Kılıçdaroğlu: Orantısız güç kullanıldı
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Furkan Vakfı'nı sever sevmezsiniz. Orantısız güç kullanıldı. Cumhuriyet tarihinde ilk kez başörtülü kadınlar böyle ağır bir zulümle karşı karşıya kaldılar" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM'de partisinin grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu, gösteri yapmanın, hak aramanın her demokraside olması gereken temel kurallardan birisi olduğunu söyledi.
Anayasa'nın 34'üncü maddesinde 'Herkes, önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir' ifadesinin yer aldığını hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Furkan Vakfı'nı seversiniz sevmezsiniz. Orantısız güç kullanıldı. Cumhuriyet tarihinde ilk kez başörtülü kadınlar böyle ağır bir zulümle karşıya kaldılar. Buradan onlara da söz veriyorum; iktidarımızda göreceksiniz, herkesin düşüncesine, inancına, kimliğine, yaşam tarzına saygı göstereceğiz. Herkes yasal ölçülerde gösterisini yapacaktır" dedi.
'POLİS KARDEŞLERİM BENİ ÇOK İYİ BİLİRLER'
Kılıçdaroğlu, uyuşturucu baronlarının hapiste olmadığını söylediğini, buna karşın İçişleri Bakanlığı'nın açıklama yaparak polisin emeğinin görmezlikten gelindiğini söylediğini belirterek, "Benim söylediği şu; uyuşturucu baronlarını yakalayan, savcılığa teslim eden kim, polis. Onları yargılayan, tutuklayan, hapse atan hatta serbest bırakan da hakim. Peki sen niye alınıyorsun. Polis üzerinden bizim üzerimize gelmek istiyor. Polis kardeşlerim beni de çok iyi bilirler, onun da karakterini çok iyi bilirler. Benim uyuşturucu konusunda ne kadar hassas olduğumu herkes bilir, o zat da bilir. Kocaeli'nde 540 kilo kokain bulunur. Polis arkadaşın ısrarlarının üzerine ikinci aramadan sonra bulunur. Israr eden polis yöneticisi merkeze alınır, neden? Baronların en büyük özelliği siyasetçileri satın almaları. Bunun üzerinde durduk. Allah'ın izniyle göreceksiniz, bu iktidar gelecek, polisin elini kolunu asla tutmayacağız. 'Nerede uyuşturucu baronu varsa, uyuşturucu ticareti yapan varsa tamamını yakalayın her birinizin alnınızdan öpeceğiz' diyeceğiz." diye konuştu.
'MİLLET ARTIK GERÇEKLE KARŞILAŞTI'
Kılıçdaroğlu, iktidarın Türkiye'ye huzur getirmediğini, ülkenin kaynaklarını tefecilere tahsis ettiğini savundu.
Kılıçdaroğlu, "O kadar büyük faiz ödüyoruz ki, 'Biz faizi indireceğiz' dedi. Faizi indirdi; ama öbür taraftan vatandaşın sırtına daha ağır faiz bindirdi. Hiçbir banka faiz indirmedi. En son 17 Mart'ta 2 milyar dolar borçlandılar. Para yok, dolar bazında yüzde 8,62 faizle borçlandık. Kime vereceğiz bu faizi? Bir avuç tefeciye vereceğiz. 84 milyon verecek. Niye bizde çok yüksek faiz? Çünkü, yönetimin uluslararası itibarı sıfır. Türkiye'de ekonominin geleceğini görmüyorlar. 10 Temmuz 2018'den bu yana 68 milyar 249 milyon dolar faiz ödemişiz. 84 milyon kişiyi bir avuç kişiye mahkum ettiler. Bunlar devleti yönetmiyorlar, başka işin peşindeler. Türkiye'yi bir sömürü alanı haline getirdiler. Londra'daki tefecilere fakirin, fukaranın sırtından hizmet ediyorsun. Hani sen faize karşıydın? Millete yalan söyleyerek oy devşirmeye çalışıyorlar. Millet artık gerçekle karşılaştı. Artık para dilenmek için Körfez ülkelerine gidiyorlar. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde düne kadar hakaret ettiği ülkelere yalvaran bir başka yönetim gördünüz mü?" ifadesini kullandı.
'SEN BARAJI GEÇEMEYİNCE NEREYE YÜZECEKSİN'
Kılıçdaroğlu, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati'nin Fransa'da ''Bir problem yaşadığınızda bize hemen ulaşırsınız. Hep beraber kavga ederiz, bürokrasiyi alaşağı ederiz. Arkamızda Cumhurbaşkanı var rahat olun, mevzuatı da değiştiririz" dediğini belirterek, "Bürokrasinin bu kadar aşağılandığı bir dönem görmedim. Benim merak ettiğim Bahçeli ne diyor buna, bürokrasi bu kadar ağır şekilde eleştirilirken. Yarın Nebati 'Engel çıkarırsa Bahçeli'yi de alaşağı edeceğiz' diyecek. Yabancı ona rağmen niye gelmiyor; 'sizin ülkenizde can ve mal güvenliği yok' diyor" dedi. Kılıçdaroğlu ayrıca, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin bugünkü grup toplantısında açılışı yapılan 1915 Çanakkale Köprüsü üzerinden kendilerini eleştirmesiyle ilgili "'Eğer köprüden geçmem diyorsanız, buyurun denize atlayıp yüze yüze karşıdan karşıya gidip gelebilirsiniz' demiş. Tek bir sorum olacak; sen barajı geçemeyince nereye yüzeceksin?" diye konuştu.