en uzun kıyı şeridine sahip ili olan Muğla 13 bin 247 kilometrekare yüzölçümüne sahip. Coğrafi yapısı, konumu ve tarihi dokusu, turizmde marka ilçeleri ile Türkiye turizminde İstanbul ve Antalya’dan sonra en çok ziyaretçinin ağırlandığı şehir Muğla...
TURKUAZ SULAR VE YAMAÇ PARAŞÜTÜ
Tatil rotalarına Bodrum, Marmaris, Fethiye, Datça, Milas gibi destinasyonlar damgasını vururken bununla birlikte Ortaca, Köyceğiz, Dalaman, Yatağan, Kavaklıdere, Seydikemer, Ula ve Menteşe gibi ilçelerde de doğal ve kültürel zenginlikler keşfedilmeyi bekliyor. Bodrum tarihi Bodrum Kalesi ve canlı gece hayatıyla bilinirken, Marmaris, marinası ve su sporlarıyla öne çıkıyor. Fethiye'de Ölüdeniz'in eşsiz turkuaz suları ve Babadağ'dan yapılan yamaç paraşütü yerli ve yabancı misafirlere unutulmaz deneyimler sunuyor. Datça ise sakin atmosferi ve berrak deniziyle huzur arayanlar için ideal bir turizm merkezi. Köyceğiz’in tertemiz havası, Ortaca’nın dünyaca ünlü Caretta Carettaları, Ula’nın Gökovası ve Menteşe’de 400’e yakın tescilli yapı bulunan Saburhane mahallesi farklılık arayanlar için önemli destinasyonlar.
BÜYÜLEYİCİ TARİHİ ROTALAR
Muğla, tarih ve kültür meraklıları için de birçok ören yerine ev sahipliği yapıyor. Antik Karia kenti Knidos, görkemli tiyatrosu ve denize nazır konumuyla büyüleyici bir antik kent. Labranda ve Euromos antik kentleri, tarih severler için önemli duraklar olmakla birlikte, Yatağan’da bulunan Gladyatörler Kenti olarak da bilinen Stratonikeia antik kenti ve bu kentin kutsal alanı olan Lagina da keşfedilmeyi bekleyen ören yerlerinden. Ayrıca, Dalyan'daki Kaunos Antik Kenti ve Likya Kaya Mezarları ziyaretçilerine geçmişe yolculuk yapma fırsatı sunarken, Seydikemer ilçesinde bulunan Saklıkent Kanyonu, doğa yürüyüşleri ve serinletici sularıyla macera arayanların gözdesi.
ZENGİN BİR MUTFAK
Muğla mutfağı da keşfedilmeye değer bir zenginlik. Bölgenin zeytinyağlıları, deniz ürünleri ve ot yemekleri lezzet rotalarını oluşturuyor. Bodrum'un kabak çiçeği dolması, Milas'ın zeytinyağlı enginarı, Dalyan'ın mavi yengeci, tadılması gereken lezzetler arasında. Fethiye'de balık pazarında taze deniz ürünlerini seçip pişirtilebilir, Gökova'da muhteşem gün batımı izlenirken yerel mezelerle keyif yapılabilir. Muğla'nın en güzel koy ve plajları arasında Göcek koyları, Akyaka'nın Azmak Nehri, Kabak Koyu ve Turunç Plajı sayılabilir. Bu eşsiz doğa harikaları, berrak suları ve huzurlu atmosferiyle gelen ziyaretçilerine eşsiz deneyimler yaşatıyor. Tüm bu güzellikleri ile Muğla sadece yaz aylarında değil 12 ay misafirlerini ağırlayabilecek potansiyelde bir şehir. Muğla deniz, kum, güneş turizmi yanında kültür, sağlık, spor, agro ve diğer turizm başlıklarında da çok iddialı bir şehir.
‘DÜNYA KENTİ’ VİZYONU
Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, Dünya Kenti Muğla vizyonuyla Muğla’yı turizmin başkenti yapmak için tüm paydaşlarla birlikte hareket ettiklerini, hemen Turizm Araştırma ve Strateji Geliştirme Platformu’nu kurduklarını söyledi. Başkan Aras, “Dünya Kenti Muğla vizyonu ile turizmi bir bütün olarak ele alıyoruz. Turizm, kültür, doğa, sağlık, spor, gastronomi ile çok yönlü bir alan. Turizm; kentin altyapısından mimarisine toplu ulaşımından trafiğine, çevresinden estetiğine kadar her alanıyla yakından ilgili bir sektör. Muğlamızı da bir bütün olarak paydaşlarımızın fikirlerini alarak tanıtmak için yola çıktık. Turizm fuarlarında tüm ilçelerimizle birlikte Muğlamızı katılımcılara anlatacağız. Antik kentlerimizi ziyarete gelen yerli ve yabancı misafirlerimiz aynı zamanda Muğla gastronomisiyle de tanışacak. Dünya Kenti Muğla vizyonumuzla şehrimizi turizmin başkenti yapacağız” diye konuştu.
BENZERSİZ MAVİYLE MUHTEŞEM BULUŞMA
Muhteşem manzarası, şık odaları, yeme-içme alanları ve kaliteli hizmet anlayışıyla ihtişam ve konforu her yönden hissettirecek Swissotel Resort&Spa Çeşme, yaz tatili için ideal bir kaçış noktası sunuyor
Ilıca Koyu’nda kapılarını açan Swissotel Resort&Spa Çeşme, tamamı akıllı teknolojiyle donatılmış, deniz ve bahçe manzarası ile 18’i suit olmak üzere özenle tasarlanmış 248 oda bulunuyor.
“ÇEŞME’YE YAKIŞIR BİR TASARIM”
Dilek Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Bilal Dilek, “Swissotel Resort&Spa Çeşme’nin benzersiz güzelliğine yakışır bir şekilde tasarlanmış ve bölgede fark yaratacağına olan inancımızla tamamlanan bir projedir. Kaliteli hizmet politikamızla, doğayı koruyarak daha iyi bir geleceğe yatırım yapma misyonunu benimseyen bir holding olarak, Accor’un premium segment markası Swissotel gibi değerli bir projenin yatırımcısı olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Otelimiz yoğun bir talep ile karşılaşıyor ve bu talebin yıl boyunca devam edeceğine inanıyoruz” dedi.
‘RUHUNUZU YENİLEYİN’
Otelin Ilıca’nın eşsiz doğal güzellikleri ile canlandırıcı, şifalı termal kaynakları ve zeytin ağaçlarının dinginliği ile misafirlerine eşsiz bir tatil deneyimi vadettiğini belirten Dilek, “Swissotel’in imza markası olan Pürovel Spa&Sport; zengin mineralli termal suları ve İsviçre’nin seçkin esansiyel yağlarını bir araya getirerek, bedeni canlandırmanın ötesine geçen, ruhu derinlemesine yenileyen eşsiz bir SPA deneyim sunuyor. Tüm mevsimlere uygun spor alanları, aktif ve sağlıklı bir yaşam tarzını benimsemek isteyenlere birçok seçenek sunarken, 10 özel bakım odası ve termal havuzları ile misafirlerine hayal gibi bir deneyim vadediyor” diye konuştu.
GÜNEYDOĞU’DAN EGE’YE
Tatil anlayışına yeni bir boyut kazandıran Swissotel Resort & Spa, Çeşme’de Hamdi Restoran ile buluştu ve kaliteli hizmetine yöresel lezzetleri ekledi. Güneydoğu sofrasının eşsiz lezzetlerini İstanbul’a başarı ile taşıyan Hamdi Usta, benzersiz lezzetteki kebaplarını yöresel hazırlanış biçimlerini koruyarak Çeşmelilere sundu. 250 kişilik misafir ağırlama kapasitesi ve kaliteli hizmetiyle Hamdi Restoran, 4’üncü şubesini Swissotel Resort&Spa Çeşme’de açtı.
‘DÜNYA MUTFAĞINDAN FARKLI SUNUMLAR
Dünya mutfağının akıllara gelen önemli lezzetlerini bir araya getiren otelin misafirlerine sunduğu özel menüleri ile de dikkat çektiğini vurgulayan Dilek, “Yöresel tatlardan dünya lezzetlerine kadar zengin gastronomi seçkilerini usta şeflerin ellerinden deneyimleme fırsatı sunan otel, seçkin menüleri ile misafirleri ile buluşturuyor” dedi. Ilıca’nın yeni gözdesi Swissôtel Resort & Spa Çeşme, kendi markası Noida Sushi Asian Cuisine Lounge’ı da otel bünyesinde hizmete sunuyor. Bilal Dilek, “Hamdi Restoran’da kebap, Noida ise suşi ağırlıklı bir restoran oluğu için yine kendi markalarımızdan biri olan Bellâ Tavola’da İtalyan ağırlıklı bir çalışma yapmaya karar verdik. İtalyan konsepti, sıcak ve samimi bir mutfak olduğu için her şeyiyle Türk damak tadına çok uygun. Bellâ Tavola gündüzleri bizim ana restoranımız olarak hizmet verirken, akşamları da fine dining konseptinde servis veriyor” ifadelerini kullandı.
İZMİR’E LEZZET KATIYOR
Temelleri Rusya’da atılan, İran’da büyüyüp gelişen ve Hatay’da bir marka haline gelen Petek Pastanesi, Bayraklı ve Karşıyaka’daki iki şubesi ile İzmir’e lezzet katıyor. Çamlıheşinli Hasan Usta’nın temellerini attığı Petek Pastanesi’nde hizmet bayrağı dördüncü kuşakta. Babası Bayram Alpagül ile çalışan Kudret Alpagül, Akdeniz Bölgesi dışındaki ilk şubelerini neden İzmir’de açtıklarını şöyle açıkladı: “Soğuk zincir künefe satışımıza ilk şehir dışı olarak İzmir’de başladık ve süreci genişlettik. Künefe dışındaki diğer ürünlerdeki taleplerin artması ile İzmir’de üretim merkezi kurmak için bizleri teşvik etti. 1 Haziran 2021 tarihinde Karşıyaka’daki şubemizi, 23 Mayıs 2022’de Bayraklı şubemizi açtık.”
ŞUBELER ARTACAK
Gördükleri büyük ilgi karşısında İzmir’deki şube sayısını artırmayı planladıklarını belirten Alpagül, “İzmirliler bizi gayet güzel karşıladı, çıkan ürünler çok beğeniliyor. Yapılan misafir analizlerinde memnuniyet sonuçlarımız sürekli artıyor. Yaklaşık 850 adet kendimize ait reçetelerimizle üretilen ürünlerimiz mevcut. İzmir’in meşhur boyozunu kendi deneyimlerimizle harmanlayarak Petek özel böreğin üretimini gerçekleştirdik” diye konuştu. Özel siparişle kişiye özel üretim yaptıklarını da vurgulayan Alpagül, “Ana kuruluş sebebimiz de zaten budur. Misafirlerimize özel üretim yapıp, onların mutluluğunu artırıyoruz. Hatay’ın yöresel ürünlerini üreten, doğal hammaddelere özen gösteren bir işletme olduğumuzu göz önünde bulundurursak güzel İzmir’e lezzet katmaya geldiğimizi rahatlıkla söyleyebilirim” dedi.
FOTOĞRAF TUTKUNLARI MARATONDA BULUŞTU
Alaçatı Turizm Derneği ve İzmir Fotoğraf Sanatı Derneği’nce (İFOD) düzenlenen ‘Alaçatı Ulusal Fotoğrafçılar Maratonu 2024’, Polisan Kansai Boya’nın ana sponsorluğu ve Çeşme Belediyesi’nin desteği ile Alaçatı’da gerçekleşti. Fotoğraf tutkunlarına Alaçatı’nın doğal güzelliklerini ve kültürel mirasını fotoğraflarla belgeleme fırsatı sunan maratona Türkiye’nin dört bir yanından fotoğraf tutkunları yoğun ilgi gösterdi. Alaçatı köyünden Germiyan’a, Çeşme Marina’dan Ovacık bağlarına, sörf koylarından camilere ve hamamlara kadar çeşitli mekanlarda fotoğraf çeken katılımcılar, Alaçatı’nın tarihi taş evlerini ve renkli sokaklarını ölümsüzleştirdi. Yarışmada derece girenler ödüllendirildi.
ALAÇATI’NIN VAZGEÇİLMEZİ
ile Limon Köyiçi, açıldığı günden bu yana Alaçatı’nın vazgeçilmez mekânları arasında yer alıyor. Kaliteli müzik ve lezzetli yemekleri bir araya getirerek her sezona damgasını vuran Limon Köyiçi, 8’inci yılında da yaza hazır… Mutfağı ile birçok ödül alan Limon Köyiçi’nin Ödüllü Şefi Eyüp Gül, bu senenin seçkin ve özel yemekleri ile Alaçatı’ya yine damga vurmaya hazırlanıyor. Aynı zamanda eğlencesi ile de iddialı olan Limon Köyiçi konuklarına DJ Yiğit Özdemir’in eskiden yeniye sentezlenmiş müzik listesi ile eğlenceli geceler yaşatıyor. Ege’nin taş örülü mimarisiyle, kendine özgü atmosferiyle diğer mekânlardan ayrılan Limon Köyiçi, ünlü isimlerin de her daim ilgisini çekiyor. Mekanın ortaklarından başarılı işletmeci Yasin Becek, markanın başarısını ekip çalışmasına bağlayarak şöyle dedi: “Bizi farklı kılan tek şey birbirimize bağlılığımız. Eğlenerek çalışmak bizim en büyük özelliğimiz. Alaçatı’ya değer katan bir markayız.”
FARKLI BİR DERYADA GEZİNTİ: MARMARİS
Muhteşem çam ormanlarıyla kaplı dağ manzarasıyla büyüleyen Marmaris’in denizi ise sizi alıp rüya gibi bir yolculuğa çıkarıyor. Marmaris, doğası, plajları, koyları, antik kentleri, birbirinden güzel tatil beldeleri ve köyleri ile herkesin gözdesi olmaya devam ediyor.
Yaz turizminin merkezlerinden biri olan Marmaris’te birbirinden güzel koylar ve eşsiz tarihi yapılar bulunmakta. Tüm bu güzelliklerinin yanında hareketli ve canlı akşamlarıyla ünlü Marmaris’te gezilecek birçok yer mevcut. Muğla’nın 13 ilçesinden biri olan Marmaris, Kanuni Sultan Süleyman’ın kalesine ve çekici Arnavut kaldırımlarıyla kaplanmış eski araziye ev sahipliği yapıyor.
İşte Marmaris denince olmazsa olmazlar arasındaki gidilecek, görülecek yerler:
Marmaris Kalesi: Kalenin ilk olarak İyonlar döneminde (M.Ö. 1044) yapıldığına ve sonrasında da Büyük İskender döneminde yenilendiğine inanılıyor. Marmaris Kalesi, Kanuni Sultan Süleyman döneminde, 1522 Rodos seferi öncesinde tekrar yenilenmiş ve genişletilmiş. Son olarak kale 1980-1990 arasında restore edilerek 1991’de müze haline getirilmiş. Kalede toplam 18 adet oda, bir çeşme ve ark bulunmakta. Kalenin 7 kapalı alanı var. Bunlardan ikisi arkeoloji salonu ve 1 tanesi de etnografya salonu olarak düzenlenmiş durumda. Kalan bölümler ise sanat galerisi ve depo olarak kullanılmakta.
Marmaris Arkeoloji Müzesi: Marmaris Kalesi içinde yer almakta. Kalenin 1980- 1990 arasındaki restorasyonu sonrasında alan 1991’de müze olarak hizmete girmiş. Müzenin Arkeoloji bölümünde Helenistik, Roma ve Bizans dönemine ait amfora parçalar ile Knidos, Hisarönü ve Burgaz bölgelerinde yapılan kazılarda bulunan çömlek ve cam işi eşyalar, sikke ve süs eşyaları sergilenmekte. Müzenin Etnografya bölümünde ise Osmanlı dönemine ait dokuma işleri, kilim, mobilya, bakır mutfak gereçleri, silahlar ve süs eşyaları sergilenmekte.
Amos Antik Kenti: Turunç Köyü’nden bir saatlik yürüme mesafesinde yer alan Marmaris’in az bilinen antik kentlerinden birisi olan Amos’ta surlarla çevrili tiyatro, tapınak ve heykel kalıntıları bulunmaktadır. Kent, deniz ticareti açısından stratejik bir konuma sahip olup, Rodos ve diğer Ege adalarıyla aktif bir ticaret ağına bağlıydı. Ayrıca Amos, Knidos Antik Kenti’ne de yakın bir konumda yer almaktadır.
Fosforlu Mağara: Marmaris’in Cennet Adası üstünde yer alan Fosforlu Mağara turistlerin en çok ziyaret ettiği yerlerden birisidir. Denizin rengi mağaraya yansımaktadır. Bu sebepten de ismi Fosforlu Mağara’dır.
Turunç Plajı: Muhteşem doğası, otelleri ve restoranlarıyla ziyaretçilerini büyüleyici imkanlar sunmakta. Turunç Koyu mavi bayraklı plaj statüsünde. Yani deniz ve plajlar temiz ve berrak. Yatlar için gerekli sahil kolaylıkları da mevcut. Turunç’ta diğer bir aktivite ise dalış. Sualtı ortamı çok güzel ve berrak. Kayalık alanların ve sualtı mağaralarının çokluğu sebebiyle popüler dalış noktalarından birisi Turunç.
İçmeler Plajı: İçmeler, Marmaris’in en popüler yeri. Özellikle konaklama ve plaj imkanı sayesinde Marmaris’e en yakın ve tercih edilen yerleşim birimi. Marmaris ve İçmeler ayrılmaz birer parça gibidir. Doğa ve deniz muhteşem. Karşıda adacıkları, çevrede ormanlarla kaplı yüksek tepeleri ile tatilcilere güzel bir dinlence keyfi sunmakta.
Marmaris Halk Plajı: Marmaris Halk Plajı, Marmaris’in merkezinde başlar ve daha sonra Uzunyalı plajı ile birleşir. Gün içinde sıcaktan bunaldığınızda Marmaris’te en kolay denize girilebilecek plaj.
Kleopatra Plajı: Kleopatra Plajı, turistik ve mutlaka görülmesi gereken yerlerdendir. Bölge altın sarısı kumsalı ve denizi ile meşhur. Plaj aynı zamanda Kleopatra Plajı olarak adlandırılmakta.
Cennet Adası Plajı: Cennet Adası’nda manzara muhteşem. Ada çevresinde çok sayıda güzel restoran ve cafe bulunmakta. Cennet Adası yüzmek için de çok ideal. Adada sıkılmadan tam bir gün geçirebilirsiniz.
Uzunyalı Plajı: Plaj boyunca yürüyüş yolları bulunmakta ve plaj arka kesiminde çok sayıda kaliteli restoran ve cafeler tatilcilere hizmet sunmakta.
BU KÖYDE HUZUR DOLU TATİL VAR
Gümüldür’de çam ağaçları arasında, yeşilin denizle buluştuğu noktadaki Denizatı Tatil Köyü, her yıl Mayıs-Ekim arasında misafirlerini ağırlıyor. İzmir’e 45 dakikalık mesafedeki Denizatı’nın Mavi Bayraklı denizi ve geniş, tertemiz kumsalında yaz günlerinin keyfini çıkarabilir; yüz yıllık çamların gölgesinde dinlenebilir, isterseniz açık hava termal havuzunda rahatlatıcı etkiyi deneyimleyebilirsiniz. Gün boyunca ister gölgede dinlenin ister animasyon ekibiyle çeşitli spor aktivitelerine katılın. Gece de animasyon şovlarıyla dans, müzik ve eğlencenin tadına varın.
UNUTULMAZ ANILARIN ADRESİ
Türkiye’nin en hızlı gelişen Menderes ilçesinin sahil bandında Gümüldür’de bulunan Cactus Hotels Club Yalı Resort ve Club Cactus Paradise Otelleri, denize sıfır konumları, bölgenin en yeşil, yürüyüşlere uygun ahçeleri ile konaklamalarda ön plana çıkıyor. Cactus Hotels Club Yalı Resort, Club Cactus Paradise ve Yalı Castle Aquapark, uluslararası açık büfe restoranları, balık restoranları, İtalyan restoranları, Türk Mutfağı restoranları ile misafirlerinin damak tadına da önem veriyor. Oyunlar ve spor aktiviteleriyle unutulmaz bir tatil sunuyor.
TURKUAZ KOYLARDA EGE’NİN SERİNLİĞİ
Ege Bölgesi’nde bulunan ve Muğla’ya bağlı olan Bodrum, Güllük ve Gökova körfezleri arasında yer alan bir yarımada. Kuzeybatı, batı ve güney tarafında Ege Denizi ile çevrelenen Bodrum, doğuda ise Milas ile komşu. Deniz, kum, güneş, eğlence, doğa, tarih, lezzetli yemekler ve yüzde yüz huzur! Bodrum’da masmavi koyların tadını doyasıya çıkarabilirsiniz. Yarımada; temiz denizi ve plajları, her bütçeye uygun tesisleri, gece hayatı, spor olanakları, konserleri ve sunduğu sayısız etkinlikle unutulmaz bir tatili garantiliyor.
YELKENLER FORA
Farklı koylarda denize girmek ve her gün başka bir plajı deneyimlemek istiyorsanız tekne turuna katılabilirsiniz. Akvaryum Koyu, Sedir Adası, Poyraz Koyu, Karaada, Meteor, Tavşan Burnu gibi doğa harikası noktalarda yüzme molası vererek tatilinizi unutulmaz kılabilirsiniz. Rüzgarın durumuna göre; dünyaca ünlü ve deniz suyunun rengiyle ünlenmiş Orak Adası ve Yalıçiftlik tarafına yelken açmak da iyi bir fikir olabilir.
TARİH VE KÜLTÜR İÇ İÇE
1406-1522 arasında Saint Jean Şövalyeleri tarafından inşa edilen Bodrum Kalesi’nde Fransız, İtalyan, İngiliz, Alman ve İspanyol kuleleri bulunuyor. İki liman arasındaki kayalık bir alana kurulu Bodrum Kalesi içinde, Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi yer alıyor. Karya Dönemi’nde önemli bir ticaret yolu olan Leleg Yolu doğa turizmine açıldı ve mükemmel manzaralar eşliğinde, ormanın içinde yürüyüş yapabileceğiniz farklı seviyelerde parkurlar haline geldi. Konacık’taki Pedasa Antik Kent kalıntılarını gezdikten sonra Leleg Yolu oklarını takip ederek ve yönlendirmelere uyarak güvenli bir hiking deneyimi gerçekleştirebilirsiniz.
MAVİ BAYRAKLI PLAJLARDAN TARİHİN İZLERİNE YOLCULUK
Mavi bayraklı plajları, yemyeşil ormanları, temiz havası ve masmavi denizi ile Kuşadası, hem yerli hem de yabancı turistlerin gözde yaz tatili yerleri arasında.
Türkiye’nin en önemli turizm merkezlerinden biri olan Aydın’ın Kuşadası ilçesinin nüfusu yaz mevsiminde yerli ve yabancı turistlerden gördüğü ilgi sayesinde 2 milyona kadar çıkıyor. Aynı zamanda Türkiye’nin en büyük 3’üncü limanı olan Kuşadası uygun konum ve coğrafi koşulları ile uluslararası gemi turizminde önemli paya sahip. Bölgede bulunan milli parkların sayısı oldukça fazla ve bu milli parklarda bolca oksijen soluyup yüzlerce kuş çeşidi görebilir ve bu eşsiz güzelliğin, cıvıltıların içinde düzenlenen bisiklet, trekking turları ve çeşitli aktivitelere katılabilirsiniz.
SAKiN VE HUZURLU DAVUTLAR
Yılın dört mevsimi boyunca Ege Bölgesi’nin atmosferini yaşayabileceğiniz keyifli bir belde olan Davutlar, tam anlamıyla bir Ege kasabası tanımını karşılasa da sahip olduğu imkan ve olanaklarla birlikte adeta küçük bir ilçe haline gelmiş. Yıl boyunca açık olan ve alışverişinizi yapabileceğiniz süpermarketler, yol boyunca uzanan mağazalar, dükkanlar ve halk pazarları ile dört mevsim boyunca Davutlar’da harika bir hayat planlamaya başlayabilirsiniz. Sakin, huzurlu ve tamamen doğal ortamı ile insanları büyüleyen bir Ege kasabası hayatı sizleri bekliyor. Davutlar denilince akla gelen en önemli noktalardan birisi kuşkusuz Güzelçamlı’ya kadar uzanan Sevgi Plajı’dır. Yıl boyunca açık restoranlar, kafeler ve büfelerin yanı sıra küçük bir yat limanı da Davutlar sahilinde bulunmaktadır. Piknik ve kamp alanlarının bulunduğu bu plajda uzanırken Samos ve Dilek Yarımadası manzaraları sizlere eşlik ediyor olacak. Sabah sakin saatlerde deniz şeridinde yürüyüş yaptıktan sonra kahvaltınız için fırından taze bir ekmek ve çiftçi tezgahlarından organik ürünler almak; Davutlar için harika sabah rutinlerinden bir tanesi. Bölgede bulunan at çiftlikleri, organik halk pazarları, ağaçlar altındaki piknik alanları ve yemyeşil yürüyüş yolları ile doğa ile iç içe bir yaşam sizleri bekliyor olacak. Kuşadası’nda ayrıca gezip görebileceğiniz farklı destinasyonlar da bulunuyor:
Yedi Uyuyanlar Mağarası: Burası hem İslam dininde, hem Hristiyanlıkta söz edilen Yedi Uyuyanlar -ya da Yedi Uyurlar- hikâyesindeki yedi gencin uyuduğu mağara olarak bilinir. Farklı kaynaklarda anlatılan efsaneye göre M.S. 250 civarında İmparator Decius zamanında yaşayan yedi Hıristiyan genç, imparatorun tanrılaştırıldığı tapınağa kurban sunmayı reddeder ve ölüm tehdidi alınca bir mağaraya sığınırlar. Hükümdar mağaranın girişine duvar örülmesini emreder. Yedi Uyurlar bir süre sonra uykuya dalar. Gençler uyanır ve her şeyden habersiz olarak yiyecek almak için kente giderler. Bir fırından ekmek almak isteyen Yemliha eski parayı verince artık Decius’un (249- 251) değil II. Theodosius’un zamanında (408-450) olduklarını ve arkadaşlarıyla yalnız bir gece değil, 200 sene boyunca uyuduklarını öğrenir. Hıristiyanlık Roma İmparatorluğu’nun her yanında yaygınlaşmıştır artık. Yemliha mağaraya geri dönüp durumu anlatınca, tüm arkadaşlar tekrar uyumaya karar verir ve bir daha uyanmazla
Artemis Tapınağı: Artemis Tapınağı, (Yunanca: Artemision; Latince: Artemisium) aynı zamanda Diana Tapınağı olarak da bilinir. Dünyanın yedi harikasından biri sayılan tapınaktan geriye bugün sadece bir iki mermer parçası kalmıştır. Türkiye’deki antik kent Selçuk’ta bulunmaktadır.
Efes Antik Kenti: Efes (Yunanca: Ephesos), Anadolu’nun batı kıyısında, bugünkü İzmir ilinin Selçuk ilçesi sınırları içerisinde bulunan, daha sonra önemli bir Roma kenti olan antik bir Yunan kentiydi. 1994’te UNESCO tarafından Dünya Mirası Geçici Listesi’ne dahil edilen Efes, 2015’te de Dünya Mirası olarak tescil edildi.
Long Beach: Kumluk ve berrak denizin tadını sonuna kadar çıkarabilir; deniz kayağı, parasailing ve jet ski gibi su sporları yapabilirsiniz.
Kadınlar Denizi Plajı: Adını zamanında zeytin toplayan kadınların denize girip serinlemek için burayı kullanmasından almış olan plajın, şimdiki misafirleri artık sadece kadınlar değil. Mavi bayraklı olan plaj, genellikle dalgasız ve durgun bir denize sahip.
Sevgi Plajı: Sevgi Plajı, Okaliptüs ağaçlarının altında uzanan, ve mis gibi kokularıyla size kendinizi müthiş hissettiren bir kumsal. Bir ucu Güzelçamlı Ulusal Parkı’na, bir ucu Yavansu Mahallesi’ne kadar uzanan plajın; koşu yapabileceğiniz veya bisiklete binebileceğiniz yolları bulunuyor.
HER BÜTÇEYE UYGUN TATİL SEÇENEKLERİ
Geniş plajları ve mavi bayraklı koylarıyla dikkatleri üzerine toplayan İzmir Gümüldür; sadece yazın ziyaret edilecek turistik bir belde olmakla kalmıyor. Bütün dünyada ünlü olan Gümüldür; turunç kokulu sıcacık sokaklarıyla insanı büyüleyen bir atmosfer yaratıyor.
Özdere’ye sadece 17 kilometre uzaklıktaki İzmir’in Gümüldür beldesi, kilometrelerce uzanan plajları ve antik hazineleri ile keyifli bir günlük gezi yapmak için ideal. Temiz denizi ve muhteşem doğası nedeni ile her sene yerli ve yabancı turistlerin uğrak noktası olmakta. Burada her bütçeye uygun tatil seçenekleri bulmak mümkün.
AKTİVİTELER VE TEKNE GEZİLERİ
Gümüldür Mahallesi’ndeki Gümüldür Plajı, mavi bayraklı bir halk plajıdır. Tamamen ücretsiz olan bu plaj, özellikle hafta sonları günübirlik ziyaretçileri ağırlıyor. Plajda yazlık sitelere ait şemsiye ve duş gibi imkanlar mevcut. Özdere’de bulunan Girintili Çıkıntılı Koylar ise tarih boyunca korsanlar tarafından kullanılmış. Buradaki Doğan Bey körfezinde yer alan Çıfıt Kalesi, Korsan Kalesi ismi ile de bilinmekte. Mitolojik kahramanlar olan Zeus, Kybele, Artemis, Apollon’un da burada yaşadığı düşünülmekte. Bunun yanında bölgede çok fazla tarihi mekan da bulunmakta. Özdere yeşillikleri bol bir tatil beldesidir. Bu nedenle yapılacak pek çok aktivite bulunmaktadır. Piknik yapabileceğiniz, denize girebileceğiniz pek çok alan vardır. Zindancık, Göl yatağı, Koru, kuyu bükü koyları bunlardan birkaçıdır. Özdere’de oldukça güzel plajlar da bulunmaktadır. Burada tekneler ile geziler de düzenlenmektedir.
PLAJLAR VE MİLLİ PARKLAR
Efes, Claros, Notiobn, Lebedos, Teos Antik kentleri gezebileceğiniz tarihi yerlerden… Kalemlik Milli Parkı: Özdere beldesinin Çukuraltı Mahallesinde yer alır. Yaklaşık 40 hektarlık bir alanda bulunur. Bu alan Seferihisar ile Davutlar arasında yaklaşık 100 kilometre uzunluğa sahip bir alan içerisinde yer almakta. Özdere Halk Plajı: Özel toprak ve iklim yapısı ile dikkat çekmektedir. Burada kızılçam ile meşe ağaçları sıklıkla bulunmaktadır. Bazı bölgelerde bulunan kayalıklar da dikkat çekmektedir. Parkın içerisinde yeme içme mekanları, dinlenme tesisleri, soyunma kabinleri, duş, otopark, tuvalet bulunmaktadır. Çukuraltı Plajı: Yaklaşık 250 metre uzunluğa sahiptir. Özdere merkeze yaklaşık 2 kilometre uzaklıkta bulunur. Deniz burada 10 metre derinliğe kadar ulaşabilmektedir. Özdere plajı, halka açık bir plajdır. Mavi bayraklı plajlar arasında yer almaktadır. Maydanoz Koyu: Ahmetbeyli beldesine yaklaşık olarak 2 km uzakta yer alır. Denizi sığ olması ile bilinir. Taşlık bir yapıdadır. Manzarası oldukça güzeldir. Özellikle nisan ve ekim aylarında pek çok kişi tarafından ziyaret edilmektedir.
SEZONA HAZIRLIK SÜRÜYOR
Marmaris, 2024 yaz turizm sezonuna tüm ihtişamıyla merhaba demeye hazırlanıyor. Bölgenin önde gelen otellerinden Elegance Hotels’in Müdürü Okan Ünal, sezon hazırlıklarına ve turizm beklentilerine dair, “Özellikle misafir memnuniyetini artırmak amacıyla hizmet kalitemizi yükseltmek ve çeşitli yenilikler yapmak için çalıştık. Doğal güzelliklerimizi ve kültürel zenginliklerimizi daha iyi tanıtmak için yeni etkinlikler ve aktiviteler planladık. Misafirlerimiz, otelimizin özel plajında Akdeniz’in tadını çıkarırken, doğanın güzellikleriyle iç içe olabilecekler.
ERKEN REZERVASYONLA EŞSİZ BİR TATİL KEYFİ
Yediyol Holding’in bünyesinde yer alan Seven For Life Thermal Hotel; Kuşadası’nda mistik tasarımı, zamanın ötesinde mimarisi ve sürdürülebilir işletme yaklaşımı ile dikkatleri üzerine çekiyor. Açık ve kapalı termal havuzlar, kadınlara özel kapalı termal havuz, spa ve sauna, Türk hamamı ve masaj salonları ile konukların dinlenme ve yenilenme ihtiyaçlarını karşılıyor. Otel, 12 ay boyunca dört mevsim hizmet vererek misafirlerin herhangi bir zamanda bu eşsiz deneyimi yaşamalarını sağlıyor. Otel, misafirlerine geniş ve konforlu King Suite’te ayrıcalıklı bir konaklama deneyimi sunuyor. Şık ve modern tasarımı ile jakuzili suit misafirler için ev konforunda bir deneyim yaratmakta.